Şairlerin ayı Eylül'ün ilk günlerinden yazılan bir mektup

"Ayrılık Ayracı

Bütün ayraçları kaldırdın

Ama unuttuğun bir şey vardı yine de

Çiçekleri sulamadın

Gökyüzü sarardı o zaman

Bulutlar kirlendi

Ve ne kadar az konuşur olduk gün boyu

Ve birden ayrımsadık ki

Ayrılık orda başlıyor

Tam da susuşların birbirine eklendiği yerde

Ezberlenecek hiç bir şey yok bu dünyada

Kirletilmemiş bir bulut bile yok artık

Böyle diyorsun her yolculuğa çıkışında

Yaşadığım kentte sana benziyor git gide

Ne zaman dönmeyi düşünsem yangın çıkıyor

Ya da erteletiyorum biletimi son anda

Uzun bir sessizlik oluyorsun dağlara baksam

Karşılıksız bir mektup kadar burkuluyor kalbim

Yazdığım şiirler de canımı sıkıyor artık

Fotoğraflarımı yırtıp atıyorum tek tek

Ve ben bütün yapraklarımı döküyorken şimdi

Eylül diyorsun tam da orda başlıyor ayrılık

Üşüyünce ağlıyorsun yalnızım dememek içn

Uçaklar, gemiler, trenler çiziyorsun duvarlara

Kendine bir deniz bul artık bir de rüzgar

Parçalanacağın bir uçurum bul bu dünyada

Tek tutkun o kenti bırakıp gelmek olmalı

Ve gelirken havaya uçurmak bindiğin otobüsü

Birden ayrımsadım ki ayrılık orada başlıyor

Tam da çiçeklerin sulanmadığı yerde

Konuşacak bir şeyler bulamıyorsak gün boyu

Derim ki :

Ayrılık gündemdedir ne yapılsa

Ve sen bütün ayraçları kaldırdığını sanmıştın

Ama unutmuşsun ayrılık ayracını

Ahmet Telli"

Canım Kızım,

Şairlerin ayı Eylül'ün ilk günlerinden merhaba,

Bu mektubumda yine geride kalan haftadan bazı olayları hatırlayacağız.

Sincan-Uygur Özerk Bölgesi'nin Urumçi kentinde düzenlenen ''17. Urumçi Uluslararası Fuarı'' devlet bakanı Kürşad Tüzmen'in katılımıyla açıldı.

Fuar çerçevesinde, ilk kez Türkiye'den bir Devlet Bakanı Çin hükümetinin resmi davetlisi olarak bu ülkeye geldi. Tüzmen, uluslararası fuarın açılışından sonra ise Türk ürünleri sergisinin de açılışını yaptı.

Bakan Tüzmen, Sincan-Uygur Özerk Bölgesi ile Türkiye'nin karşılıklı olarak ham madde, yarı mamul açısından tamamlayıcı unsurları olduğunu söyledi.

Çin hükümeti tarafından Türkiye'ye yeri ve standları ücretsiz tahsis edilen fuara, 25 Türk firması ve 114 Türk işadamı katılıyor. Fuarda, Türkiye brüt 1500 metrekare ile en büyük alana sahip ülke ve aynı zamanda en büyük katılımı sağlayan ülke konumunda bulunuyor.

Fuarın açılışının ardından ''Türk-Çin İş Forumu''na katılan Tüzmen, burada yaptığı konuşmada, Türk ve Çin halklarının 4 bin senelik tarihleri boyunca en büyük medeniyetleri kurduklarını ifade ederek, uluslararası basının bile Türkiye ve Çin'i 21. yüzyılın parlayan yıldızı olarak gösterdiğini söyledi.

Türkiye ile Çin'in artık geçmişte olduğu gibi ''eski zenginliklere'' kavuşacağını belirten Tüzmen, ''Çin ve Türk tarihini çıkarırsanız tarih diye bir şey kalmaz, bu iki ülke devlet olmayı bilen iki ülkedir'' diye konuştu. Tüzmen, Urumçi'nin önemli bir lojistik bölge olacağını ifade ederek, Türkiye ile Uygur bölgesinin karşılıklı ham madde ve mamuller konusunda tamamlayıcı unsurları olduğunu söyledi.

