Olimpiyatlarda önemli olan ruhtur

  "Ben ve sen, oturuyoruz yürek yüreğe yerküre köyünde; bir rüya için gelip dünyanın dört bir yanından, buluştuk Beijing'de."

  Beijing Olimpiyat Oyunları'nın açılış töreninde İngiliz şarkıcı Sarah Brightman ve Çinli şarkıcı Liu Huan tarafından seslendirilen "Ben ve Sen" adlı şarkı, herkesin kulağına hoş gelen şarkı sesiyle "yerküre köyü"nün uyumlu güzelliğini hissettiriyor. 200'ü aşkın ülke ve bölgeyi temsil eden sporcular Beijing'de bir araya gelip çeşitli spor dallarında yarışmanın yanı sıra, yoğun şekilde iletişime geçerek duygularını da ifade ediyorlar. İnsanlar, spor yarışmalarının heyecanını yaşarken olimpiyatların taşıdığı zengin kültür ruhundan daha çok etkileniyor.

  16 Ağustos'ta Beijing'de "Kuş Yavası" olarak adlandırılan Ulusal Spor Alanı'nda düzenlenen 100 metre yarışmasında Jamaikalı kısa mesafe koşucusu Usain Bolt 9.68 saniyeyle bitiş noktasına ulaşan ilk sporcu oldu. Böylece bir insanın ulaşabileceği hızın sınırı da tartışılmaya başlandı.

  17 Ağustos'ta ABD'li yüzücü Michael Phelps, "Su Küpü"nde 8. altın madalyasını alarak, Beijing olimpiyat oyunlarında "sekiz altın madalya kazanma" rüyasını gerçekleştirdi. ABD milli marşı hoparlörlerden bir kez daha yükselirken, stadyum çoştu. Çünkü Phelps'in mükemmelliği arama ruhu, sadece kendisine ve ABD'ye değil, tüm dünyaya ait. Özel bir açıdan bakılınca, tüm insanlığın gerçeği, iyiliği ve güzelliği arayışıyla aynı.

  "Barış, dayanışma, dostluk ve ilerleme" sloganı, "modern olimpiyatların babası" Pierre De Coubertin tarafından ortaya konan Olimpiyat oyunlarının amacı ve olimpiyatların kültür ruhunun çekirdeğidir; ancak yalnızca bununla kalmayıp aynı zamanda tüm insanlığın ulaşmak istediği ortak hedeftir. Beijing Olimpiyat oyunlarında tanık olunan duygulandırıcı görüntüler, insanlara olimpiyat oyunlarının kültür ruhunu hissettirdi.

  10 Ağustos'ta, bayanlar 10 metre havalı tabanca dalında gümüş madalya sahibi Rus sporcu Paderina ile bronz madalya sahibi Gürcü sporcu Nino Salukvadze, ödül kürsünde birbirlerini kucakladı ve birbirlerine "olimpiyat öpücüğü" verdi. Uzaklarda ise, ülkeleri Rusya ile Gücistan arasında silahlı çatışma meydana geliyordu.

  Irak, olimpiyatlara katılma hakkını oyunların açılışına 10 gün kala elde edebildi. Ülkelerinde sık sık çatışma meydana gelmesine rağmen Iraklı sporcular olimpiyat oyunlarından yine de vazgeçmedi. Açılışta stadyuma giren Irak kafilesi, izleyicilerin büyük alkışlarıyla karşılandı. Iraklı bayan kısa mesafe koşucusu Dana'nın da dediği gibi, yarışmada dereceye girip girmemek pek önemli değil, önemli olan Irak'ı temsil ederek oyunlara katılmaktı.

  Anlaşmazlıkları bir kenara bırakıp el sıkışmak ve katılmaya madalya kazanmaktan daha fazla önem vermek!.. Olimpiyat ruhu işte budur! Beijing Spor Üniversitesi Olimpiyat Oyunları Araştırma Ofisi Başkanı Huang Yaling bu konuda şunları söyledi:

  "Olimpiyat ruhu, esas olarak dünya barışı, dayanışma, dostluk ve ilerleme gibi alanlara yansıyor. Olimpiyat oyunlarıyla dünya halkları, farklı uluslara, farklı dinlere ve farklı renklere mensup olan, farklı diller konuşulan ülkelerde yaşayan insanlar, bir araya gelerek, karşılıklı anlayışı arttırıyor, aralarındaki dostluk ve dayanışmayı sağlamlaştırıyor. Bu, olimpiyat ruhunun göstergesidir."

  Son yıllarda Çin ile yabancı ülkeler arasında spor alanındaki temaslar daha yoğunlaştı. Giderek fazla Çin takımı yabancı teknik direktör davet ediyor. Bunun yanı sıra birçok Çinli seçkin sporcu, yabancı ülkelerde teknik direktör olarak çalışmaya davet ediliyor. Bu nedenle Beijing Olimpiyat oyunlarında ilginç bir durum çıktı. Ünlü Çinli voleybolcu Lang Ping, ABD milli voleybol takımı teknik direktörü olarak çalışıyor. Olimpiyat oyunları eleme karşılaşmalarında ABD takımı, Çin takımını 3-2 yendi. Bu türden olaylarla, sınır ve ulus tanımayan olimpiyat ruhunu hissettik.

  Beijing Spor Üniversitesi Olimpiyat Oyunları Araştırma Ofisi Başkanı Huang Yaling, bu duruma ilişkin olarak şunları söyledi:

  "Günümüz sporunun gelişme sürecinde, sporun ruhunun ve insanlığın aradığı daha hızlı ve daha yüksek olma hedefinin ifadesini rekabette buluyor olmasına rağmen, insanlar yarışma alanında ortaya çıkan beklenmedik olayları daha mantıklı ve daha hoşgörü bir tavırla ele alıyor. Bu, toplumun ilerlemesi ve toplumun uygarlağının göstergesidir."