Asya'dan Asya'ya mektup (14-03-2008)

Sen benim sarhoşluğumsun

ne ayıldım

ne ayılabilirim

ne ayılmak isterim

başım ağır

dizlerim parçalanmış

üstüm başım çamur içinde

yanıp sönen ışığına düşe kalka giderim.

Nazım Hikmet"

Canım Kızım,

Baharın eşiğinden merhaba,

Mektubuma dünyanın yakından izlediği kuş gribi tehdidiyle ilgili önemli bir haberi aktararak başlamak istiyorum. Çin'in önemli doktorlarından biri H5N1 tipi kuş gribi virüsünde mutasyon belirtileri görüldüğünü ve zamanında tedavi uygulanmazsa insanları daha kolay öldürebileceğini ileri sürdü.

Solunum yolu hastalıklar uzmanı olan Zhong Nanshan Beijing'de devam eden Çin Ulusal Halk Meclisi ve Halk Siyasi Danışma Konferansı'nın yıllık toplantıları sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada, özellikle grip salgını olduğu dönemlerde, H5N1 tipi virüsünün insana bulaşması durumunda "çok uyanık" olunması gerektiğini belirtti.

Çinli doktor, kuş gribi görüldüğünde grip vakaları da olması durumunda kuş gribinin insan gribine dönüşme şansının yüksek olduğunu ve bu nedenle Mart ayında çok dikkatli ve alarm durumunda olunması gerektiği uyarısında bulundu. Zhong Nanshan, "geçen yıl ve bu yıl kuş gribinden ölenler tedavi olmakta zorlanan fakir insanlardı. Yüksek ateş hissettiğinizde veya zatürree olduğunuzda vakit geçirmeden tedavi olmalısınız" diye konuştu.

Dünyada 2003 yılından bu yana 368 kişi kuş gribine yakalandı ve bunlardan 234'ü hayatını kaybetti. Uzmanlar kuş gribi virüsünün insandan insana geçecek duruma gelip milyonlarca insanın ölümüne yol açmasından endişe ediyor.

Çin'de bu yıl ölmüş kümes hayvanıyla temasta bulunduğundan virüs bulaşan üç kişi öldü. Dünya Sağlık Örgütü yetkilileri bu üç vakada insandan insana bulaşma görülmediğini açıkladı.

Çin'in güneyindeki Hong Kong Özel İdari Bölgesi'nde grip salgınının ortaya çıktığı mevsime girildi. Geçen hafta üç yaşındaki bir kız çocuğu H3N2 tipi gripten dolayı öldü. Bunun üzerine resmi makamlar okullarda öğrencilerin ateşlerinin ölçülmesini ve kendilerini iyi hissetmeyenlerin evlerinde kalmalarını istedi. Yine geçen hafta grip belirtileri görüldüğünden hastaneye yatırılan bir erkek çocuğu bugün hayatını kaybetti. Doktorların çocuğun ölüm nedenini araştırdıkları bildirildi.

Sana ayrıca Çin Dışişleri Bakanı Yang Jiechi'nin yine aynı toplantılar sırasında düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmadan bölümler aktarmak istiyorum.

Bakan Yang, yabancı sporcuların 2008 Beijing Olimpiyat Oyunları sırasında dünya rekoru kırma şanslarının daha fazla olduğunu söyledi. Yang, Beijing'deki hava kirliliğiyle ilgili endişeleri gereksiz bulduğunu belirterek, çok sayıda Çinli sporcunun Çin'de özellikle Beijing'de dünya rekorları kırdıklarını kaydetti.

"Eğer yabancı sporcular başka yerlerde rekor kıramıyorlarsa, Beijing'e gelsinler burada şansları daha fazla" diye konuşan Yang, etkili önlemler aldıklarını ve başkentteki hava kalitesinin daha iyi olacağını ifade etti.

Az sayıda Çin karşıtı kişi ve grubun Çin'e yönelik önyargılarla Beijing Olimpiyatları'nı politize etmeye çalıştıklarını kaydeden Yang, bu kişilerin uluslararası toplumu temsil etmediklerini ve Çin'in değil kendi imajlarını lekelediklerini ileri sürdü.

