Afrika Birliği 12. Zirvesi dün Etiyopya'nın başkenti Addis Ababa'da sona erdi. Afrika Birliği'ne üye 53 ülkeden 22'sinin hükümet ve devlet başkanları, dört gün süren toplantıda esas olarak Afrika Birliği hükümetinin kurulması, Afrika'da ulaşım ve enerji alanları ile altyapı tesislerinin düzeltilmesi, Somali'deki durum ve küresel finans krizi gibi konuları ele aldı.
Afrika'nın birleşmesini en çok isteyen lider, Afrika Birliği dönem başkanlığına yeni seçilen Libya lideri Muammer Kaddafi oldu. Kaddafi, 1999 yılında Afrika Birliği hükümeti ve "Birleşik Afrika"nın kurulması düşüncesini ortaya atmıştı. Buna göre, "Birleşik Afrika" küresel tehditlerle başa çıkmak ve Afrika'nın uluslararası konumunu yükseltmek için, kendi ordusuna, meclisine ve merkez bankasına sahip olacak. Kaddafi, Batı'dan gelen tehditler karşısında Afrika'nın ortak bir sese ihtiyacı olduğunu vurguladı. Ancak zirvede Afrika Birliği hükümetinin kurulması üzerinde anlaşmaya varılamadı.
Afrika Birliği dönem başkanlığından yeni ayrılmış olan Tanzanya Devlet Başkanı Jakaya Kikwete, Afrikalı liderlerin şiddetli tartışmaların ardından Afrika Birliği hükümetinin kurulmasını erteleme kararı aldığını söyledi. Bunun başlıca nedeni, birçok ülkenin, ortak bir hükümet kurulmasının kendi ülkesinin egemenliğini zedeleyeceğinden ve liderlerin yetkilerini kaybetmesinden endişe etmesidir.
Liderler 12 saat süren şiddetli tartışmalardan sonra 2 Şubat'ta bir uzlaşma planı ortaya koydu. Bu plan uyarınca öncelikle Afrika Birliği Komisyonu, Afrika Birliği yetki organı haline getirilecek; daha sonra adım adım Afrika Birliği hükümetine geçecek. Afrika Birliği yetki organı, kendi devlet başkanı, devlet başkan yardımcısı ve sekreterliğine sahip olacak. Zirvede, Afrika Birliği Yürütme Konseyi'nin üç ay içinde toplanarak bu sorunu ele almasına karar verildi.
Gözlemciler, Afrika Birliği hükümetinin kurulması konusunda beliren fikir ayrılıklarının, Afrika ülkeleri arasındaki dengesiz gelişme ile zengin ve yoksul arasındaki büyük farklardan kaynaklandığını savunuyor. Ayrıca çatışmalar da birleşme sürecini ciddi şekilde etkiliyor. Kaddafi ve Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Jean Ping, zirveden sonra düzenlenen ortak basın toplantısında, Afrika kıtasında barış ve güvenliğin önünde yeni meydan okumalar bulunduğunu, bazı ülkelerde askeri darbe yaşandığını, Afrika ülkelerinin hükümetin silah zoruyla yenilenmesini kabul etmediklerini, yetkinin barışçı yollarla devredilmesinden yana olduklarını kaydettiler.
Somali sorunu da, zirvenin odak konularından biriydi. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Moon, 2 Şubat'ta zirvenin açılış töreninde yaptığı konuşmada, BM'nin, Afrika Birliği'nin Somali'deki barış koruma gücünün ve Somali hükümet ordusunun kabiliyetlerini yükseltmeye yardım edeceğini, uluslararası toplumun da gerekli donanım ve desteği vereceğini söyledi. Afrika Birliği dönem başkanlığı görevinden yeni ayrılmış olan Tanzanya Devlet Başkanı Kikwete de, Somali'deki durumun Afrika Birliği ve tüm dünya için büyük bir meydan okuma olduğuna değinerek, Somalili korsanların girişimlerinin, çatışmaları uluslararası hale getirdiğini belirtti. Kikwete, Afrika Birliği'ne Somali'de barış sağlanması için daha fazla çaba harcama çağrısında bulundu. Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Jean Ping, Nijerya, Cezayir ve Mısır gibi ülkelerin, Somali'de konuşlandırılan barış gücünün güvenliğini sağlamak için bu ülkeye asker göndermeye hazır olduklarını da aktardı. Bunun yanı sıra Somali yeni devlet başkanı Şeyh Şerif Ahmed zirvede, Somali'de konuşlandırılan barış gücüyle sıkı işbirliği yapacak karma bir birlik kurulacağını açıkladı.
Yorumunuzu Gönderin
Afrika Birliği 12. Zirvesi dün Etiyopya'nın başkenti Addis Ababa'da sona erdi. Afrika Birliği'ne üye 53 ülkeden 22'sinin hükümet ve devlet başkanları, dört gün süren toplantıda esas olarak Afrika Birliği hükümetinin kurulması, Afrika'da ulaşım ve enerji alanları ile altyapı tesislerinin düzeltilmesi, Somali'deki durum ve küresel finans krizi gibi konuları ele aldı.
