Hakkımızda | CRI  Hakkında | Eski Versiyonumuz
 
Türkler'den Çin'e Bakış | Ekonomi, Bilim ve Sağlık | Xinjiang | Çin Ansiklopedisi
Ana sayfa | Haber & Gündem | Kültür & Sanat | Yaşam Panoraması | Spor | Çin'i Gezelim | Çince Öğreniyoruz | Sanal Türk-Çin Dostluk Kulübü | Ankara Radyosu

ABD'nin suçlaması asılsız

(GMT+08:00) 2009-03-12 16:33:48 cri

    Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ma Zhaoxu dün (11 Mart), Çin gemilerinin ABD'ye ait USNS Impeccable gemisini "taciz ettiği" yolundaki Amerikan suçlamasını bir kez daha eleştirerek Çin tarafının, gerçeği ciddi şekilde çarpıtan bu iddiayı kabul edilemez bulduğunu belirtti. Peki, Çin gemilerinin ABD'ye ait USNS Impeccable gemisini sözde "taciz etmesi" olayında işin iç yüzü nasıl? Amerikan USNS Impeccable gemisi, ne nitelikte bir gemi? ABD'nin bu olayı çıkarmaktaki amacı nedir?

    ABD Beyaz Sarayı, Dışişleri Bakanlığı ve Savunma Bakanlığı tarafından 9 Mart'ta ayrı ayrı yapılan açıklamalarda, Amerikan USNS Impeccable gemisinin, Güney Çin Denizi'nde ses ölçümü yaparken Çin Denizcilik Müdürlüğü'ne, balıkçılık kuruluşlarına ve Deniz Kuvvetleri'ne ait beş gemi tarafından "taciz edildiği" iddia edildi ve ABD tarafının bu olayı Çin nezdinde protesto ettiği belirtildi.

    ABD resmi makamlarınca yapılan açıklamalara bakılacak olursa, USNS Impeccable gemisinin araştırma yapan bir gemi olduğu sanılabilir. Oysa, Çin Savunma Üniversitesi'ne bağlı Uluslararası İlişkiler Enstitüsü'nden Profesör Meng Xiangqing, Amerikan USNS Impeccable gemisinin aslında bir casus gemisi olduğuna işaret ederek şunları söyledi:

    "ABD Deniz Kuvvetleri'ne ait internet sitesinde yer alan bilgilere göre, ABD Deniz Kuvvetleri'ne ait olan USNS Impeccable gemisi Petagon'a ve ABD'nin diğer hükümet kurumlarının görevlerine destek sağlayan beş özel nitelikli gemiden biridir. ABD basınında da USNS Impeccable gemisinin Deniz Kuvvetleri'ne ait bir casus gemisi olduğu açıkça belirtildi. Bu açık bir sırdır. Bu gemi aslında bir casus gemisidir. Pasif ve aktif düşük frekanslı ses algılama sistemleri ile donatılan bu gemi, özel olarak denizaltı gemilerinin izlerini keşfediyor. Dolayısıyla bu açılardan bakıldığında bu gemi, özel olarak deniz Kuvvetleri'nin denizaltısavar gemilerinin girişimlerini destekliyor ve tamamen askeri bir nitelik taşıyor."

    Profesör Meng ayrıca şunları ifade etti: ABD yönetimince desteklenen 'Voice of America' radyosunun verdiği haberde USNS Impeccable gemisinde çok miktarda silah olmadığı ve 50 denizciden yarısının askeri olmayan personel olduğu bildirildi. Bu haberden gemide silah bulunduğu ve 50 denizcinin yarısının askeri personel olduğu anlaşılıyor. Gemideki bütün denizciler askeri olmayan personel olsa bile ABD Deniz Kuvvetleri'ne ait bir casus gemisi olma niteliği değişmez."

