Çin: Barışçı gelişmeyi sürdüreceğiz

    Çin Başbakanı Wen Jiabao, dün (24 Eylül) Birleşmiş Milletler 63. Genel Kurulu'nun olağan tartışmalarına katılarak Çin'in reform, dışa açılma ve barışçı gelişme politikalarını anlattı.

    63. BM Genel Kurulu'nun önceki gün başlayan olağan tartışmalarında 192 ülkenin temsilcileri, "Tahıl krizinin gelişme üzerindeki etkisi ve BM'nin reformu" teması çerçevesinde uluslararası konulara ilişkin tutumlarını açıklıyor. Çin Başbakanı Wen Jiabao, dün BM kürsüsüne 24. sırada çıkarak "Reform, Dışa Açılma ve Barışçı Gelişme Yolunu Kararlılıkla İzleyeceğiz" başlıklı bir konuşma yaptı. Konuşmasına Çin'in depremle mücadele çalışmaları ile olimpiyat oyunları organizasyonuna verilen yardım ve destekten dolayı uluslararası topluma teşekkür ederek başlayan Çin Başbakanı, Çin'in Beijing Olimpiyat Oyunları sonrasındaki siyasi ve ekonomik yönelimini anlatarak şöyle konuştu:

    "Çin'in barışçı gelişme yolunu ve reform ve dışa açılma politikasını kararlılıkla sürdüreceğini, bağımsız ve barışçı dış politika izlemeye devam edeceğini bir kez daha vurgulamak istiyorum. Çünkü bu, Çin halkının temel çıkarlarına uygun olduğu kadar tüm dünyanın da çıkarlarına ve gelişme yönüne uygundur."

    Çin'in kişi başına düşen milli gelir itibariyle dünyanın 100. sırasından sonra geldiğini hatırlatan Wen Jiabao, şehirler ile köyler ve bölgeler arasında büyük gelişmişlik farkı bulunduğuna, kırsal bölgelerin, özellikle batı kesimindeki kırsal bölgelerin geri kalmışlığının henüz giderilmediğine, on milyonlarca insanın giyecek ve yiyecek sorununun henüz çözülemediğine işaret ederek, bu nedenle Çin'in halen gelişmekte olan bir ülke olduğunun altını çizdi.

    Gelişme alanında elde ettikleri deneyimleri, başta gelişmekte olan ülkeler olmak üzere uluslararası toplumla paylaşmaya hazır olduklarını kaydeden Wen, Çin'in gelişmesinin 30 yıl süren reform ve dışa açılma uygulamalarının sonucu olduğuna dikkat çekerek şunları kaydetti:

    "Çin, gelişmesini reform ve dışa açılma politikasına borçludur. Reform ve dışa açılma, günümüzde Çin'in kaderini ve gelecekteki stratejisini belirleyen önemli bir seçimdir. 30 yıl süren reform ve dışa açılma uygulamalarıyla Çin halkı, ekonomi ve siyaset başta olmak üzere her alandaki reformun durmadan derinleştirilmesiyle ekonomik ve toplumsal gelişmeye tükenmez bir güç katılabileceğini ve dışa açılma boyutunun çok yönlü ve devamlı olarak genişletilmesinin ülkeyi refaha taşıyacak tek doğru yol olduğunu daha iyi anladı. Bütün bunlar, yalnızca gerçekler tarafından değil, tarih tarafından da kanıtlanmıştır."

    Çin'in gelişmesinin barışçı bir uluslararası ortama ihtiyaç duyduğunu kaydeden Wen Jiabao, bağımsız ve barışçı dış politikayı şaşmadan ve kararlılıkla sürdüreceklerini belirtti. Eşitlik, başka ülkelerin egemenliği ve toprak bütünlüğü ile kendi iradelerine göre seçtikleri toplumsal rejim ve gelişme yoluna saygı ve karşılıklı yarar ilkeleri doğrultusunda, ideolojisi ve rejimi ne olursa olsun bütün ülkelerle dostluk ilişkileri geliştirmeye hazır olduklarını söyleyen Wen, başka ülkelerle sorunları diyalog ve istişare yoluyla çözeceklerini vurguladı. Çin'in uluslararası ilişkilerdeki tutumunu bir kez daha anlatan Wen, hiçbir güce boyun eğmeyecekleri gibi, başka ülkelerle ittifak da kurmayacaklarını ve asla hegemonyacılık peşinde koşmayacaklarını vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:

    "Uluslararası işlerde, somut olgulara ve ulusal çıkarlarımıza göre dünya halklarının mutluluğuna hizmet edecek kararlar vereceğiz; hiçbir gücün emri altına girmeyeceğiz ve hiçbir güce boyun eğmeyeceğiz. Uluslararası ilişkilerde ittifak kurmuyoruz ve asla kurmayacağız. Çin'in gelişmesi, barışçı bir gelişmedir ve hiçkimseye zarar vermeyeceği gibi tehdit de etmeyecektir. Hegemonyacılık peşinde koşmuyoruz ve asla koşmayacağız. Günümüzde Çin ulusunun özgüveni ve onuru, ekonomik gelişme, sosyal adalet, vatandaşların yüksek nitelikleri ve ahlak temellerine dayanmaktadır. Çin, gelişmesiyle dünya barışına ve gelişmesine güç katacaktır."

    Bütün dünyaya meydan okuyan finans, enerji ve tahıl krizleri üzerinde de duran Çin Başbakanı, sorumluluk sahibi, büyük bir gelişmekte olan ülke olarak Çin'in, uluslararası toplumla işbirliğini yoğunlaştırarak krizlerin üstesinden ortaklaşa gelmeye hazır olduğunu söyledi. Wen Jiabao, dünya halklarını düşmanlığı ve önyargıları bir kenara bırakarak hoşgörüyle elele ilerlemeye çağırdı.