Tüzmen, Urumçi'den Mersin'e tren yolu bağlantısını sağlayarak bugün fuar firmalarının şikayet ettiği ulaşım sorunlarının aşılacağını ve şu an 2 ay süren yolun 10 güne düşürüleceğini belirtti.

Pekin-Urumçi-Mersin tren projesinin yaşama geçirilmesi için Çin ile Türkiye'nin birlikte hareket etmesi gerektiğini ifade eden Tüzmen, şunları söyledi:

''Eğer bu tren hattı yaşama geçerse Mersin'den bu ülkeye bir haftada gelinebilir. Aklımızı, yüreğimizi koyarsak bu sorun da aşılır. Çin tarafı olarak siz de üzerinize düşeni yapın. Uygur Bölgesi ile Türkiye'nin karşılıklı olarak hammadde, yarı mamul açısından tamamlayıcı unsurları var. Burada rüzgar ve güneş enerjisi merkezleri var. Oraları ziyaret ederek Çin Hükümeti ile ticari ilişkilerin geliştirilmesini istiyoruz. Yatırıma davet edeceğiz''

Öte yandan, 2005 yılında 550 milyon dolar düzeyinde bulunan Türkiye'nin Çin'e ihracatı, geçen yıl ilk kez 1 milyar dolar sınırını aşarken, bu yılın ilk yarısına ilişkin veriler dikkate alındığında, yıl sonunda bu rakamın 1,5 milyar doları aşacağı öngörülüyor.

Çin'den yapılan ithalatın artış hızında belirli bir azalma gözlenirken, 2005 ve 2006 yıllarında sırasıyla yüzde 53 ve yüzde 40 olan ithalat artış hızı, 2007'de yüzde 36 seviyesinde gerçekleşti.

Irak Hükümeti, Çin ile 3 milyar dolarlık petrol anlaşmasını onayladı. Bağdat Yönetimi tarafından onaylanan anlaşma, Saddam Hüseyin dönemi sonrasında imzalanmış olan ilk anlaşma niteliğini taşıyor.

Anlaşma uyarınca, Çin Ulusal Petrol Şirketi, Bağdat'ın 160 km güneydoğusundaki Wasit bölgesinde, 20 yıl süreyle petrol çıkartacak.

İlk aşamada günlük 25 bin varil olarak tahmin edilen petrol üretiminin, daha sonra 125 bin varile ulaşması hedefleniyor.

Coca Cola şirketi, Çin'in hızlı büyüyen meşrubat endüstrisindeki varlığını güçlendirmek için bu ülkenin en büyük meyve suyu üreticisi Huiyuan Juice Group'u 2,51 milyar dolara satın alıyor.

Her iki şirket tarafından Hong Kong Borsası'na yapılan ortak açıklamada, anlaşmaya göre, Coca Cola şirketine bağlı Atantic Industries, Çinli şirkete hisse başına 12,20 Hong Kong doları (1,56 ABD doları) ödeyecek. Böylece Coca Cola Huiyuan şirketini 17,9 milyar Hong Kong dolarına (2,3 milyar ABD doları) satın alacak.

Coca Cola'nın, Huiyuan şirketinin borçları ve taahhütlerini de üstlenmeyi önerdiği ve böylece anlaşmanın değerinin 19,6 milyar Hong Kong dolarını (2,51 milyar ABD doları) bulduğu belirtildi.

Coca Cola üst yöneticisi Muhtar Kent, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Huiyuan şirketinin Çin'de köklü ve başarılı bir meyve suyu markası olduğunu ve Coca Cola'nın Çin'deki faaliyetlerini tamamlayacağını söyledi. Kent, Huiyuan şirketinin satın alınmasıyla Çin'deki faaliyetlerini güçlendirme fırsatını ele geçireceklerini kaydetti.

