Hakkımızda | CRI  Hakkında | Eski Versiyonumuz
 
Türkler'den Çin'e Bakış | Ekonomi, Bilim ve Sağlık | Xinjiang | Çin Ansiklopedisi
Ana sayfa | Haber & Gündem | Kültür & Sanat | Yaşam Panoraması | Spor | Çin'i Gezelim | Çince Öğreniyoruz | Sanal Türk-Çin Dostluk Kulübü | Ankara Radyosu

Filiz Sakarya: "Çinliler gerçekten çok tatlı insanlar."

(GMT+08:00) 2007-12-17 17:54:40 cri

    Soğuk bir havada sıcak ve güler yüzlü bir sohbet niyetiyle yola çıktım sevgili dinleyiciler. Bu hafta konuğumu ofisinde ziyaret ettim. Ofise girdiğimden beri de doğru yerde olduğumu bana hissettiren, Aristo Turizm Çin sorumlusu Filiz Sakarya'ya yoğunluğu içerisinde vakit ayırdığı için teşekkür ediyorum.

    CRI- Filiz Hanım merhaba, dinleyicilerimize kendinizi tanıtır mısınız?

      Filiz Sakarya- Merhaba, teşekkür ediyorum bana da zaman ayırdığınız için. Çok fazla tarihe girmeyeyim ama, 1989'dan bu tarafa Çin'de yaşıyorum. Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi Sineloji mezunuyum. Beijing Üniversitesi'ndeki öğrenimimi tamamladıktan sonra direk Çin'de kaldım. Çalıştım, burada yaşadım v.s. Yaklaşık sekiz senedir de Aristo Turizm'de görevli olarak, Türkiye- Çin turizim konusunda çalışıyoruz. Genelde Çinlileri, turist olarak ya da çeşitli sebeblerle Türkiye'ye götürüyoruz.

    CRI- Konumuz, Çinli turist ve turizm olduğuna göre, ilk size sormak istediğim, Çinli turist profilinin ne olduğu? Çinli turisti nasıl tanımlarsınız?

      F.S.- Turizm derken tabii, yaklaşık yedi sene önce Çin ve Türkiye arasında anlaşma imzalandı ve böylece Türkiye, Çinli turistlerin gidebileceği bir destinasyon ülkesi haline geldi. Ondan sonra biz Çinlileri taşımaya başladık. İlk beş sene diyebilirim ki aslında turist olarak kimse gitmedi. Genelde Türkiye'de bir iş, bir sergidir, fuardır, bir toplantıdır v.s. gibi şeyler oldu ama, onlar bir gündü. Biz arkasına biz üç gün kattık, İstanbul gezdirdik. Türkiye gezdirdik. Daha sonra Türk Hava Yolları'yla uçmuştur, İstanbul'da stop yaptığı zaman, iki gün İstanbul'da verdik, daha sonra ikinci destinasyonuna gitti. Ağırlıklı bu şekilde çalışıldı ilk iki sene. Daha sonra Turizm Bakanlığının katkılarıyla Çin'de, daha fazla reklam, tanıtım yapar hale geldik. Dünya Futbol Şampiyonası'nda biliyorsunuz Türk takımı, Çinlilerle oynadı. Kore'de ya da Japonya'daydı, çok iyi hatırlamıyorum. Onlarla aynı takımda oynamamız, Türk futbolunun o zaman çok iyi bir şekilde olması ve Çin'i yenmemiz tanıtımda çok büyük etkili oldu. Turizm Bakanlığı'nın acentalarla ortak yaptığı reklamlar da, buna katkı oldu ve biz Türkiye turları çıkartmaya başladık. Yaklaşık altı- yedi sene öncesiyle karşılaştırma yaparsak, şu an çok iyi bir durumda olduğumuzu söyleyeceğim. Gerçekten o zaman turist gitmeye başladı. Profil derken bunlar, çok genç değiller, çok yaşlı değiller, orta yaş insanlar. İçlerinde gerçekten Türkiye'nin tarihini bilerek gidenler var. Ya da dünyayı bir çok şekilde dolanmışlar eksik, Türkiye ve çevresi kalmış. Ama, yavaş yavaş profil, Türkiye'yi tanıyarak görmek isteyen, bilmek isteyen insanların gittiği bir grup haline gelmeye başladı. Eskisi gibi sadece, Exhibition , business ağırlıklı değil.

