Ülkü Bechem'le röportaj

Sevgili dinleyiciler bir " Kadın ve Çocuk" programızda daha sizinle birlikteyiz. Bugün aramızda, uzun süredir Çin'de yaşamını sürdüren Ülkü Bechem var.

CRI- Ülkü Hanım merhaba, sohbetimize başlarken dinleyicilerimize kendinizi tanıtmanızı rica etsem.

Ülkü Bechem- Merhaba. Biz, İstanbul'dan Beijing'e eşimin işi dolayısıyla geldik. Bir kızımız var. Kızımızla geldiğimizde, O daha bir buçuk yaşındaydı.

CRI- Ne kadar süredir Beijing'desiniz?

Ü.B.- Üç buçuk, dört yıl olacak.

CRI- İlk geldiğinizde neler size ilginç gelmişti?

Ü.B.- İlk zamanlar çok rahatsız oluyordum hijyen konusunda ama, zamanla alıştık ya da onlar daha temiz olmaya başladılar. Taksiler özellikle çok pisti. Gittiğimiz yerlerde rahatsızlık veren durumlar oluyordu ama, şimdi Çin'de yaşamaya alıştık ve mutluyuz. Daha da kalmayı düşünüyoruz. Çin'de bu bisikletli arabalar, bisikletli dolmuşlar çok dikkatimi çekmişti. Önceleri pek binmeyi istememiştim ama, sonradan buranın kültüründen olduğu için, denedik biz de ve çok da keyifliydi. Gittiğimiz parklarda, beyaz önlüklü, seyyar masajıcılar çok dikkatimi çekmişti. Buranın bir sürü güzelliği var aslında. Yaşamak lazım burayı, uzaktan anlatılmakla olmuyor. İlk geldiğimizde, bize anlatıldığında bu kadar güzel olduğunu açıkcası bilmiyordum. Ben çok mutluyum burada ve kalmaya devam etmeyi istiyorum.

CRI- Genel Çin yaşamı hakkında gözlemleriniz nelerdir? Çinliler nasıl yaşıyorlar?

Ü.B.- Bana kalırsa Çinliler, bizim Türkiye'deki 20-25 yıl önceki halimiz gibi yaşıyorlar. Hala büyüklere saygı var. Anneler, babalar çocuklarının yanında yaşıyor, torunlarına bakıyor. Örf - adetleri bize çok benziyor. Bebek doğduğunda kırk gün dışarıya çıkarmıyorlar bebeklerini. Bizim köylerimizde gelinlikler kırmızı örtüyle süslenir, burada da kırmızı rengin şans getirdiğini düşünüyorlar. O yüzden, ben çok benzerlikler buluyorum iki ülkenin arasında, örf ve adetlerde.

CRI- Çin'de kadın olmak nedir sizce? Çinli kadının, dünya kadınından farkı ya da benzerlikleri var mı?

Ü.B.- Burada kadın olmak bana daha rahat geliyor, özgürsün bir kere. Bizim ülkemizde ben kadın olarak çok rahat edemiyorum. Dışarda giydiğim kıyafete dikkat ediyorum ama, burada rahat giyinebiliyorum, daha rahat hareket edebiliyorum. Bisiklete çok rahat biniyorsun etekle ve kimse dönüp bakmıyor ama Türkiye'de bunu yaptığında, gene de dikkat çekiyor. Bu özgürlüğümün kısıtlandığını düşünüyorum. Çevremizdeki Çinli kadınlardan bildiğim kadarıyla, erkeklerden daha az söz sahibi burada ama,eğitimli kesim tabii farklı. Ama, evde oturan çalışmayan kadın, bizdeki gibi. Evinin işlerine bakıp, çocuğunu büyütmekle görevli.

CRI- Yani Çinli kadının, dünya kadınından çok da farkı yok mu?

Ü.B.- Yeni neslin yok diye düşünüyorum. Çünkü, çalışıyorlar ve herşeyi takip ediyorlar.

CRI- Aynı zamanda annesiniz. Çinli anneyi gözlemliyebiliyor musunuz? Çinlilerin çocuğa bakışı ve yaklaşımı nasıl sizce?

Ü.B.- Çocukları çok seviyorlar, dışarda çocuğumla gezdiğim zaman, kadın, erkek çok ilgi gösteriyorlar. Belki farklı olduğu için onların çocuklarından ama, genelde çocuk sevgileri çok. Sevgi dolular. İyi olduğunuzda onlarda iyi oluyorlar. Bu etki- tepki meselesi. Çocuklarını şımartarak büyütüyorlar diye düşünüyorum. Çok disiplinli yetiştirmiyorlar, özgür yetiştiriyorlar.

CRI- Tek çocuk politikasının buna etkisi var mıdır sizce?

Ü.B.- Belki de vardır. Bizim ülkemizde de çocuklar şımartılır. Annaneler, babanneler işe karışınca öyle oluyor.

CRI- Çin yemekleri ve lezzetleri konusunda düşüncelerinizi alarak sohbetimizi sonlandıralım. Çin yemeklerini seviyor musunuz?

Ü.B.- İstanbul'dayken daha çok seviyordum, değişik geliyordu gittiğimiz restoranlarda. Burada tadı çok daha farklı geldi bana. Oradaki lezetti aradım. Çok fazla Çin yemeği sevmiyorum. Çok ender yiyoruz ama sebze ağırlıklı olmasına dikkat ediyorum. Çok fazla sarımsaklı ve soslu olduğu zaman beni rahatsız ediyor, sevmiyorum.

Ülkü Hanım'a bize vakit ayırdığı için çok teşekkür ediyorum.

Sevgili dinleyiciler, yaşamımızda yeni bir yılın heyecanını duyduğumuz şu günlerde, huzur ve mutluluğu sağlıkla bütünleyip, yeni umutlarınızın peşinde koşmanızı diliyorum.

Güzellikler ve heyecan hayatınızın parçaları olsun.

Hoşçakalın.