    ABD tarafı ısrarla, USNS Impeccable gemisinin uluslararası sularda normal faaliyet gösterdiği iddiasında bulundu. Ancak olay çıktığı zaman gemi, Çin'in Hainan Adası'na yalnızca 120 kilometre uzakta bulunuyordu. Xisha adaları ile Hainan adaları arasında bulunan bu yer, Çin'e ait Münhasır Ekonomik Bölge'dir. Profesör Meng bu konuda şöyle konuştu:

    "ABD'nin bir casus gemisi Çin'e ait Münhasır Ekonomik Bölge'ye girdi. 'Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Antlaşması'na ve Çin'de geçerli olan 'Çin Halk Cumhuriyeti Münhasır Ekonomik Bölgesi ve Kıta Sahanlığı Yasası'na göre, askeri nitelik taşıyan bir gemi, bir ülkenin Münhasır Ekonomik Bölge'sinden geçebilir, fakat 'zarar vermeden' geçebilir. Peki 'zarar vermeden' geçmek ne demektir? Birincisi, geçiş önceden bildirilmeli ve ilgili ülkelerden izin alınmalı. İkincisi, faaliyet yürütülmemeli. ABD gemisinin bu iki ilkeye aykırı şekilde davrandığı açıkça görülüyor. Birincisi, bize önceden hiç haber verilmedi; ikincisi, gemi burada faaliyet yürüttü. Dolayısıyla, Birleşmiş Milletler'ce belirlenen kurallara ve Çin yasalarına aykırı davrandı. O nedenle, ABD iddiasının herhangi bir dayanağı bulunmuyor."

    Profesör Meng, ABD'nin "hırsızın, 'Hırsızı yakalayın' diye bağırması"na benzer şekilde davranmasının, "Soğuk Savaş" düşüncesinin bir göstergesi olduğunu ve bunun, günümüzde mevcut olan Çin ve ABD'nin el ele vererek küresel finans kriziyle mücadele etmesi eğilimine aykırı olduğunu belirtti.

    Profesör Meng, ABD'nin bu davranışının kabul edilemez olduğunu, ancak bu olayın Çin ile ABD arasındaki ilişkilerin genel gelişmesini etkilemeyeceğini kaydederek sözlerine şöyle devam etti:

    "Genel olarak bakıldığında, Çin ile ABD'nin, küresel finans krizi ve ekonomik kriz koşullarında daha çok işbirliği ve temas yapmasının, iki ülkenin, Asya-Pafisik bölgesinin ve bütün dünyanın çıkarlarına uygundur. Bu açıdan bakıldığında, böyle bir olayın çıkması esef vericidir. Buna rağmen bu olay, Çin ile ABD arasındaki ilişkilerinin gelişmesini ve ilerlemesini etkilemeyecek."

  İlgili Haberler
  Yorumunuzu Gönderin
Yayın Çizelgesi
Günlük Konuşma
• Ders 45 Kayıt yaptırmak
• Ders 44 Kaybedilen önemli belgeler için bildirimde bulunmak
• Ders 43 Kredi kartı kullanmak
• Ders 42 Havale yapmak
• Ders 41 Ödemek
Diğer>>
Tavsiye Edilen Programlar
• Çin döviz rezervleri ve Amerika
• Amerika'yı "kazanmak" stratejisi
• "Avrupa futbol takımları 18 yaşı altındaki yabancı futbolcuları almamalı"
• Çin Seddi'nde Beşiktaş kutlaması
• "Çıplak ayaklı doktorlar"dan köy hastanelerine
• Makam sanatının "ilkbaharı" için
• Dışlanan rejimlerle ilişkiler...
• An Lee, Booker ödüllüromanını peyaz perdeye aktaracak
• Almanya Badminton Açık Turnuvası'nda en büyük galibiyet Çin takımının
• "Çirkin ördek yavrusundan güzel kuğu"ya dönüşen halterci Chen Xiexia
Diğer>>
china radio international china radio international

© China Radio International.CRI. All Rights Reserved. 16A Shijingshan Road, Beijing, China. 100040