Hakkımızda | CRI  Hakkında | Eski Versiyonumuz
 
Türkler'den Çin'e Bakış | Ekonomi, Bilim ve Sağlık | Xinjiang | Çin Ansiklopedisi
Ana sayfa | Haber & Gündem | Kültür & Sanat | Yaşam Panoraması | Spor | Çin'i Gezelim | Çince Öğreniyoruz | Sanal Türk-Çin Dostluk Kulübü | Ankara Radyosu

Çin-ABD ilişkilerinin 30. yılı kutlamaları

(GMT+08:00) 2009-01-13 11:32:02 cri

    Çin ile ABD arasında diplomatik ilişkilerin kuruluşunun 30. yıldönümü, dün (12 Ocak) Beijing'de başlayan seminerle kutlanıyor. Çin'den ve ABD'den eski siyaset adamları, diplomat ve akademisyenlerden oluşan yaklaşık 250 kişinin katıldığı iki günlük seminerde iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasının önemine değinilirken, ikili ilişkilerin geleceğinden beklentiler de ifade ediliyor.

    ABD eski Başkanı Jimmy Carter, Çin'le diplomatik ilişkiler kurulmasında kritik rol oynayan bir isim. Carter'ın başkanlık döneminde, Çin ile ABD arasında diplomatik ilişkilerin kurulduğu, 1 Ocak 1979'da tüm dünyaya duyuruldu. Carter, bu tarihi andan bir gün önce, günlüğüne şu satırları yazmıştı: "Benim ve Deng Xiaoping'in imzalarıyla, ikili ilişkilerimiz yepyeni bir çağa girdi." Aradan 30 yıl geçmesine rağmen bu tarihi kararından bugün hâlâ büyük mutluluk duyduğunu belirten Carter, seminerin açılışında şöyle konuştu:

    "Çin'le diplomatik ilişkilerin kurulması, gerek şahsım için, gerekse Çin ve ABD halkları için önemli bir dönüm noktası oldu. Diplomatik ilişkilerin kurulmasıyla iki büyük ülke Çin ve ABD arasındaki ilişkiler, eşitlik, karşılıklı saygı ve karşılıklı anlayış temelinde gelişti."

    Çin ile ABD arasındaki ilişkiler, geride bıraktığımız 30 yılda iki ülke liderleri ve halklarının ortak çabaları sonucunda, zikzaklar çizmesine rağmen durmadan ilerledi. Uluslararası ortamdaki değişimlere ve iki ülke arasında çeşitli sorunlar yaşanmasına rağmen bu ilişki, her geçen gün daha da olgunlaştı. Çin'in eski Devlet Müşaviri ve eski Dışişleri Bakanı Tang Jiaxuan, Çin-ABD ilişkilerini gözden geçirirken şunları kaydetti:

     "Çin-ABD ilişkilerinin 30 yıllık gelişme süreci, zengin bir ilham ve deneyim kaynağıdır. İlişkilerimizin sağlıklı gelişmesi için her şeyden önce genel çıkarlarımızdan hareket etmeliyiz, üst düzey temasları yoğunlaştırarak stratejik güveni pekiştirmeliyiz, ortak çıkarlarımızı durmadan genişleterek karşılıklı yarara dayalı işbirliğini derinleştirmeliyiz, birbirimizin kaygılarına saygı göstererek fikir ayrılıklarına doğru bir bakış açısıyla yaklaşmalıyız, aynı zamanda halklar arası iletişimi yoğunlaştırarak ikili ilişkilerin toplumsal temelini sürekli bir biçimde sağlamlaştırmalıyız."

    Carter döneminde ABD Başkanı'nın ulusal güvenlik danışmanlığı görevini yürüten Zbigniew Brzezinski, Çin-ABD ilişkilerinin günümüzde dünyanın en önemli ikili ilişkilerden biri olduğuna, iki ülkenin birbirlerine bağımlı hale geldiğine ve bu ilişkilerden bütün dünyanın yarar gördüğüne işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

    "Çin-ABD ilişkileri, karmaşık ve birbirine bağımlıdır. Birbirimize gerçekçi ve ılımlı bir bakış açısıyla yaklaşarak uluslararası ilişkilerde rekabet içinde olmanın yanı sıra istişarelerde de bulunuyoruz. Özellikle Çin'in barışçı kalkınma ve uyumlu dünya anlayışından memnunuz. Bundan dolayı fikir ayrılıklarımıza uygun bir biçimde yaklaşabiliyoruz ve bu ilişkilerden gerek ülkelerimiz, gerekse bütün dünya yarar görüyor."

