Çin'in 30 yıllık reform ve dışa açılma başarıları

    Singapur Başbakanı Lee Hsien Loong, Çin Başbakanı Wen Jiabao'nun davetlisi olarak 22-27 Ekim günleri arasında Çin'e resmi ziyarette bulunarak 7. Asya-Arupa Zirvesi'ne katılacak. Lee Hsien Loong, ülkesinden hareket etmeden önce Çin Uluslararası Radyosu muhabirine verdiği demeçte, reform ve dışa açılma siyasetini uygulamaya başlamasından bu yana geçen 30 yıl içinde, Çin'in tüm dünyanın dikkatini çeken başarılar elde ettiğini ve gelişmesinin, yalnızca Asya ülkeleri için değil tüm dünya için büyük önem taşıdığını söyledi.

    Lee Hsien Loong, reform ve dışa açılma siyasetinin uygulandığı 30 yıl içinde Çin'in elde ettiği başarıları şöyle değerlendirdi:

    "Bence Çin, bu süreçte dünyanın dikkatini çeken büyük başarılar elde etti. Singapur, Çin'in son 30 yıl içinde bölgede olumlu rol oynayan bir ülke haline geldiğine yakından tanık oldu. Ekonomik alanda sıkı ilişkiler kurduk. Bu büyük başarılar, hem ekonomik gelişme alanında hem de insanların düşünce yapısında büyük değişimler meydana getirdi. Bu süreçte, Çin'in tüm kentlerinde, hatta tüm ülkede maddi açıdan önemli değişimler yaşandı. Örneğin kaliteli altyapı tesisleri kuruldu. Tüm bunlar, dünya tarihinde daha önce görülmemiş başarılardır."

    Çin ile ASEAN ilişkilerinin gelişmesi ile Çin'in barışçı gelişmesinin, Asya ve dünya açısından taşıdığı öneme değinen Lee Hsien Loong sözlerini şöyle sürdürdü:

    "Çin'in gelişmesi gerek Asya gerekse tüm dünya için son derece önemlidir. Çünkü Çin, dünya nüfusunun dörtte birini, yani 1 milyar 300 milyon nüfus barındırıyor. Çin'in uluslararası toplumla barışçı şekilde kaynaşması durumunda, bu herkes için yararlı olacaktır. Çin'le ticaret, yatırım, turizm ve personel değişimi yapılması, tüm ticaret ortakları için çok önemlidir. Bence Çin, uluslararası işlerde önemli rol oynuyor. İngiltere eski Başbakanı Tony Blair'in söylediği gibi, Çin'in katılımı olmadan 21. yüzyılda hiçbir iş başarıyla yapılamaz. Örnek vermek gerekirse, Doha Turu Görüşmeleri, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Anlaşması'nın tartışılması, nükleer silahların yayılmasının önlenmesi ve Kore Yarımadası'ndaki nükleer sorunda, Çin'in olumlu tavrına ihtiyaç duyuluyor."

    Singapur ile Çin arasında imzalanan serbest ticaret anlaşması üzerinde duran Lee Hsien Loong şunları söyledi:

    "Singapur-Çin Serbest Ticaret Anlaşması'nın imzalanmak üzere olmasından sevinç duyuyorum. Bu, iki ülke arasındaki dostluk ilişkilerinin geliştiğinin önemli bir göstergesi. İkili ticaret hacmi sürekli artıyor, serbest ticaret anlaşması imzalandıktan sonra ilişkilerimiz daha hızlı gelişecek."

    Lee Hsien Loong, önümüzdeki günlerde yapılacak Asya-Avrupa Zirvesi'nin Wall Street finans krizinin tüm dünyaya yayıldığı bir dönemde düzenlendiğine, bu nedenle Asya-Avrupa işbirliğinin güçlendirilmesi yoluyla küresel finans kriziyle başa çıkılmasının zirvenin ilgi odağı olacağına işaret ederek sözlerine şöyle devam etti:

    "Finansal kriz, zirvenin önemli gündem maddelerinden biri olacak. Ülkeler, bu krizi aşmak için çeşitli önlemler alıyor; ancak işbirliği yapılması kaçınılmaz. Çeşitli ülkelerin finans kuruluşları ve şirketleri finansal krizden olumsuz etkilendi. ABD, Avrupa ve Japonya ekonomilerinde gerileme görülmeye başladı. Bence Çin ve Hindistan dahil olmak üzere Asya ülkeleri de bu krizden etkilendi. Bu durum karşısında ne gibi önlemler alınacağı birçok ülke açısından çok önemli. Gündeme gelecek üçüncü konu ise, Asya-Avrupa işbirliği olacak."

    Zirve, "diyalogla işbirliği yapılması, karşılıklı yarar ve ortak kazanç gerçekleştirilmesi" ana temasıyla toplanacak. Lee Hsien Loong, Asya ve Avrupa'nın, tehditler karşısında ortak kazanç sağlamak amacıyla işbirliği yapması gerektiğine şu sözlerle değindi:

    "Bazı meydan okumalar küresel nitelikte. Örneğin finansal kriz ve küresel ekonomik gerileme... Ancak ticaret anlaşması görüşmeleri veya iklim değişikliği anlaşmasıyla ilgili görüşmeler gibi bazı konularda temaslar sürmesine rağmen, anlaşmaya varılması çok zor gözüküyor. Somut olarak kültür, eğitim, teknoloji, iklim değişikliğiyle mücadele gibi alanlarda işbirliği yapabiliriz. Bence kıtalar arasında, gerek tüm Avrupa kıtası gerekse tüm Asya kıtasıyla büyük boyutlu işbirliği yapılması mümkün olmayacak. Zira bölgelerin çeşitliliği var, özellikle Asya'nın... Ancak birkaç ülke arasında işbirliği yapılması, mesela birkaç Asya ülkesi ile birkaç Avrupa ülkesi ya da tüm Avrupa Birliği ülkeleri arasında işbirliği yapılması mümkündür ve yapılması gerekiyor."