    CRI- Çinli turist, Türkiye'yi ne kadar tanıyor? Daha etkin tanıtım için neler yapılabilir?

    F.S.- Bu güzel bir soru. Ne kadar tanıyorlar derken, halen çok tanıdıklarını düşünmüyorum ben tabii. Türkiye'yi yer olarak tabii ki biliyorlar. 1989'dan bu tarafa Çin'de olan, gören insan olarak, değerlendirme yaparsam, Türkiye'nin daha coğrafik konumunu çok az biliyorlardı, şimdi onları aştık. Türkiye'nin en azından nerede olduğunu biliyorlar. Bizim de zaten son zamanlardaki durumu malum. Habire televizyonlarda, gazetelerde çıktığımız için, coğrafik konumumuzun ne olduğunu biliyorlar. Türkiye'yi daha çok tanıyorlar tabii. Türkiye'de de, yaban atılmayacak bir çok yerlerimiz var, dünyada bilinen. İstanbul'umuz bir marka haline geldi. İstanbul'u bilmeyen hemen hemen yok gibi. Dediğim gibi, o futbol şampiyonası çok büyük etki oldu. Türk futbolunu bilmeyen yok gibi sanki. Ama, onun yanı sıra bir Efes'ti, bir Antalya'ydı, bir Kapadokya'ydı, bunlar tanıtımla marka haline geldi Türkiye için ve dolayısıyla eskisinden çok daha iyi durumdayız ama, tanıtmak için neler yapılabilir derken Çin, çok büyük bir pazar, çok büyük bir market. Hep birlikte çalışmak lazım tabii. Reklamın çok etkili olduğu bir ülke burası. Siz de biliyorsunuz, ufacık bir ürün için aylarca, yıllarca televizyonlarda reklamlar yapılıyor. Çin gerçekten marka yaratmak için, reklamın çok bol yapılması gereken bir ülke. Bizim de Türkiye'yi marka haline getirmek için, sanıyorum bu tür reklamlara daha çok yönelmemiz gerekir.

    CRI- Türkiye'deki turizm çeşitleri ve destinasyonlarıyla ilgili bilgi verebilir misiniz?

    F.S.- Çinliler için konuşuyorum yine. İstanbul bir marka tabii. Dolayısıyla ağırlıklı olarak, İstanbul diyebilirim. Son iki senedir çok güzel çalışmalar yapıyor bütün acentalar ve Kapadokya, Antalya. Daha doğrusu Türkiye'yi ortadan, batıya doğru düşünün. Şu an, doğu için çok birşey yapamıyoruz. Doğuya baktıkları zaman, akıllarına Orta Doğu geldiği ve Orta Doğu malum bir parça karışık olduğu için, doğu turları çok fazla yapamıyoruz. Ama,Genel olarak, İstanbul çıkışlı, Truva Atı çok meşhur biliyorsunuz, bu Troy filminden sonra bilinen bir marka haline geldi. Dolayısıyla, çıktıktan sonra, Çanakkale, Troy, Bergama, Ayvalık üzerinden, İzmir, Efes, Pamukkale çok çok meşhur. Eğer vaktimiz varsa, size ufak birşey anlatayım. Hongkong'da fuardayken, her gelen, yaptığımız standta, Pamukkale'nin resmini göremediği için, çok hayal kırıklığına uğramıştı. "Neden Pamukkale yok. Biz Türkiye deyince, Pamukkale'yi düşünüyoruz. Siz buraya, Türkiye'yi tanıtmaya gelmişsiniz ama, Pamukkale'yle ilgili birşey göstermemişsiniz" diye eleştirdiler. İnsanların aklına artık Türkiye deyince, bir takım yerlerde geliyor. Efes'tir, Pamukkale'dir, Antalya'dır, Aspendos'tur, Kapadokya'daki mağra evler gibi. Taipei'den çıkan gruplar, Beypazarı, Safranbolu gibi yerler istiyorlar. Bu yerler, oradaki acentalar tarafından talep ediliyor. "Biz araştırdık, böyle yerler varmış, bu taraflara grup yapalım," diyorlar. Çinli Turist, beş yıldızlı, dört yıldızlı otel isterler, şimdi daha çok butik otellere kayıyorlar. Acaba bize, Kapadokya'daki bu mağra otellerden, evlerden ayarlayabilir misiniz, diye. Sanıyorum talepler, turizm potansiyelini geliştiren şeyler.

