İstikrarlı ve hızlı büyüyen Çin ekonomisi

     Çin'in makro ekonomiden sorumlu yetkilisi bugün (14 Kasım) Beijing'de düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, yurtiçi ve yurtdışındaki ekonomik durum ile Çin'in temel koşulları gözönünde tutularak yapılan değerlendirmeye göre, dünya ekonomisi gerileme dönemine girmesine rağmen, Çin ekonomisinin istikrarlı ve hızlı büyümeyi koruyacağını belirtti.

     Uluslararası finans krizinin Çin'i olumsuz etkilemesi ve ulusal ekonomide büyük dalgalanmalar yaşanmasını önlemek amacıyla, Çin hükümeti kısa süre önce makro ekonomi politikasında büyük ayarlamalar yapma kararı alarak iç talebi genişletmeyi amaçlayan 10 önlem saptadı. Bu önlemlerin başında, iki yıl içinde 4 trilyon yuanlık yatırım yaparak halkın yaşamını ilgilendiren projeler, altyapı tesisleri, ekolojik ortam ve afet sonrası yeniden yapılanma inşasını hızlandırma ve az gelirli kesim başta olmak üzere halkın gelir düzeyini yükseltme yer alıyor.

     Çin Kalkınma ve Reform Komitesi Başkan Yardımcısı Mu Hong, Çin ekonomisinin temel eğiliminin genel olarak iyi olduğuna işaret ederek, ancak dış ekonomik ortamın etkisi altında Çin ekonomisinin büyüme hızının Eylül ayından sonra daha belirgin şekilde yavaşladığını belirtti. Mu Hong, bu durum karşısında merkezi hükümetin etkili kararlar alarak ve bunlara uygun politikalar saptayarak, ulusal ekonominin istikrarı ve artışını koruma kararlılığını ve özgüvenini gösterdiği görüşünde. Mu Hong, bu kararlılık ve özgüvenin havadan gelmediğini, yurtiçi ve yurtdışındaki ekonomik durum ile ülkedeki temel koşullar üzerinde yapılan değerlendirmelere dayandığını vurguladı:

     "Bu finans krizi yurtdışından kaynaklanıyor; bu yüzden finans sistemimiz üzerindeki etkisi sınırlıdır. Çin ekonomisinin genel durumunun iyi olduğunu söyleyebiliriz.  Ancak reel ekonominin bundan etkilenmesi de kaçınılmazdır. Fakat Çin'in sağlıklı bir ihracat yapısı var; özellikle işletmeler güçlü rekabet ve tepki gücüne sahip. Çinli işletmeler uluslararası rekabetteki avantajlarını koruyor. Ayrıca Çin sanayileşme ve kentleşmenin hızla geliştiği bir dönemde bulunuyor; 1 milyar 300 milyon nüfuslu geniş bir iç pazar var. Dış talebin azalması durumunda bile, iç talebi genişletme olasılığı halen büyük."

      Yetkili Mu Hong, 30 yıl süren reform ve dışa açılma sayesinde Çin'de iyi bir sistem ile malzeme ve teknoloji temeli oluşturulduğunu ve devlet gücünün de sürekli yükseldiğini hatırlattı. Çin vatandaşlarının mevduat oranı ve döviz stoku yüksek, sermaye tedariki de yeterli. Daha da önemlisi, Çin hükümetinin makro ayarlama gücü de sürekli artıyor, maliye ve para gibi makro ekonomi politikalarındaki ayarlama marjı halen büyük. Bu unsurlar, Çin'e ulusal ekonominin istikrarlı ve hızlı büyümesini koruma konusunda özgüven desteği sağlıyor.

      Bilindiği gibi Çin, 1.3 milyar nüfuslu kalabalık bir ülke. Çin ekonomisinin istikrarının korunması, zaten dünya ekonomisinde istikrar sağlanmasına yapılan büyük bir katkıdır. Ancak bu, Çin'in dış dünyadaki gelişmelerle ilgilenmeyeceği anlamına gelmiyor. Yetkili Mu Hong, Çin'in ilk önce kendi iç işlerini halledeceğine işaret ederek sözlerine şöyle devam etti: 

     "Finans krizinden sonra Çin, uluslararası finans sisteminde nasıl bir reform yapacağı ve benzer krizlerin tekrarlanmasını nasıl önleyeceği konusundaki çalışmalara faal olarak katıldı, katılıyor ve katılacak. Örneğin yakında toplanacak G-20'ler Finans Zirvesi'ne Çin Cumhurbaşkanı bizzat katılacak. Çin, gelişmekte olan bir ülke olarak, üzerine düşen ve kabul edebileceği tüm görev ve sorumlulukları mutlaka üstlenecek."

     Çin'in merkez bankası olan Çin Halk Bankası da çeşitli yollarla uluslararası finans krizi sonrası kurtarma girişimlerine aktif şekilde katıldı. Bunlara örnek olarak, ikili para değişimleri veya Uluslararası Para Fonu IMF aracılığıyla yapılan çok taraflı çalışmaları verebiliriz.

    Çin Maliye Bakan Yardımcısı Wang Jun, diğer bir açıdan, Çin'in iç talebi genişletme politikasının diğer ülkelerin ihracatını, örneğin Avrupa ülkeleri ve ABD'nin yüksek ve yeni teknoloji ihracatı ile bazı gelişmekte olan ülkelerin hammadde ihracatını canlandıracağını kaydetti: ses fonu 3

     "Çin'de demiryolu ve karayolu gibi bazı altyapı tesisleri inşa edilecek, bundan dolayı hammadde ihtiyacı doğacak. Ayrıca Çinli işletmelerin teknolojik yenilenmesi için büyük miktarda yüksek ve yeni teknoloji ile ileri donanım ithal edilecek. Böylece büyük miktarda ithalat ihtiyacımız olacak, bu ihtiyaç da yabancı ekonomileri canlandıracak."