Olimpiyat tarihindeki ünlü mağlup Akhwari

    1968 yılında Meksika'da düzenlenen Olimpiyat Oyunları'nın maraton yarışmasında, varış noktasına son ulaşan John Stephen Akhwari, her zaman insanların hafızında kaldı. Akhawari'nin varış noktasına ulaştığı an, "Mordern Olimpiyat Oyunları'nın tarihindeki en büyük (ulvi) bir an" olarak değerlendirildi , onun davranışı, Olimpiyat ruhunu en iyi şekilde yansıttı.

    Meksika Olimpiyat Oyunları'nın maraton yarışmasına Akhawari dahil 70'den fazla maratoncu katıldı. Yarışmanın başlamasından sonra, bütün maratoncular iyi halde koştu. Ancak yarışmada 11 kilometre geçtikten sonra, deniz seviyesinden 2200 metre yüksekliğindeki yaylada koşan birçok maratoncu büyük rahatsızlığı duymaya başladı. Yarışmadan önce sakatlanan eski Olimpiyat şampyonu Abebe Bikila yarışmadan vazgeçen ilk maratoncu haline geldi.

    18 kilometreye ulaşırken, rahatsızlığı duymaya başlayan Akhawari yarışmadan sonra verdiği demeçte, yayla ortamına alışmadığı için, bütün maratoncuların baş ağrısı duyduğunu, bazı maratoncuların bile yere düştüğünü söyledi.

    Akhawari çok rahatsızlığı duymasına rağmen bir kilometre daha koştuktan sonra da yere düştü ve kendisinin sağ ayağı ciddi olarak sakatlandı.

    Antrenörü, Akhawari'nin sakatlandığını görünce hemen yanına koşup yarasını sardı ve Akhawari'ye yarışmaya devam edip edemeyeceğini sordu. Antrenörüne "Devam edebilirim." diye kesin bir cevap veren Akhawari koşmaya devam etti.

    Ancak çok uzun koşmayınca, antrenörü, Akhawari'nin yarışmaya devam edemeyeceğini farketti ve Akhawari'yi yarışmadan vazgeçmeye ikna etmeye çalıştı. Fakat antrenörünün sözünü dinlemeyen Akhawari yarışmadan sonra şöyle konuştu:

    " O zaman diğer maratoncuların yarışmayı tamamladıklarını ve artık çok iyi koştuğumu biliyordum. Antrenörüm de beni yarışmadan vazgeçmeye ikna etti. Ancak kendi kedime devam etmem gerektiğini söyledim."

    Akhawari ağır adımlarla stadyuma yavaş yavaş girerken, bütün seyirciler Akhawari'nin inatçılığından çok etkilendi ve onu büyük alkış sesiyle karşıladı. Akhawari bir yandan varış noktasına koştu, diğer yandan da seyircilere selam verdi. O an, Olimpiyat tarihindeki en ulvi an olarak benimsendi.