|
|||||||||||||||||||||
|
Çin'de başta zararlı bebek maması olayı olmak üzere gıda güvenliğini etkileyen olaylar, insanların yaşamına ve Çin ürünlerinin dünya piyasasındaki imajına zarar verdi. Bu sorun, hukuki denetimdeki eksikliklerin yanı sıra işletmelerin otokontrol yetersizliği ile bazı uluslararası faktörlerden kaynaklandı. Gerek Çin hükümeti, gerekse işletmeler, bu sorunu hızlı ve etkili bir biçimde çözmek için yoğun çaba harcıyor.
Gıda güvenliği kıstaslarının daha sağlıklı hale getirilmesi ile gıdaların üretim ve pazarlama süreci boyunca yapılan hukuki denetimlerin yoğunlaştırılması, Çin'deki gıda güvenliği sorununun çözülmesi için büyük önem taşıyor. Bu kapsamda, Çin tarihinde gıdaların üretimi ile piyasaya girişi de dahil olmak üzere bütün halkalar için kurallar getiren ilk özel yasa niteliğindeki Gıda Güvenliği Yasası, defalarca yapılan inceleme ve değişikliklerden sonra Çin yasama organından kısa süre önce geçti. Yürürlükteki Gıda Sağlığı Yasası'nın yerini alarak önümüzdeki 1 Haziran günü yürürlüğe girecek olan yeni yasanın göze çarpan özelliklerinden birini önleyici tedbirler ile gıda güvenliği olaylarının sorumlularına verilecek cezaların büyük ölçüde artırılması oluşturdu.
Ancak hukuki yöntemlerin gıda güvenliği sorununu tek başına çözmesini beklemek yanlış olur. Karmaşık nedenlerden kaynaklanan gıda güvenliği sorununun çözümü, ancak çok yönlü önlemlerle mümkün olabilir. Bilindiği gibi Çin, halen gelişmekte olan bir ülke. Ekonominin hızla geliştiği, buna karşı sosyalist piyasa ekonomisi sisteminin inşasının sürmekte olduğu bir dönemde, bazı işletmelerin kâr oranını maksimuma çıkarmak için hukuku ve ahlakı göz ardı ederek sahte, kalitesiz ve zararlı gıda ürünleri üretme ve pazarlama girişimlerinde bulunması kaçınılmaz oluyor. Dolayısıyla, hukuki denetim ve cezaların artırılmasının yanı sıra, gıda üreticilerinin otokontrol, ahlak ve toplumsal sorumluluk bilincinin büyük ölçüde artırılması, böylece işletmelerin yasal ve ahlaklı bir biçimde kâr elde etmesinin sağlanması gerekiyor.
Çin'deki gıda güvenliği sorunu, aynı zamanda gıda üreticilerinin sayıca fazla olması ve geniş bir coğrafyada çok dağınık olarak bulunması nedeniyle yönetim ve denetimde karşılaşılan sıkıntılardan da kaynaklandı. Yapılan istatistikler, Çin'de bugün 200 milyondan fazla köylü ve çoban ailesinin tavuk, ördek, balık, et, sebze ve meyve üretimiyle uğraştığını, ayrıca ülke genelinde toplam 500 binden fazla işletmenin gıda sektöründe faaliyet gösterdiğini ortaya koydu. Gıda üretimi sektörünün büyüklüğü, üretimin bütün halkalarında etkili kalite denetimi yapılmasını zorlaştırdı. Aynı zamanda, köylülerin ve çobanların eğitim düzeyinin düşük olması da, onların çağdaş üretim yöntemleri kullanmasını engelliyor.
Dolayısıyla Çin'de uzun vadeli gıda güvenliğinin sağlanması için üretim ve yönetim biçiminin düzeltilmesi, işletmelerin büyüklüğünün belirli bir düzeye getirilmesi ve teknik eğitiminin yoğunlaştırılması konularında uzun süre çaba harcanması gerekiyor. Çin'deki gıda ürünlerinin kalitesi ancak bu tür çok yönlü önlemlerle köklü bir biçimde düzeltilerek vatandaşların gıda ürünlerini gönül rahatlığıyla tüketmesi sağlanabilir.
Ekonomik küreselleşmenin hız kazanması ve Çin'in dış ticaretinin sürekli olarak gelişmesi nedeniyle gıda güvenliğini etkileyen unsurlar, artık ülke sınırlarını çoktan aşmış bulunuyor. Gıda üretimi ile tüketimi arasındaki süreçte çok fazla halka bulunması nedeniyle Çin'in içinde veya dışında görülen herhangi bir eksiklik veya sorun, ciddi bir gıda güvenliği olayına yol açabilir. Dolayısıyla uluslararası işbirliğinin yoğunlaştırılması, gıda güvenliğini sağlama çabalarının vazgeçilmez bir parçasını oluşturuyor.
© China Radio International.CRI. All Rights Reserved. 16A Shijingshan Road, Beijing, China. 100040 |