64 dakika içinde, hiç tanımadığınız 8 kişiyle randevuya gidebilir misiniz? Sekiz dakika süren bir görüşmeyle birini tanıyabilir misiniz? Çok kısa bir süre içinde kendinizi nasıl yeterince tanıtabilirsiniz? Hızlı yaşam temposu nedeniyle, "Sekiz dakika içinde tanışma" şeklindeki bu randevu yöntemi genç bekârlar arasında gittikçe popüler olmaya başlayarak, beyaz yakalı çalışanların dost ve sevgili aramalarının yeni bir yolu haline geldi.
Cumartesi öğleden sonra, Beijing'de yer alan sakin bir lokantada, "Sekiz dakika içinde tanışma" etkinliği yapıldı. Sekiz dakikalık her sürenin bitiminde zilin çalmasıyla, yüz yüze ve sevinçle konuşan iki genç derhal ayağa kalkarak sandalye değiştirip yeni birinin karşına geçti.
"Sekiz dakika içinde tanışma" şeklindeki randevu yöntemi, ilk olarak 1990'lı yılların başında ABD'de ortaya çıktı ve son yıllarda Çin'in bazı büyük kentlerinde görülmeye başladı. Etkinliğe katılmak isteyenlerin, telefonla yada internet üzerinden rezervasyon yapması gerekiyor. Her defasında, etkinliğe yaşları 45'in altındaki sekiz erkek ile sekiz kadın katılıyor.
Etkinlik boyunca zil sekiz defa çalınıyor ve herkes sekiz farklı kişiyle konuşuyor. Etkinliğin bitiminde, katılanların, kimiyle görüşmeyi sürdürmek istiyorsa, bir randevu kartı doldurması gerekiyor. Karta, yeniden görüşme isteğinin sebeplerinin de yazılması gerekiyor.
Etkinliğe katılan genç bekârların çoğu, vasıflı ve istikrarlı bir işe, yüksek öğrenim diplomasına sahip beyaz yakalı çalışanlardan oluşuyor. Yabancı sermayeli bir şirketin müdürü olan Bay Feng, etkinliğe ikinci defa katılmış. Bay Feng mikrofonlarımıza şöyle konuştu: "Bizim gibi ofiste çalışanlar, başarılı bir işe sahip olmasına rağmen, duygusal yaşamdan yoksun. Yakında 30 yaşına basıyorum. Evlilik sorunumu bir an önce çözmek istiyorum, bu nedenle arkadaşlarımın teşvikiyle 'Sekiz dakika içinde tanışma' şeklindeki randevu etkinliğine katıldım ve mümkün olduğunca kısa süre içinde seveceğim bir kız bulmak istiyorum."
Etkinliğin katılım bedeli ise yüz yuan. Beyaz yakalı bekârların çoğu bu fiyatı kabul edilebilir bulduklarını belirttiler. Bu yöntemin uygun olup olmadığı hakkında, tabii ki, farklı görüşler savunluyor.
Yorumunuzu Gönderin
