Hakkımızda | CRI  Hakkında | Eski Versiyonumuz
 
Türkler'den Çin'e Bakış | Ekonomi, Bilim ve Sağlık | Xinjiang | Çin Ansiklopedisi
Ana sayfa | Haber & Gündem | Kültür & Sanat | Yaşam Panoraması | Spor | Çin'i Gezelim | Çince Öğreniyoruz | Sanal Türk-Çin Dostluk Kulübü | Ankara Radyosu

Kuzey Song Hanedanından dahi Ci yazarı Liu Yong

(GMT+08:00) 2009-02-23 12:00:36 cri

      1000 yıl önce hüküm sürmüş olan Kuzey Song döneminde, Liu Yong adlı bir yazar vardı. Song dönemindeki ilk profesyonel Ci yazarı olan Liu Yong'un yazdığı duyugulu Ci yapıtları, Çin tarihinde derin bir etki yaratmıştır. Ayrıca günlük yaşamında gönülünce davrandığı için Liu Yong Çin edebiyat tarihinde çok tartışılan bir kişilik oldu. Bugün sizlere Liu Yong'u tanıtacağım.

      Liu Yong'un babası, amcası, kardeşleri ve yeğenlerinin hepsi devlet sınavlarını kazanarak yüksek rütbeli devlet memuru olmuş. Liu Yong da küçük yaşta sınava katılmış, ancak onuruna düşkün olan Liu Yong, soylularla bir arada bulunmaya razı olmadığı için, girdiği iki sınavı da kaybetmiş. Böylece iki darbe yiyen Liu Yong, şikayetname niteliğinde bir Ci yazıp, gerçekten yetenekli olan insanların keşfedilmesini sağlayamadığı için hanedanın memur seçme sistemini başarsız bir sistem olarak nitelendirmiş. Bu Ci yapıtı, beklenmedik şekilde ülkede yayılmış ve sonunda imparatorun eline gelmiş. Kendini yetenekli kişilerin hâmisi olarak gören imparator buna çok kızmış ve bir dahaki sınavda Liu Yong'un kağıdını istemiş; kağıt gelince üzerine "İçki içsin, şarkı söylesin! Niye devlet memuru olacakmış ki?" diye bir cümle yazmış. Böylece, Liu Yong'un devlet memuru olma hayali ortadan kalkmış.

      Bunun üzerine Liu Yong geçimini sağlamak amacıyla, genelevlerdeki fahişeler için Ci yazmaya başlamış. Liu Yong, "imparatorun talimatına" uyduğunu söyleyip, bir tür "iyimserlik" sergilemiş.

      Şiire benzeyen bir edebiyat türü olan Ci, zengin ritm algıları yaratan bir tarzda kaleme alınıyor. Nitekim, her Ci yapıtına uygun bir makam varmış ve her Ci yapıtı müzik eşliğinde söylenebilirmiş. Ci tarzı, Liu Yong'un elinde işlenerek çok gelişmiş. Liu Yong'un geride bıraktığı 200'den fazla Ci yapıtı için 150'den fazla nağme kullanılmış, bunların çoğu Liu Yong tarafından oluşturulmuş. Aslında, ince duyguları betimleyen uzun ve yavaş ritmli Ci yapıtları, Liu Yong tarafından başlatılmış. O dönemde "kuyu suyunun aktığı her yerde Liu Yong'un Ci'leri mutlaka duyulur" diye bir söz çok yaygınmış.

       Liu Yong'un yapıtları arasında en ünlü cümlelerden biri şöyle: "Tarihten beri insan kalbini inciten ayrılıktır, hele soğuk bir sonbahar gününde olursa daha da dayanılmaz! Bu akşam içkileri içtikten sonra nerede uyanacağım, bir nehrin söğütlü kıyısında esen rüzgar ve soğuk ay altında." Liu Yong, pek de erkeklere özgü olmayan ince bir duygusallıkla yazdığı bu Ci yapıtıyla, ayrılık acısını kağıda geçirdi. Bu nedenle daha sonraki kuşaklara mensup insanlar, Liu Yong'un Ci yapıtlarının sanki 16-17 yaşındaki bir genç kız gibi taze ve narin olduğu ve bu yapıtların da en çok genç kızların söylemesine uygun olduğu yorumunu yapmış.

       Liu Yong, Ci yazma yeteneğiyle başkent Kaifeng'de ünlü fahişeler arasında çok revaç bulmuş. Bu kızlar Liu Yong'la tanışmaktan gurur duyarmış; ipek gibi değerli ve pahalı kumaşlara sahip olmama pahasına, Liu Yong'la tanışmak istermiş. O dönemde Kaifeng kentindeki eğlence çevresinde bir söz yaygınmış: "İpek giymek yerine Liu Yong'un yanında olmaya rayızım; İmparatorun yerine Liu Yong'un çağrısına razıyım; Bin altın yerine, Liu Yong'un kalbini kazanmaya razıyım; tanrıların yerine Liu Yong'la görüşmeye razıyım". Bu nedenle Liu Yong'a "çiçeklerin imparatoru" lakabı takılmış. Bunun etkisiyle Liu Yong, kalemini daha çok kadınların yaşamı ve aşkına yönlendirdi. ?

       Liu Yong, hayatı boyunca istediği şeyleri yapmış, hiç aile yuvası kurmamış, geride de hiçbir varlık bırakmamış. Hayattayken sıkça geçim sıkıntısı çeken Liu Yong, yaşamını tanıdığı kadınların yardımıyla sürdürmüş, sonunda bir genelevde hayatını kaybetmiş. Öldüğünde yanında hiçbir aile ferdi bulunmaması ve hiçbir varlığı olmaması nedeniyle, cenaze töreni de birkaç fahişenin bağışıyla yapılmış. Cenaze törenine başkent Kaifeng'deki tüm fahişeler katılmış.

       Daha sonra, Liu Yong'un ölümünün yıldönümü olan Mart ayında çiçekler açtığında fahişeler mezarını ziyaret edip, onu anmışlar. Yavaş yavaş bu ziyaret bir gelenek haline gelerek, uzun zamanda korunmuş. Ölümünden sonraki uzun yıllar boyunca çok sayıda insan tarafından anılması, Liu Yong'un etkisini ve konumunu doğrulayan bir olgu olarak kabul ediliyor.

  İlgili Haberler
  Yorumunuzu Gönderin
Yayın Çizelgesi
Günlük Konuşma
• Ders 45 Kayıt yaptırmak
• Ders 44 Kaybedilen önemli belgeler için bildirimde bulunmak
• Ders 43 Kredi kartı kullanmak
• Ders 42 Havale yapmak
• Ders 41 Ödemek
Diğer>>
Tavsiye Edilen Programlar
• Çin döviz rezervleri ve Amerika
• Amerika'yı "kazanmak" stratejisi
• "Avrupa futbol takımları 18 yaşı altındaki yabancı futbolcuları almamalı"
• Çin Seddi'nde Beşiktaş kutlaması
• "Çıplak ayaklı doktorlar"dan köy hastanelerine
• Makam sanatının "ilkbaharı" için
• Dışlanan rejimlerle ilişkiler...
• An Lee, Booker ödüllüromanını peyaz perdeye aktaracak
• Almanya Badminton Açık Turnuvası'nda en büyük galibiyet Çin takımının
• "Çirkin ördek yavrusundan güzel kuğu"ya dönüşen halterci Chen Xiexia
Diğer>>
china radio international china radio international

© China Radio International.CRI. All Rights Reserved. 16A Shijingshan Road, Beijing, China. 100040