Hakkımızda | CRI  Hakkında | Eski Versiyonumuz
 
Türkler'den Çin'e Bakış | Ekonomi, Bilim ve Sağlık | Xinjiang | Çin Ansiklopedisi
Ana sayfa | Haber & Gündem | Kültür & Sanat | Yaşam Panoraması | Spor | Çin'i Gezelim | Çince Öğreniyoruz | Sanal Türk-Çin Dostluk Kulübü | Ankara Radyosu

ABD ile İran arasında işbirliği işaretleri

(GMT+08:00) 2009-03-08 19:58:04 cri

    ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, 5 Mart günü NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda, Afganistan sorunuyla ilgili olarak bir uluslararası toplantı düzenlenmesini ve toplantıya İran'ın da davet edilmesini önerdi. Aynı gün Beyaz Saray tarafından yapılan açıklamada, ABD'nin, Afganistan sorunuyla ilgili uluslararası toplantıya bu ülkeye komşu bütün ülkelerin katılmasının ve İran'ın da toplantıya katılarak, "yapıcı bir çözüm taslağı" getirmesinin beklendiği bildirildi. İran hükümet sözcüsü Golam Hüseyin İlham dün (7 Mart) yaptığı açıklamada, ABD'nin resmen davet etmesi halinde İran'ın söz konusu toplantıya katılmayı düşüneceğini ifade etti.

    Kamuoyunda, ABD'nin Afganistan sorununda İran'ı yanına çekmeye çalışmasının üç nedenden kaynaklandığı görüşü hakim. Öncelikle, İran'da İslam Devrimi'nin gerçekleştiği 1979 yılından sonra ABD ve İran arasındaki diplomatik ilişkiler kesildi. Özellikle Mahmut Ahmedinecad'ın 2005 yılında cumhurbaşkanlığı görevine başlamasından sonra, İran dış politikasında, özellikle nükleer sorunda katı tutum aldı, bununla birlikte İran ile ABD arasındaki ilişkiler de gerginleşti, İran nükleer sorunu da henüz çözüme kavuşmadı. ABD Başkanı Barack Obama, seçim kampanyası sırasında yaptığı konuşmada, seçimi kazanması halinde Bush yönetiminin İran politikasını değiştireceğini ve İran'la diyalog yapabileceğini ifade etmişti. Gözlemciler, ABD'nin Afganistan sorununda İran'la işbirliği yapmayı seçmesinin bir yandan Afganistan'da istikrarın gerçekleştirilmesine yardım edeceği gibi, diğer yandan İran'la "daha derin" işbirliği yapmak için zemin hazırlayacağını belirtti. ABD ve İran'ın Afganistan sorununda bir derece fikir birliği sağladıktan sonra işbirliğini geliştirmeleri ve karşılıklı güven oluşturmaları durumunda, iki ülke arasındaki ilişkiler yumuşayabilir, İran nükleer sorunu da çözüme kavuşabilir.

    İkinci olarak, Taliban'ın gücü son üç yılda önemli ölçüde büyüdü, Afganistan'ın güney ve doğusundaki nüfuzu artrak, başkent Kabil'in yakınlarına kadar yayıldı. ABD, Şii Müslüman ülke olan İran'ın Sünni Müslüman olan Taliban yönetimiyle yakınlaşmasını istemiyor. Taliban sorununda ABD ve İran arasında ortak noktalar söz konusu.

    Üçüncü olarak, ABD de, İran da İran-Afganistan sınırındaki uyuşturucu kaçakçılığından yakınıyor. Afganistan'daki afyon ekimi ve uyuşturucu üretimi, Taliban'ın varlık kaynağı haline gelmiş durumda ve bu durum ABD'yi rahatsız ediyor. Afganistan'dan gelen afyon ve eroin gibi uyuşturucu maddeler milyonlarca İranlı'yı uyuşturucu bağımlısı yaptı. İran güvenlik birliklerinden binlerce asker, 1979 yılından bu yana sürdürülen uyuşturucuyla mücadele operasyonlarında öldü. Bu nedenle ABD ve İran, bu alanda işbirliğini geliştirebilir.

    Ancak gözlemciler, ABD ve İran'ın Afganistan sorununda ortak tutum almalarına rağmen, karşılıklı güven ve işbirliğinin gerçekleştirilmesinin kolay olmadığına dikkati çekti. ABD Dışişleri Bakanı Clinton'un 5 Mart günü yaptığı açıklama, İran hükümetinden beklenen yankıyı bulmadı. İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Muttaki, İran'ın bu konuda ancak Nisan ayında cevap verebileceğini belirtti. ABD, sinyal verirken, İran bunu sıkı şekilde değerlendiriyor. Böylece karşılıklı güvensizliğin giderilmesi, kritik bir konu haline geldi. ABD ve İran, nükleer sorunda birçok kez karşı karşıya geldi, iki taraf arasındaki çelişkiler günden güne daha belirginleşti. ABD içinde İran'a savaş açılmasını isteyenler bile oldu, özellikle ABD askeri makamları, ABD birliklerinin Taliban'ı devirmesinden sonra, İran'ın gizlice Taliban yönetimine silah sağlayarak, ABD ordusuyla "gizli savaş" sürdürüdüğünü savundu. ABD askeri makamları, Taliban'ın elindeki silahların doğrudan İran hükümetinden geldiğini kanıtlayan açık delillere sahip değil, ancak Taliban konusunda iki taraf arasında bir tür güvensizlik mevcut.

    Öte yandan İran, ne Taliban'ın yeniden yönetime dönmesini, ne de ABD yanlısı bir komşu ülkenin ortaya çıkmasını istiyor. İran hükümeti tarafından daha önce yapılan açıklamada, ABD'nin Afganistan'daki askeri üssünden İran'a savaş açmayacağı konusunda taahhütte bulunması istenmişti. Bu nedenle, Afganistan sorununun çözümü konusunda İran'ın ABD ile işbirliği yapıp yapmayacağını zaman gösterecek.

  İlgili Haberler
  Yorumunuzu Gönderin
Yayın Çizelgesi
Günlük Konuşma
• Ders 45 Kayıt yaptırmak
• Ders 44 Kaybedilen önemli belgeler için bildirimde bulunmak
• Ders 43 Kredi kartı kullanmak
• Ders 42 Havale yapmak
• Ders 41 Ödemek
Diğer>>
Tavsiye Edilen Programlar
• Çin döviz rezervleri ve Amerika
• Amerika'yı "kazanmak" stratejisi
• "Avrupa futbol takımları 18 yaşı altındaki yabancı futbolcuları almamalı"
• Çin Seddi'nde Beşiktaş kutlaması
• "Çıplak ayaklı doktorlar"dan köy hastanelerine
• Makam sanatının "ilkbaharı" için
• Dışlanan rejimlerle ilişkiler...
• An Lee, Booker ödüllüromanını peyaz perdeye aktaracak
• Almanya Badminton Açık Turnuvası'nda en büyük galibiyet Çin takımının
• "Çirkin ördek yavrusundan güzel kuğu"ya dönüşen halterci Chen Xiexia
Diğer>>
china radio international china radio international

© China Radio International.CRI. All Rights Reserved. 16A Shijingshan Road, Beijing, China. 100040