Hakkımızda | CRI  Hakkında | Eski Versiyonumuz
 
Türkler'den Çin'e Bakış | Ekonomi, Bilim ve Sağlık | Xinjiang | Çin Ansiklopedisi
Ana sayfa | Haber & Gündem | Kültür & Sanat | Yaşam Panoraması | Spor | Çin'i Gezelim | Çince Öğreniyoruz | Sanal Türk-Çin Dostluk Kulübü | Ankara Radyosu

Esen rüzgara umurların ve özlemlerin katıldığı günlerden yazılan bir mektup

(GMT+08:00) 2008-12-26 18:48:34 cri

"Sevgilim yalan söylersem sana

Kopsun ve mahrum kalsın dilim

Seni seviyorum demek bahtiyarlığından

Sevgilim yalan yazarsam sana

Kurusun ve mahrum kalsın elim

Okşayabilmek saadetinden seni

Sevgilim yalan söylerse sana gözlerim

İki nadim gözyaşı gibi avuçlarıma aksınlar

Ve göremesinler seni bir daha

Nazım Hikmet"

Canım Kızım,

Esen rüzgara umurların ve özlemlerin katıldığı günlerden merhaba.

Son mektubumda sana Çin'deki reform ve dışa açılma uygulamalarının 30.uncu yılına girdiğinden bahsetmiştim. Bu mektupta da bu konuya devam edeceğim.

Çin basını, reform ve dışa açılma uygulamalarının hayata geçirildiği son 30 yılda popüler olan 10 kavramı seçti. Bu kavramlar, çeşitli şehirlerden 15 basın organı tarafından seçildi.

Bu kavramların başında "iş hayatına atılmak" geliyor. Çin, 1980'li yıllarda planlı ekonomiden, piyasa ekonomisine geçmeye başladı. Bu dönemde çelik, demir dışı metaller, kereste ve kömür gibi sanayi hammaddeleri için resmi ve pazar fiyatları olmak üzere çift fiyatlandırma uygulanmaya başladı. Çifte fiyatlandırma sisteminin sağladığı olanaklardan yararlanmak isteyen çok sayıda resmi görevli işlerinden ayrılarak kendi şirketlerini kurdu.

İkinci sırada ise "iş dışı kalmak ve yeniden istihdam edilmek" bulunuyor. Çin'de 1990'lı yıllarda devlet işletmelerinin piyasaya uyum sağlaması ve rekabet güçlerinin artırılması için yapısal reformlara girişildi. Bu reformların temelini şirketlerin cesaretle birleştirilmesi, iflaslara standart getirilmesi, verimsiz işçilerin işten çıkarılması veya başka işlere yerleştirilmesi ile yüksek verimliliğe yönelmek oluşturuyordu.

Bu dönemde kaç kişinin işten çıkarıldığına ilişkin resmi veri bulunmuyor, ancak resmi Xinhua haber ajansı, uzmanlara dayanarak bu sayının 10 milyonlarla ifade edilebileceğini bildirdi. Çin merkezi hükümeti, bu durumun sosyal bir krize yol açmasını önlemek ve işsiz kalanların yeniden iş bulmalarına yardım etmek amacıyla meslek geliştirme kursları açtı ve çaplı kredi verme ve vergi ayrıcalığı gibi politikalar uyguladı.

Popüler olan kavramlar arasında üçüncü sırada "göçmen işçi" bulunuyor. 1978 yılında başlatılan reformlarla kolektiflere ait olan topraklar, "sözleşmeli sorumluluk" sistemiyle ailelere kiralandı. Böylece 100 milyon kadar köylü tarladan koptu. Her ne kadar bu insanların çoğunluğu, o yıllarda uygulanan karne sistemiyle köylere bağımlı olsa da, 63 milyon kadarı o günlerde mantar gibi çoğalan köy işletmelerinde istihdam edildi.

1984 yılında yapılan politik düzenlemeyle köylülere şehirlerde iş bulma olanağı sağlansa da, bunun toplu bir göçe dönüşmesi 1992'de piyasa ekonomisine geçilmesiyle oldu. Yoğun yatırımların ortaya çıkardığı inşaat, fabrika ve madenlerde şehirlilerin "yorucu ve pis" olarak kabul ettiği bu işlerde köylerden göç edenler çalıştırıldı.

1992'de sayıları 60 milyon kadar olan göçmen işçilerin sayısı 2003'te 120 milyonu, bu yıl ise 210 milyonu buldu.

Dördüncü sırada ise reform ve dışa açılma politikasının mimarı olarak kabul edilen Çin'in eski lideri Deng Xiaoping'in, "kedinin ak ya da kara olması değil, fareyi yakalaması önemlidir" şeklindeki sözü var. Deng, bu sözü reformların kapitalist mi, yoksa sosyalist mi olduğuna ilişkin tartışmalar için söylemişti.