İlgili kurumların onay vermesi halinde Coca Cola, Huiyuan'ı satın alarak Çin'de gıda ve meşrubat sanayinde şimdiye kadarki en büyük satın almayı gerçekleştirmiş olacak.

Yüzde 23 hissesine Fransız gıda devi Danone ve yüzde 6,8 hissesine ise ABD'li Warburg Pincus şirketinin sahip olduğu Huiyuan, Çin'de saf meyve suyu pazarının yaklaşık yüzde 43'ünü kontrol ediyor.

Piyasa uzmanları, Çinli şirkete değerinin üç katı fiyat veren Coca Cola'nın, iç pazardaki gücünü artırmayı umduğunu ve şirketin ürünlerini ihraç etmeyi planladığını söylediler.

Tai Fook Securities'den Lawrence Chor, ''Bu hareket piyasa için büyük sürpriz ve teklif çok cömert. Coca Cola muhtemelen Huiyuan markasını, diğer Çinli meyve suyu markalarını ele geçirmek, daha sonra onların üretimini ihracata yönelik desteklemek için kaldıraç olarak kullanacak'' diye konuştu.

Çin'de geçen yıl meyve suyu satışları yüzde 15 artarak 1,99 milyar dolar ve satış hacmi ise yüzde 12,3 yükselerek 2,57 milyar litre oldu.

Çin'de 1979 yılında faaliyet göstermeye başlayan Coca Cola'nın, dördüncü büyük pazarı Çin'deki satışları da bu yıl ilk çeyrekte yüzde 20 ve ikinci çeyrekte yüzde 13 arttı.

Çin'in uzaya üçüncü insanlı uçuşunu öne alarak bu ay sonunda yapacağı bildirildi.

Hong Kong'da yayınlanan Wen Wei Po gazetesinin haberine göre, insanlı roket "Shanzhou-7"nin fırlatılışı, Pekin'deki engelliler olimpiyatının sona erdiği 17 Eylül ile Çin'in ulusal bayramı olan 1 Ekim arasındaki bir tarihte yapılacak.

Haberiyle ilgili başka ayrıntı vermeyen gazete, bu dönemin fırlatma açısından "Şenzu-7" için en uygun dönem olduğunu yazdı. Çin'in insanlı füzesi, başkent Pekin'in 1000 kilometre kadar batısındaki Jiuquan uzay üssünden fırlatılacak.

Basının daha önce ekim veya kasımda yapılacağını yazdığı bu uçuşla, Çin'in uzaya 3 "taykonot" (astronot) göndermesi ve daha önce yapılan resmi açıklamalara göre bunlardan birinin Çin'in uzaydaki ilk yürüyüşünü yapması bekleniyor.

Çin, 2003'te ilk kez Albay Yang Livei'yi uzaya göndererek, Sovyetler Birliği ve ABD'nin ardından uzaya insan gönderen üçüncü ülke olmuş, 2005'te de 5 günlük bir görev için yörüngeye iki astronot göndermişti.

Haftaya devam etmek üzere seni özlem ve sevgiyle kucaklıyorum.

Öptüm.

Baban Cemil Kaptan

5 Eylül 2008

"Yaprak Dökümü

elli bin şiir roman filan okudum yaprak dökümünü anlatır

elli bin filim seyrettim yaprakların dökümünü gösterir

elli bin kere gördüm yaprak dökümünü

düşüşlerini sürünüşlerini çürüyüşlerini yaprakların

elli bin kere duydum ölü hışırtılarını kunduramın altında

avucumda ve parmaklarımın ucunda

ama yaprak dökümüne rastlamak yine de burar içimi

hele bulvarlarda yaprak dökümüne

hele kestaneyseler

hele çocuklar geçiyorsa oralardan

hele güneşliyse hava

hele iyi bir haber almışsam o gün dostluk üstüne

hele o gün sancımıyorsa yüreğim

hele sevdiğimin beni sevdiğine inanıyorsam o gün

hele o gün insanlarla ve kendimle aram iyiyse yaprak

dökümüne rastlamak burar içimi

hele bulvarlarla yaprak dökümüne

hele kestaneyseler.

Nazım Hikmet"