Çinli yetkili, sera gazı boşaltımı ve iklim değişimi konularında Çin'e yöneltilen suçlamaların "haksız olduğunu ve bilimsel olmadığını" savundu.

Çinli bakan, bir soru üzerine de Çin'in dünyanın en güvenli yerlerinden biri olduğunu ifade ederek, "inanmıyorsanız Çin'deki büyükelçilerinize sorun, kendilerini Çin'de mi, başka yerde mi daha güvenli hissediyorlar" dedi.

Çin'e her geçen yıl daha fazla sayıda turist geldiğini ve Olimpiyat Oyunları sırasında pahalı olmasına rağmen, otellerde yer bulmanın kolay olmadığını kaydeden Yang, bunu Çin'in güvenli olmasının göstergesi olarak değerlendirdi.

Yang, bir gazetecinin Çin'in ölüm cezaları ile ilgili tutumunu sorması üzerine, Çin hükümetinin bu konudaki tavrının "sağduyulu, ciddi ve sorumlu" olduğunu ifade ederek, ölüm cezası olup olmamasının bir ülkenin somut koşullarına göre belirlenebileceğini ve Çin'in dünyada ölüm cezası uygulanan tek ülke olmadığını kaydetti.

Yang, Çin-Amerikan ilişkileriyle ilgili olarak, ABD'den ithalatı artırmak ve bu ülkeyle insan hakları konusundaki diyalogu sürdürmek istediklerini kaydetti. Çin'in ABD'nin ihracatı için büyüyen bir pazar olduğuna dikkat çeken Yang, ABD'denin Çin'e ihraç edilen yüksek teknoloji ürünlerine kısıtlama uygulamasının ikili ticarette engeller oluşturduğunu ifade etti.

İkili ticarette Çin lehine olan açığa rağmen, ABD'nin Çin'in ihracatından doğrudan yarar sağladığını savunan Yang, Çin'in yabancı yatırım için tercih edilen bir yer olduğunu ve ABD'ye ihraç edilen Çin ürünlerinin yüzde 60'ının çoğunluğu Amerikan şirketi olan yabandı şirket ve ortaklıklar tarafından üretildiğini söyledi.

Bakan Yang basın toplantısında Çin-Rus ilişkilerini olumlu değerlendirirken, 2009'da Çin'de "Rus Dili Yılı", 2010'da da Rusya'da "Çin Dili Yılı" etkinlikleri düzenleneceğini belirtti. Son dönemde çok sayıda yabancının Çince öğrendiğine işaret eden Yang, "Çince öğrenilmesi en kolay olan dillerden biridir, yoksa niye 1.3 milyar insan Çince'yi ana dili olarak seçsin?" diye konuştu.

Haftaya devam etmek üzere seni özlem ve sevgiyle kucaklıyorum.

Öptüm.

Baban Cemil Kaptan

14 Mart 2008

"Acılara Tutunmak

Acı çekmek özgürlükse

Özgürdük ikimiz de

O, yuvasız çalıkuşu

Bense kafeste kanarya

O, dolaşmış daldan dala

Savurmuş yüreğini

Ben bölmüşüm yüreğimi

Başkaldıran dizelere

Kavuşmak özgürlükse

özgürdük ikimiz de

elleri çığlık çığlık

yanyana iki dünya

ikimiz iki dağdan

iki hırçın su gibi

akıp gelmiştik

buluşmuştuk bir kavşakta

unutmuştuk ayrılığı

yok saymıştık özlemeyi

şarkımıza dalmıştık

mutluluk mavi çocuk

oynardı bahçemizde

aramakmış oysa sevmek

özlemekmiş oysa sevmek

bulup bulup yitirmekmiş

düşsel bir oyuncağı

yalanmış hepsi yalan

sevmek diye bir şey vardı

sevmek diye bir şey yokmuş

Acı çektim günlerce

Acı çektim susarak

Şu kısacık konutlukta

Deprem kargaşasında

Yaşadım bir kaç bin yıl

Acılara tutunarak

Acı çekmek özgürlükse

Özgürüz ikimizde

acılardan artakalan

işte o bakışlarmış

kuğu diye gözlerimde

gün batımı bulutlarmış

yalanmış hepsi yalan

savrulup gitmek varmış

ayrı yörüngelerde...

Hasan Hüseyin Korkmazgil"