|
|||||||||||||||||||||
|
AB'ye üye 27 ülkenin tarım bakanları arasında 18 saat süren maraton görüşmeler ve şiddetli pazarlıklardan sonra, dün (20 Kasım) Brüksel'de AB'nin tarım sübvansiyonları politikasında reform üzerine taviz niteliğinde bir anlaşmaya varıldı. Tarım sübvansiyonlarını azaltma ve süt üretim kotasını artırma olmak üzere iki konuda fikir birliğine varılan anlaşma, AB'nin tarım politikasında reform yapılması önerisinin 2003 yılında beşinci kez sunulmasından bu yana kaydedilen en önemli gelişme olarak nitelendirildi.
AB içinde uygulanan ortak tarım politikası, AB'nin sektör entegrasyonu yolunda attığı ilk adım olarak 40 yılı aşkın süredir uygulanıyor. Söz konusu politika kapsamında, AB içinde fiyat desteği, AB dışında ise ticari korumacılık söz konusu. Şu anda AB'nin her yıl fiyat sübvansiyonuna ve ihracat desteğine yaptığı harcamalar 42 milyar avroyu bularak, Birlik bütçesinin yaklaşık yarısını oluşturuyor. AB'ye üye ülkelerde tarımın gelişmesi ve köylülerin çıkarlarının korunmasını hedefleyen bu politikada, birçok sorun da ortaya çıktı. Kazanç dağılımındaki dengesizlik AB içinde anlaşmazlığa yol açarken, yeni üyelerin katılımıyla birlikte devamlı olarak yükselen gider, AB'nin ağır yük altında kalmasına neden oldu. Aşırı korumacılık da AB'nin rekabet gücünün zayıflamasına yol açtı. Tarım sübvansiyonu politikası sonucu uluslararası tarım ürünlerinde görülen ticari dengesizlik, Dünya Ticaret Örgütü'nün Doha Turu Görüşmeleri'nde gelişme kaydedilmesini engelledi. Ortak tarım politikasında farklı derecelerde yapılan dört reformun ardından, 2003 yılında AB Tarım Bakanları Konseyi'nde beşinci kez reform önerisi ileri sürüldü. Üye ülkelerin ve 130 milyon köylünün somut çıkarlarını yakından ilgilendiren bu reform, zorlu bir süreçten geçerek ancak beş yıl sonra gerçekleştirildi.
Son reformda ise esas olarak iki konuya ağırlık veriliyor. Birincisi, her yıl büyük çiftliklere verilen 300 bin avronun üzerindeki sübvansiyonlar yüzde 10 oranında düşürülecek; sübvansiyonlar artık yalnızca üretim miktarına göre değil, çevre koruma, hayvanlara sağlanan yararlar ve gıda güvenliği gibi unsurlar da gözönünde tutularak verilecek. İkincisi, Mart 2015'te tamamen kaldırılana kadar AB'nin süt üretim kotası adım adım yükseltilecek.
Anlaşma uyarınca toplantıda saptanan reform önlemleri 2009-2013 yılları arasında yürürlüğe girecek. AB'nin tarım ve köylerin gelişmesi işlerinden sorumlu üyesi Mariann Fischer Boel, anlaşmanın tavizler içerdiğini kabul ederek, ancak her üyenin bir yandan fedakârlıkta bulunarak diğer yandan yarar göreceğini, söz konusu anlaşmaya varılmasının hiç de kolay olmadığını ve genel olarak AB'nin geleceği için yararlı olacağını söyledi.
Farklı çıkarlar peşinde olan AB üyelerinin, söz konusu anlaşmaya yaklaşımları da farklılık gösteriyor. Anlaşmada, tarım politikasının tüm sektörün sürdürülebilir gelişmesine daha fazla yarar getirmesi amacıyla yapılan bazı değişiklikler, kimi özel toplulukların çıkarlarını zarara uğratmakla birlikte, genel olarak yapılan harcamalar azalmadı, yalnızca başka yerlere aktarıldı. Sanayileşme düzeyleri yüksek, tarım payları düşük olan İngiltere ve Kuzey Avrupa ülkeleri, öteden beri Fransa ve İspanya gibi ülkelerin tarım sübvansiyonlarına para vermekten hoşnutsuzluk duyuyor. Anlaşmaya varılmasından sonra bu ülkeler, reformun istedikleri hedefe ulaşmadığını savundu. Fransa ve İspanya gibi tarım ülkeleri ise anlaşmadan memnun. İtalya da önümüzdeki yılın süt üretim kotasının yüzde 20 artılmasıyla belli bir imtiyaz elde etti. Litvanya gibi yeni üyeler, kendilerine eski üyelerle eşit davranılmamasından dolayı hayal kırıklığı yaşarken, çok sayıda dev çiftlik sahibi olan Almanya da önümüzde yıl kaybedeceği 240 milyon avroluk sübvansiyona üzülüyor.
Gözlemciler, AB'nin tarım politikasında reform yoluyla bir yandan Birlik içindeki anlaşmazlığın yumuşatılarak tarım ürünlerinin rekabet gücünün artırılacağını ve böylece mali baskıların hafifletileceğini, diğer yandan da AB'nin ticaret politikalarını eleştiren uluslararası toplumdan gelen baskıların hafifletileceğini ve Doha Turu Görüşmeleri'nde daha olumlu bir tutum sergileneceğini dile getirdi. Ancak 27 ülkede yaşayan köylülerin çıkarlarını ilgilendiren bu politikanın sorunsuz şekilde hayata geçirileceğini söylemek için henüz erken. Anlaşmanın ele alındığı sıralarda, onbinlerce tarım ve hayvancılık temsilcisi, görüşmelerin yapıldığı binanın önünde toplanarak çıkarlarının ihlal edilmesini protesto etti. Bunun yanı sıra küresel finans krizinin giderek ciddi boyutlara ulaştığı ve ekonominin gerilediği koşullarda, reformun hayata geçirilmesi daha da zor olacak gibi gözüküyor.
© China Radio International.CRI. All Rights Reserved. 16A Shijingshan Road, Beijing, China. 100040 |