Beşinci sırada, "internette sörf yapma" sözü geliyor. İnternet, Çin'e 10 yılı aşkın süre önce girdi ve ABD'yi geride bırakan Çin'deki internet kullanıcılarının sayısının yılın sonunda 263 milyona ulaşması bekleniyor. Çin'deki internet kullanıcılarının dörtte biri "sörf yaparken" alışveriş yapıyor ve internet üzerinden yapılan ticaret 2007 yılında 2 trilyon yuana (300 milyar dolar) ulaştı.

Altıncı sırada ise "reform ve dışa açılma kavramı" var. 1978 yılında doğudaki Anhui eyaletine bağlı Şiaogang'dan bir grup köylünün sözleşmeli sorumluluk sistemine geçmesi, Deng Şiaoping tarafından "Çinli çiftçilerin büyük buluşu" olarak nitelenmişti.

Reform ve dışa açılma uygulamalarının getirdiği hızlı ekonomik gelişme, 1978'de 10. sırada olan Çin'i ABD, Japonya ve Almanya'nın ardından dünyanın dördüncü büyük ekonomisi yaptı. Yine 1978'de 190 dolar olan kişi başına düşen yıllık geliri 2007'de 2 bin 360 dolara taşıdı.

Yedinci sırada, 2008'in en önemli olayı olan Beijing Olimpiyat Oyunları bulunuyor. Birçok kişi dışa açılma uygulamaları olmasaydı, Çin'in olimpiyat oyunlarına ev sahipliği yapmasının mümkün olamayacağı görüşünde.

204 ülke ve bölgeden sporcunun yarıştığı oyunları televizyondan ve internetten 4,5 milyar kişi takip etti.

Sekizinci sırada "borsada spekülasyon yapma" kavramı var. Çin, ilk menkul kıymetler borsasını 1990'da sanayi ve finans merkezi Shanghai'da, ikincisini de 1991'de ülkenin ilk özel ekonomik bölgesi Shenzhen'de açtı. Böylece milyonlarca Çinli borsada "oynamaya" başladı.

Dokuzuncu kavram "Çin'e özgü". Bu kavram, Deng Xiaoping'in verimliliği ve halkın yaşam seviyesini nasıl yükselteceklerine ilişkin soruyu yanıtlamasıyla ortaya çıktı. Çin lideri, "Çin'e özgü sosyalizm inşa edeceklerini" belirtti. Çin'in başka ülkelerin deneyimlerini kopya etmek yerine, kendi gelişme yolunu izleyeceği anlamına gelen bu kavram, çok sayıda resmi belgede kullanıldı.

Son sırada "aniden yükselme" var, "haydi, haydi" anlamına da gelen bu kavram, milli maçlarda Çin takımını desteklemenin yanı sıra 12 Mayısta Sichuan'da meydana gelen depremden sonra bölge halkına moral vermek için de kullanıldı.

Haftaya devam etmek üzere seni özlem ve sevgiyle kucaklıyorum.

Öptüm.

Baban Cemil Kaptan

26 Aralık 2008

"Birden

Kurşun yemiş gibi susar,

Gözbebeklerime karşı.

Susar da, açılıp yol verir şehir,

Sade radyolarda bir gamlı hava:

'Elaziz uzun çarşı...'

Firarda gözüm yok,

Namussuzum yok,

Yok pişmanlık bir halim;

Yaslanıp, bir cıgara yakmak isterim

Dumanı cevahir değer.

Mağlup mu desem, mahçup mu?

Ama ikisi de değil,

Ben garip, sen güzel, dünya mutlu...

Öyle tuhafım bu akşam üstü,

Sevgilim,

Canavar götürür gibi

İki yanım, iki süngü...

Ahmed Arif "

  İlgili Haberler
  Yorumunuzu Gönderin
Yayın Çizelgesi
Günlük Konuşma
• Ders 45 Kayıt yaptırmak
• Ders 44 Kaybedilen önemli belgeler için bildirimde bulunmak
• Ders 43 Kredi kartı kullanmak
• Ders 42 Havale yapmak
• Ders 41 Ödemek
Diğer>>
Tavsiye Edilen Programlar
• Çin döviz rezervleri ve Amerika
• Amerika'yı "kazanmak" stratejisi
• "Avrupa futbol takımları 18 yaşı altındaki yabancı futbolcuları almamalı"
• Çin Seddi'nde Beşiktaş kutlaması
• "Çıplak ayaklı doktorlar"dan köy hastanelerine
• Makam sanatının "ilkbaharı" için
• Dışlanan rejimlerle ilişkiler...
• An Lee, Booker ödüllüromanını peyaz perdeye aktaracak
• Almanya Badminton Açık Turnuvası'nda en büyük galibiyet Çin takımının
• "Çirkin ördek yavrusundan güzel kuğu"ya dönüşen halterci Chen Xiexia
Diğer>>
china radio international china radio international

© China Radio International.CRI. All Rights Reserved. 16A Shijingshan Road, Beijing, China. 100040