Alper Alpay: "Beijing'de, gerçekten hayat güzel. Ülkemdekinden, çok farklı değil."

Güler yüzlü bir konukla, gülen yüzlü bir sohbet olması temenni ederek sizlerleyiz değerli dinleyiciler. Bugün bizimle Çin'e bakışını paylaşacak konuğum, Sayın Alper Alpay.

CRI- Alper Bey, merhaba. Programımıza hoş geldiniz. Bize kendinizi tanıtmanızı rica etsem, kimdir Alper Alpay?

Alper Alpay- Merhaba, hoş bulduk. Ben, Alper Alpay. İstanbul'dan geldim diyebiliriz. Otuz bir yaşındayım. Şu anda Beijing'de yaşıyorum tam süreli olarak. İstanbul'a sadece tatiller için dönerek.

CRI- Ne kadar süredir Çin'desiniz?

A.A.- Bir buçuk sene oldu, toplamda.

CRI- İlk geliş yeriniz Beijing miydi?

A.A.- Hayır, Beijing değil. İlk olarak Shantou. Güneyde, Guandong Bölgesi'ne bağlı olan, Shantou diye bir ile gittim. Daha önce oyuncak işi yapıyordum. Türkiye'deyken de oyuncak işi yapmıştım daha önce. O yüzden, bir oyuncak ihracatçısında çalışmaya başladım. Talihsiz bir olayla oradaki, işime son verip, Beijing'den gelen, başka bir teklifi değerlendirerek, Beijing'e yerleştim.

CRI- Halen Beijing'de, oyuncak işimi yapıyorsunuz? Başka bir sektörde misiniz?

A.A.- Beijing'de, ithalat- ihracat işi yapıyoruz. Şu anda çalıştığım firmada, Romanya merkezli. Romanya'da, alkol konusunda, sektörün önde gelen firmalarından biri. İthalat konumuz, alkol. Alkollü içecekler. İhracat konumuzda araba, forklift, otobüs.

CRI- Her iki konuya da girelim o zaman. Otomotiv sektörü içinde yer alıyorsunuz. Sizce Çin'in, bu sektörde son dönemde yaptığı atılımlar ne durumdadır.

A.A.- Gerçekten büyük atılımlar yapıyorlar. İlk olarak başka bir konuya değinmek istiyorum. Çin'de, Avrupa'daki gibi bir branşlaşma söz konusu değil. Bir firma bugün, pil veya pilli bir araba üretiyorsa, yarın jip üretmeye başlayabiliyor. Sonuç olarak, sadece cebinde herhangi bir parası olan, kapitali olan herhangi bir marketi bulduğu zaman, açık bir kapı gördüğü zaman, hızlı bir şekilde yatırımını yapıp,üretime başlayabiliyor. Gerçekten de şu anda büyük üreticilerden bir çoğu, daha önce farklı sektörlerde üretim yapan firmalar. İlk olarak tabii Avrupa'daki, firmalar gibi, Amerika'daki firmalar gibi, ilk ürünleri çok başarılı olmuyor. Sadece Çin, pazarına hitap eden, çok ucuz ürünler, bize göre, düşük kaliteli ve ucuz ürünlerle başlıyorlar. Daha sonra, markaları tanımaya başladıktan sonra, bir atılım daha yaparak, ihracata yönelik daha kaliteli arabalar üretmeye başlıyorlar. İlk olarak, Ortadoğu için, orta kalite. Daha sonra, Avrupa ve Amerika marketleri için, daha kaliteli, daha güzel ürünler üretmeye başlıyorlar.

CRI- Biraz önce içki sektöründen de bahsettiniz. Çinliler, bu sektörde ne kadar açıklar yabancı markalara? Damak tatlarını, bu konuda koruyorlar mı?

A.A.- Bu da ilginç bir konu gerçekten değinmek için. Çünkü, içki satışıyla, damak tadının çok fazla bağlantısı yok Çin'de. Eğer, lokal bir üründen bahsediyorsak, o zaman damak tadı, söz konusu. Gerçekten de ürünün tadıyla, ürünü ayırt edebiliyorlar. Ama, ithal bir ürüne geldiği zaman, sadece markayı satın alıyorlar ve gerçekten çok yüksek fiyatlar ödeyerek aldıkları içecekleri de, farklı soft drinklerle karıştırarak içiyorlar. Mesela, yüz Euro civarında satış fiyatı olan içkiyi satın alıp, Spritela içiyorlar.

CRI- Neden bu?

A.A.- "Gan bei " kültüründen dolayı. Neden bilmiyorum, onu araştırıyorum. Tekila Çin'de çok iyi satmıyor, Tekila, güzel bir shoot içkisi aslında. Ama, çok güzel değil satışı. Çünkü, bizim kendi ürün yelpazemizde Tekila da var. Ama, ne yazık ki, bu " gan bei " kültüründen dolayı, bizim Türkiye'deki gibi, şerefe yapıp, sadece birazını içeriz ama, burada gan bei deyip, tamamını bitiriyorlar. Çok kuvvetli bir içki, kırk derece - bizim içkilerimizin tamamı kırk derece- içkiyle de çok fazla öyle shoot yapamayacağınız için, diye düşünüyorum, karıştırarak içiyorlar.

CRI- Peki, burada sürdürdüğünüz iş yaşamınız yanı sıra, Çin'deki günlük yaşamınızı da merak ediyorum. Alper Alpay, Çin'i nasıl anlatır?

A.A.- Çin güzel. Daha çok Beijing'inden bahsetmeyi istiyorum. Beijing'de, gerçekten hayat güzel. Ülkemdekinden, çok farklı değil. Yaşam standartları düşük değil. Her şey güzel. Tabii ki, büyük şehirlerin dışına çıktığınız zaman, yaşam standartları, kalite çok fazla düşebiliyor. Ama, şu anda Beijing için konuşursak veya Shanghai için, bazı zamanlarım da Shanghai' da geçiyor. Oldukça güzel.

CRI- Çok değişik bir coğrafyada, farklı bir kültürü yaşıyorsunuz, yaşamınızın bu döneminde. Size neler farklı, neler aynı geliyor?

A.A.- İlk olarak farklı gelen şeylerden biri; Çin, tecrübem benim ilk expat tecrübem. Doğruyu söylemem gerekirse, ilk defa annemin evinden ayrılmam. İlk defa, kendi ayaklarımın üzerinde durmaya başladığım yer. O yüzden, bir çok şey değişik benim için. Çok daha fazla özgür bir hayatım var ama, daha fazla sorumluluk altındayım denilebilir.

Sevgili dinleyiciler, Sayın Alper Alpay'la sohbetimizin ikinci bölümüyle, önümüzdeki hafta aynı gün sizlerle olmak temennisiyle, hoşça kalın.