Hakkımızda | CRI  Hakkında | Eski Versiyonumuz
 
Türkler'den Çin'e Bakış | Ekonomi, Bilim ve Sağlık | Xinjiang | Çin Ansiklopedisi
Ana sayfa | Haber & Gündem | Kültür & Sanat | Yaşam Panoraması | Spor | Çin'i Gezelim | Çince Öğreniyoruz | Sanal Türk-Çin Dostluk Kulübü | Ankara Radyosu

Zeki Özal: "Çin, doğuda ama, aslında batı artık burası. Bütün dünya buraya dönüyor."

(GMT+08:00) 2008-01-24 20:01:03 cri

İnsanlarda ülkelere benziyor

Sınırları var, yüz ölçümleri

Yasaları var, bayrakları, ilkeleri

Kimi dağlık bir arazidir

Kimi kıraç

Kimi bereketli

Kimi dardır

Kimi engin göz alabildiğince

Sonuçta ne küçümse insanları kızım-oğlum

Ne de önemse gereğinden çok

Ama anlamaya çalış

Nedir ve ne kadar genişleyebilir yüz ölçümleri

Merhabalar değerli dinleyiciler. Programımızı Ataol Behramoğlu'nun, insanları, ülkelere benzeten şiirinden kısa bir alıntıyla açtık. Bugün, Çin'e bakışını bizimle paylaşacak konuğum, Sayın Zeki Özal.

CRI- Zeki Bey merhaba, programımızda sizinle sohbet imkanı bulduğum için, çok mutluyum. Sizi tanıyabilir miyiz?

Zeki Özal- Merhaba, ben çok teşekkür ederim geldiğiniz için. Ben, Zeki Özal. Çin'de, daha doğrusu Beijing'de, üç aya yakın zamandır bulunan birisi olarak, biraz yeniyim ülkeye. Beni, bu röportaj için kabul ettiğiniz için teşekkür ediyorum.

CRI- Ben teşekkür ederim.

Z.Ö.- Otelcilik ve turizm sektöründe çalışıyorum. On altı yıla yakın bir süredir bu sektördeyim. Türkiye'de ve daha önce, Kazakistan ve Suudi Arabistan'daki uluslararası tecrübelerimden sonra, üçüncü yurtdışı ülkesi olarak Çin'de bulunmak son derece keyifli ve mutluluk verici benim için.

CRI- Çin'de servis sektöründe çalışan bir yabancı olarak, karşılaştığınız, size ilginç gelen olaylar nelerdir?

Z.Ö.- Doğrusu servis sektörünü, farklı ülkelerde kıyaslayınca, işin sonunda her ülkede aynı bir amaç uğruna çalıştığınızı anlıyorsunuz. Amaç aynı, insan, insanı mutlu etmek, insana hizmet etmek ve memnuniyetini sağlamak. Çin'de, bu işin kolay tarafları da var, zor tarafları da var. Farklı çalışma anlayışları var mutlaka. Sanırım Komünist düzenden gelen alışkanlıkla, çok iyi bir ekip çalışması ruhu içerisinde çalışıyorlar. Bu büyük bir avantaj. Kültür olarak çok kibar olduklarını gözlemledim. Bu da tabii hizmet sektörü için çok büyük bir avantaj. İkisi bir araya geldiğinde zaten, bizim de deneyim ve katkılarımızı da koyduğumuzda, güzel sonuçlar alınabiliyor.

CRI- Yabancı gözüyle Çin desem ne dersiniz? Nasıl gözlemliyorsunuz Çin'deki yaşamı, Çin insanını?