    CRI- Bu söylediklerinizden sonra tanıtımda doğru yolda olduğumuzu söyleyebiliriz sanırım.

    F.S.- Evet. Daha çok lazım.

    CRI- Türkiye, Çinli Turistin taleplerine uygun turizm potansiyeli olarak neler sunuyor?

    F.S.- Çinli turist derken, Türkiye zaten turizm ülkesi biliyorsunuz. Turizm en büyük gelir kaynaklarımızdan teki. Sanıyorum Türkiye olarak, Çinli turiste çok hazır değiliz. Turist dediğimiz zaman hep Avrupalı turist aklımıza geliyor. Onları taleplerine göre, olayları gerçekleştirdik Türkiye'de. Yazın baktığınız zaman Akdeniz, batı kıyıları, oteller olarak. Şimdi Çinli turistin taleplerinden örnek vereyim; siz de sıcak su içiyorsunuz, Çinli sıcak su istiyor. Türkiye'de aklınıza geliyor mu, bir otelde, restorana gittiğiniz zaman sıcak su hemen sizin önünüze gelebilsin. Yani bir restorana sıcak su yaptırmak bile zor. Çaydır alışkanlığımız ama Çinli sıcak su istiyor. Çin'de otele gittiğiniz zaman, üç yıldızlı otelde bile su ısıtıcısı buluyorsunuz. Türkiye'de, normal standart otellerde su ısıtıcısı bile yoktur. Belki çok küçük detaylar ama, Çin turizmi için, Çinli turist için çok fazla hazır değiliz. Yemek çok büyük sorun. Çinli aynı bizim gibi, -Türkleri de öyle düşünüyorum- damak zevki farklı. Alışkanlıkları çok farklı. Çinli gittiği zaman, kendi yemeğini yemek istiyor ve Türkiye'ye götürüp, Çin yemeği yediyoruz, aslında bu çok absürd bir durum. Ama, bu bir istek. Anadolu'ya götürüyorsunuz, Çin lokantası yok. Her gün Türk yemeği yediyorsunuz, yemek çok önemli bir konu Çinliler için ve yemekten memnun olmadığı zaman, sorun çıkıyor. Yani bu takım konularda Çinlilere daha uygun oteller yapılsa, bir takım restoranlar, işletmeler v.s. Oteller konusu kesinlikle düşünülmeli. Henüz o konularda çok hazır değiliz Çinli turiste açıkcası.

Sevgili dinleyiciler, Filiz Hanım'la sohbetimize önümüzdeki hafta, devam edeceğiz.

  İlgili Haberler
  Yorumunuzu Gönderin
Yayın Çizelgesi
Günlük Konuşma
• Ders 45 Kayıt yaptırmak
• Ders 44 Kaybedilen önemli belgeler için bildirimde bulunmak
• Ders 43 Kredi kartı kullanmak
• Ders 42 Havale yapmak
• Ders 41 Ödemek
Diğer>>
Tavsiye Edilen Programlar
• Çin döviz rezervleri ve Amerika
• Amerika'yı "kazanmak" stratejisi
• "Avrupa futbol takımları 18 yaşı altındaki yabancı futbolcuları almamalı"
• Çin Seddi'nde Beşiktaş kutlaması
• "Çıplak ayaklı doktorlar"dan köy hastanelerine
• Makam sanatının "ilkbaharı" için
• Dışlanan rejimlerle ilişkiler...
• An Lee, Booker ödüllüromanını peyaz perdeye aktaracak
• Almanya Badminton Açık Turnuvası'nda en büyük galibiyet Çin takımının
• "Çirkin ördek yavrusundan güzel kuğu"ya dönüşen halterci Chen Xiexia
Diğer>>
china radio international china radio international

© China Radio International.CRI. All Rights Reserved. 16A Shijingshan Road, Beijing, China. 100040