Finans krizine karşı Çin-Almanya  işbirliği

    Çin-Almanya Ekonomik İşbirliği Ortak Komitesi 14. Toplantısı dün (10 Kasım) Berlin'de yapıldı. Toplantıya Çin Ticaret Bakanı Chen Deming ve Almanya Ekonomi ve Teknoloji Bakanı Michael Glos başkanlık yaptı. Taraflar ikili ekonomik ve ticari işbirliğini güçlendirme ve bütün dünyaya yayılan finans kriziyle ortaklaşa mücadele konusunda fikir birliğine vardı.

    Çin-Almanya Ekonomik İşbirliği Ortak Komitesi, "Çin-Almanya Ekonomik İşbirliği Anlaşması" uyarınca 1979 yılında iki hükümet arasında kurulan en önemli ikili ekonomik ve ticari işbirliği istişare mekanizması durumunda. Ortak Komite bir buçuk yıl arayla toplanıyor. Komitenin 14. toplantısında iki hükümet ve işletme çevrelerinden yaklaşık 100 kişi katıldı. Taraflar hizmet piyasasının dışa açılması, telif ve patent haklarının korunması, teknolojik işbirliğinin güçlendirilmesi, hükümetlerce yapılan mal alımları, Dünya Ticaret Örgütü Doha görüşmelerinin hızlandırılması gibi her iki tarafı da ilgilendiren ekonomik ve ticari konular üzerinde görüş alışverişinde bulundu ve birçok konu üzerinde fikir birliğine vardı. Çin Ticaret Bakanı Chen Deming konuyla ilgili olarak şunları söyledi:

    "Üzerinde fikir birliğine varılan konulardan en önemlisi, tarafların küresel finans kriziyle ortaklaşa mücadele edilerek, ekonomik ve ticari işbirliğinin geliştirilmesinin savunulmasıdır"

    Toplantıdan önce Çin, makro düzenleme politikasında büyük değişiklik yaptı. Çin, bundan böyle etkin mali politika ve uygun şekilde gevşetilmiş para politikası uygulayarak, önümüzdeki 2 yılı aşkın süre içinde iç talebi genişletmek ve ekonominin istikrarlı büyümesini sağlamak amacıyla 4 trilyon yuan tahsis edecek. Almanya Ekonomi ve Teknoloji Bakanı Glos, bunu takdirle karşılayarak, Çin ekonomisindeki devamlı büyümenin Almanya ekonomi çevresinin çıkarları açısından da yararlı olduğunu söyledi. Glos şöyle konuştu:

    "Biz bunu olumlu karşılıyoruz. Dünya ekonomisinin istikrarlı şekilde gelişmesinden sorumlu ülkelerin hepsi bununla ilgili planlar yaptı. Çin, hareket gücüne ve yüklü miktarda döviz rezervine sahip. Ülkenin şu anki fırsattan yararlanarak ekonomisini geliştirmesini doğru buluyorum. Bu dünya ekonomisi ve Çin halkının yararınadır. Almanya ekonomisi için de bir fırsattır."

    Çin ve Almanya dünya ekonomisinde önemli yerlere sahip bulunuyor. Bunun yanı sıra Almanya, Avrupa'da Çin'e en fazla yatırım ve Çin'le en fazla teknoloji ticareti yapan ülke; Çin de Almanya'nın AB dışındaki ikinci büyük ticaret ortağı konumunda. Bu yıl iki ülke arasındaki ticaret hacminin 100 milyar ABD Dolarını geçmesi bekleniyor. Bu miktar, İngiltere, Fransa ve İtalya'nın geçen yıl Çin'le yaptığı ticaretin toplam hacmine denk geliyor. İkili ekonomik ve ticari işbirliğini güçlendirmeyle ilgili olarak Chen Deming, şunları belirtti:

    "Taraflar yatırım alanındaki karşılıklı desteği koruma konusunda olumlu tartışmalar yaptı. Almanya'nın ticaret için bu ülkeye gitmek isteyen Çinli işadamlarının vize işlerine kolaylık sağlamasını talep ediyoruz. Almanya'nın AB içinde Çin'e karşı alınan ticari korumacılık önlemlerini azaltma ve Birliğin bir an önce Çin'e tam piyasa ekonomisi uygulayan ülke statüsü tanımasını hızlandırma gibi sorunlarda destek vereceğine inanıyoruz. Biz de Çin'de yatırım yapan Alman işletmelerine hizmet vermeye ve kolaylık sağlamaya hazırız."

     Bundan önce Almanya hükümetince "Dış Ekonomi Yasası"nda yapılan değişiklikle, yabancı şirketlerin herhangi bir Alman şirketine ait hisse hissetlerinin yüzde 25'ten fazlasını satın alması durumunda Almanya Ekonomi Bakanlığı'na bunun devlet güvenliğine ve kamu çıkarına zarar verip vermeyeceğini inceleme hakkı tanındı. Almanya'daki bazı basın kuruluşları bunu, yabancı yatırım fonlarının hükümranlığı ilkesinin ihlali olarak nitelendirdi. Bununla ilgili olarak Glos, bunun tamamen bir yanılgı olduğunu, Almanya hükümetinin her türlü Çin yatırımını olumlu karşıladığını söyledi. Glos sözlerine şunları ekledi:

    "Böyle bir durumun ortaya çıkma olasılığı son derece düşük. Tam tersine, söz konusu yasa hukuk güvencesi sağladı; bu yasa yabancı yatırım fonlarına karşı değildir. Almanya tıpkı bireysel yatırım gibi, yabancı ülkelerin hükümran fonlarınca yapılan yatırımları da olumlu karşılıyor. Şu anda Almanya ile Çin arasında ekonomi, ticaret ve yatırım alanlarında dengesizlik var, biz Çinli işletmelerin Almanya'ya yatırım yapmalarını bekliyoruz."

    Dünkü toplantıda Çin ve Almanya, birbirlerinin işletmelerince üretilen ürünlerin kendi piyasalarına girişine karşılıklı olarak kolaylık sağlama konusunda fikir birliğine vardı. İki taraf, şu anki durumda ticari korumacılığa birlikte karşı çıkılarak, Doha Turu görüşmelerinin hızlandırılması gerektiğini yineledi.