Mayıs ayında Çin...

    12 Mayıs saat 14:28'de Çin'in Sichuan eyaletinin Wenchuan ilçesi, 8 büyüklüğünde bir depremle sarsıldı. Onbinlerce kişi öldü, yüzbinlerce kişi yaralandı ve milyonlarca kişi evsiz kaldı. Bir milyardan fazla kişi depremzedelere yardım eli uzattı. Çin liderleri en kısa süre içinde deprem bölgesine ulaştı. Hükümet kurumları hemen acil müdahale planı başlattı. Ülkenin dört bir yanından gönüllüler seferber olup afet bölgelerine gitti. Uluslararası kurtarma, yardım ve sağlık ekipleri Çin'in yardımına koştu.

    Mayıs ayında Çin, işte bunlara sahne oldu...

    Bir anda onbinlerce kişi canından oldu; çocuklar anne-babalarını, öğretmenler öğrencilerini, onbinlerce insan sevdiklerini kaybetti... İnsan, doğa karşısında yine zayıf ve çaresiz kaldı. Tüm bunlara rağmen, enkaz altındaki bir çocuk kurtarma personeline "Amca, ben korkmuyorum" dediğinde, depremde yakınlarını kaybedenler gözyaşlarını sildikten sonra kurtarma çalışmalarına omuz verdiğinde, depremden tam 196 saat sonra biri enkaz altından çıkartıldığında, hepimizin içi cesaretle doldu...

    Afet karşısında insanlar korkmadı, ümit ışığına doğru koşarak var güçle çaba harcadı... Mayıs ayında Çin, işte bunlara sahne oldu....

    Biri zor duruma düşerse, dört bir yandan yardım yağar. Çinlileri yüreğinden vuran Wenchuan depremi, milli duyguları uyandırdı. Bu duygularla birçok mucize yaşandı. Askerler son derece zorlu hava koşullarına rağmen, depremin merkez üssüne 4 bin metreden paraşütle indi. Gönüllüler, ambülans, özel araba ve araçlarla afet bölgelerine ulaştı; birçoğu ise tren ve otobüsle, hatta yürüyerek dağlık bölgelere gitti. Böylece onbinlerce mahsur vatandaş kurtarıldı.

    Sevgi dolu ilgi, özverili yardım... Mayıs ayında Çin, işte bunlara sahne oldu...

    19 Mayıs saat 14:28'de, yani depremden tam tamına bir hafta sonra, Çin'in her yerinde tren, gemi, otobüs ve arabalar aynı anda korna çaldı. Çin liderleri, vatandaşlarla birlikte depremde ölenler için üç dakikalık saygı duruşunda bulundu. Çin Halk Cumhuriyeti tarihinde ilk defa, bir doğal afette ölenler için ulusal yas tutuldu. Beijing'deki Tian'anmen Meydanı'nda, Shanghai, Guangzhou ve Chongqing gibi büyük kentlerde, çok sayıda vatandaş, üç dakikalık saygı duruşundan sonra "Haydi Sichuan, Haydi Çin" sloganları attı. Deprem bölgelerinde ise arama-kurtarma personeli, üç dakika ara verdikleri çalışmalarına daha büyük güçle sarıldı. Depremin üzerinden bir hafta geçmişti ama, enkaz altında yaşam olduğuna dair ümitler sönmemişti...

    Ölenler rahat uyusun, hayatta kalanlar güvenli ve sağlıklı bir yaşama kavuşsun... Mayıs ayında Çin, işte bunlara sahne oldu....

    Deprem bölgelerinde evler yıkıldı, toprak kaymaları yaşandı, artçı sarsıntılar durmak bilmedi, aralıksız yağmur yağdı, yollar kapandı, giyecek ve yiyecek sıkıntısı yaşandı ve halen yaşanıyor, ölü ve yaralıların sayısı her geçen gün artıyor, afetzedelerin güvenli yerlere taşınması çalışmalarının önünde büyük zorluklar bulunuyor...

    Çinliler, söz konusu zorluk ve tehlikeler karşısında geri çekilmek yerine daha büyük hırsla seferber oldu. Gece gündüz demeden çadırlar dikiliyor, prefabrik evler kuruluyor, yaralılar çeşitli hastanelere kaldırılıyor, depremzedelere psikolojik tedavi uygulanıyor. Depremden sağ kurtulanlar bile, kurtarma ve yardım çalışmalarına katılıyor.

    Tüm bu düzensizlik içinde yeniden bir düzen kuruluyor, bir enkazın üzerinde yeniden güven inşa ediliyor... Mayıs ayında Çin, işte bunlara sahne oldu....

    Hızlı, etkili, verimli, dışa açık, işbirliği içinde... Üzüntü, gözyaşı, dayanışma, sevgi, inat... Mayıs ayında Çin, işte bunlara sahne oldu....

    Zamanla yarışan, enkazla mücadele eden Çin... Afetten cesaretle doğrulan, acıların içinde yeşeren ümitlere dört elle sarılan Çin... Hızlı ve etkili müdahalesiyle uluslararası toplumun saygısını kazanan Çin... Daha çok sevgi, güven ve ümitle dolu Çin...