Z.Ö.- O kadar çok şey var ki söylenecek yabancı gözüyle. Evet,hakikaten tam yabancıymışız Çin'e, kelimenin tam anlamıyla. Maalesef Türkiye'de, Türk olarak, Türkiye'yi konuşabiliriz. Çok fazla Çin'i tanımıyormuşuz. Doğrusu çok fazla dış dünyayı tanımadığımız gibi Çin'de, bundan nasibini alıyor. Çin bir fenomen. Son yıllarda, yirmi yıldan bu yana gelen, ekonomik açılımlarıyla birlikte, iki rakamlı büyümeyi gerçekleştiren bir ülke olarak. Hatta şu anda da, Amerika'dan sonra, en büyük ikinci ekonomiyi yaratan bir ülke olarak, bence biraz ihmal edilmiş bir durumda, tanıma açısından. Çok devasa bir kültür, binlerce yıllık bir kültüre sahip. Buraya geldiğinde insan bir kere daha anlıyor ki, Çin'i tanımak için, özel bir çaba sarf etmek gerek. Çin kültürü, çok zengin bir kültür. Biz Türkler, hep kültürümüzle övünürüz, tarihimizle övünürüz, bunun yanında, binlerce yıl önce komşuluk ettiğimiz bir ulusu, şu anda, yirmi birinci yüz yılda, aslında birazda ihmal etmiş olduğumuzu gözlemliyorum.

CRI- Neydi Türkiye'de bildikleriniz? Çin'e geldiğinizde farklılıklar nelerdi?

Z.Ö.- Çok güzel. Türkiye'de, İstanbul'da okudum, İstanbul'da çalıştım. Öncelikle tabii Çin restoranlarından, buraya geldikten sonra anladığım kadarıyla, pekte sınırlı menüleriyle, biraz Çin mutfağını tanıdık. Zaman, zaman Japon ve Çin mutfağını ayıramıyorduk. Şimdi artık biraz onu yapabilecek duruma geldik. Doğrusu Çin'de çok fazla açık bir ülke değildi. Ben otuz altı- otuz yedi yaşındayım. 1980'li yıllarda, bilinçlendim. O zamanlar TRT'nin gösterdiği haberlerden bildiğimiz kadarıyla, Çin'i tanırdık. 1990'lı yıllarda, kanalların artmasıyla, internetin devreye girmesiyle biraz daha fazla bilgi sahibi olduk. Ama, aslında gerçek Çin'i, buraya geldikten sonra daha çok, veya buraya geleceğimi konuşmaya başladıktan sonra, tanımaya başladım. Hala daha tanıyorum. Çok da büyük keyif alıyorum. Aslında bu kültüre saygı duyarak,bu kültürü çok daha iyi tanıyabileceğimi, bu kültüre saygı duyduğumu göstererek, daha da çok saygı kazanacağımı, burada anladım.

Sevgili dinleyiciler, Zeki Bey'le sohbetimizin ikinci bölümünü haftaya, aynı gün dinleyebilirsiniz.

  İlgili Haberler
  Yorumunuzu Gönderin
Yayın Çizelgesi
Günlük Konuşma
• Ders 45 Kayıt yaptırmak
• Ders 44 Kaybedilen önemli belgeler için bildirimde bulunmak
• Ders 43 Kredi kartı kullanmak
• Ders 42 Havale yapmak
• Ders 41 Ödemek
Diğer>>
Tavsiye Edilen Programlar
• Çin döviz rezervleri ve Amerika
• Amerika'yı "kazanmak" stratejisi
• "Avrupa futbol takımları 18 yaşı altındaki yabancı futbolcuları almamalı"
• Çin Seddi'nde Beşiktaş kutlaması
• "Çıplak ayaklı doktorlar"dan köy hastanelerine
• Makam sanatının "ilkbaharı" için
• Dışlanan rejimlerle ilişkiler...
• An Lee, Booker ödüllüromanını peyaz perdeye aktaracak
• Almanya Badminton Açık Turnuvası'nda en büyük galibiyet Çin takımının
• "Çirkin ördek yavrusundan güzel kuğu"ya dönüşen halterci Chen Xiexia
Diğer>>
china radio international china radio international

© China Radio International.CRI. All Rights Reserved. 16A Shijingshan Road, Beijing, China. 100040