    Diplomatik ilişkilerin kuruluşu öncesinde Çin'e gizli bir ziyaret yapmış olan Henry Kissinger, Çin ile ABD arasındaki temasların öncüsüydü. Yeni dönemde iki ülkenin daha yakın işbirliği içinde olması gerektiğini savunan Kissinger, görüşlerini şöyle dile getirdi:

     "Çin-ABD ilişkileri, bugün yeni bir döneme girmiş bulunuyor. Bizim yakın işbirliği içinde olmamız, hayati önem taşıyor. Aramızda bir çeşit Trans-Pasifik ilişkisi kurulması için yorulmadan çaba harcamalıyız. Böyle bir ilişki oluşturulması durumunda, önümüzdeki 30 yılda köklü değişimlere tanık olacağımıza inanıyorum."

    Çin-ABD diplomatik ilişkilerinin 30. kuruluş yıldönümünün kutlandığı bugün, ikili ilişkilerde yeni gelişmeler yaşanıyor. ABD'de yeni yönetimin kısa süre içinde göreve başlayacağına ve iki ülkenin finans krizinin yarattığı ortak sorunlarla karşı karşıya bulunduğuna dikkat çeken Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı He Yafei, dünyanın en büyük gelişmiş ülkesi olan ABD ile en büyük gelişmekte olan ülkesi Çin'in her geçen gün daha fazla ortak sorun ve fırsatla karşılaşacağını, bu nedenle iki ülkenin el ele vermesinin daha büyük önem kazandığını vurguladı. He, şöyle konuştu:

    "Çin'in gelişmesi, aynı zamanda ABD'ye ve tüm dünyaya daha fazla fırsat yaratacaktır. Çin'le ilişkilerin geliştirilmesinin ABD'de Demokrat Parti ve Cumhuriyetçi Parti'nin ortak arzusu haline geldiğine memnuniyetle tanık oluyoruz. Çin ile ABD'nin iki rakip değil, işbirliği ortağı oldukları, bugün ABD kamuoyunda giderek yaygınlaşan bir görüş haline geldi. İkili ilişkilere uzun vadeli ve stratejik bir bakış açısıyla yaklaşarak ve aramızda yayımlanan üç ortak bildiride belirlenen ilkelere sadık kalarak karşılıklı saygı, eşitlik, karşılıklı yarar, işbirliği ve ortak kazanç ilkeleri temelinde ikili yapıcı ilişkilerin sağlıklı gelişmesini sağlamalıyız."

  İlgili Haberler
  Yorumunuzu Gönderin
Yayın Çizelgesi
Günlük Konuşma
• Ders 45 Kayıt yaptırmak
• Ders 44 Kaybedilen önemli belgeler için bildirimde bulunmak
• Ders 43 Kredi kartı kullanmak
• Ders 42 Havale yapmak
• Ders 41 Ödemek
Diğer>>
Tavsiye Edilen Programlar
• Çin döviz rezervleri ve Amerika
• Amerika'yı "kazanmak" stratejisi
• "Avrupa futbol takımları 18 yaşı altındaki yabancı futbolcuları almamalı"
• Çin Seddi'nde Beşiktaş kutlaması
• "Çıplak ayaklı doktorlar"dan köy hastanelerine
• Makam sanatının "ilkbaharı" için
• Dışlanan rejimlerle ilişkiler...
• An Lee, Booker ödüllüromanını peyaz perdeye aktaracak
• Almanya Badminton Açık Turnuvası'nda en büyük galibiyet Çin takımının
• "Çirkin ördek yavrusundan güzel kuğu"ya dönüşen halterci Chen Xiexia
Diğer>>
china radio international china radio international

© China Radio International.CRI. All Rights Reserved. 16A Shijingshan Road, Beijing, China. 100040