Çin'de Pekin Operası'nın gelecek kuşaklara aktarılması

    Çin kültürünün özünün bir parçası olan Pekin Operası, uzun geçmişe sahiptir. Ancak çağdaş insanların zevklerine nasıl hitap edeceği, geleneksel operalar gibi Pekin Operası'nın da karşı karşıya bulunduğu bir sorundur. Beijing Pekin Operası Okulu'ndaki sanatçılar, bu konuda denemeler yaptı.

    Dinlediğiniz ses, Beijing opera okulunun kısa süre önce birçok şehirde yaptığı turneden alındı.

    Pekin Operası, gösteri geleneklerinin devam ettirilmesine özen gösteriyor ve her hareketin sabit olması söz konusu. Jin Yunu,   ünlü Pekin Operası programlarından biri. Program içindeki baş karakter Jin Yunu, toplumun alt tabakasında yaşayan sıcakkanlı ve akıllı birisidir. Geleneksel senaryoda Jin Yunu, eziyete razı olan biri olarak tasvir edildi. Turneye çıkan Xu Cui, Jin Yunu'yu bağımsız karaktere sahip bir kadın olarak canlandırdı. Xu Cui, bu konuda şunları belirtti:

    "Geleneksel senaryoda değişiklik yaptık. İzleyiciler bu değişiklikleri çok beğendi, çünkü kötü insan cezalandırılmalı. Baş rol oynarken değişiklik yaptım. Jin Yunu, zengin bir aileden olmasına rağmen, sadece lüks yaşamını ve genç kız olmasının güzelliğini yansıtmadım. Bununla birlikte bu karaktere yönelik anlayışı kattım, yani Jin sırf bir genç kız değil, aynı zamanda bağımsız ve özgüveni olan bir karakterdir."

    Pekin Operası öğrencilerinin öğrenim süresince şarkı söyleme ve duruş gibi konularda hep titizlik göstermeleri istenir. Jin Yunu'da baş erkek rolü oynayan Zheng Xiangzhen, kendi tecrübesini şöyle aktardı:

    "Hep operaya girmekten bahsediyoruz. Operaya girmek, senaryodaki karakterlerin iç dünyasına girmek ve dış görünüşünden başlayarak karakterle kaynaşmak demektir. Operayı araştırmak için sadece girmek yeterli değil, aynı zamanda karakterden çıkmak lazım. Yani karakterin iç dünyasını kavradıktan sonra tekrar çıkmak ve bu karakterin nasıl oynanacağını düşünmek gerekiyor."

    İzleyicileri çekmek için Beijing Pekin Operası Okulu'ndaki sanatçılar, bir ilki gerçekleştirerek dersleri sahneye taşıdılar. İzleyiciler, opera öğrencilerinin opera öğrenmelerini ve provalarını izleyebilirler. Beijing Pekin Operası Okulu Müdürü Sun Shumin bu konuda şöyle konuştu:

    "Öğretmenlerimiz derslerde hep tempoyu söyleyerek öğrencileri farklı tempolara alıştırıyor. Bir öğrenci çok duyunca öğretmeninin temposuna alışır; bir hareketi nasıl yapacağı, bir duruşun ne kadar süreceği, gözünün ne kadar açacağı gibi Beijing Operası'nın temel vasıflarını kavrayabilir. Genellikle bir öğretmen bir, en fazla dört öğrenciye ders verir, hiç bir zaman birlikte 25 öğrenciye ders vermez. Pekin Operası'nın aktarılması sözlü olarak gerçekleştirilir. Bu öğretim yöntemini yabancılara tanıtmakla Çin geleneksel sanatına ulaşılan gizli kanalı açmaya çalışıyoruz. Sanki mutfağı sofra önüne taşıyarak, herkese yemek pişirme sürecini gösteriyoruz."

    Bu yöntem, Fransa, İspanya, İtalya, Yunanistan ve Belçika'da gösterildiğinde büyük yankı uyandırdı. Fransız bir yönetmen, "Çin geleneksel sanatına giden gizli kanalın bir altın anahtarla açıldığını" ifade etti.

    Bunun yanı sıra Pekin Operası'nın daha zevkli olmasını sağlamak için sanatçılar gösteride yenilik yaparak, Çin'in diğer yerel operalarının aksesuarlarını ve gösteri biçimlerini benimsedi. Örneğin bazı akrobasi unsurlarını gösteriye katarak, genç izleyicilerin beğenisi kazanıldı.

    Çin'in 300 yıllık geleneksel opera tarihinde Pekin Operası en geniş alana yayılan ve en büyük etkiye sahip olan opera çeşididir. Şarkı, konuşma, dans ve hareketleri bir araya getiren bu sahne sanatı, 200 yıldan fazla sürede çok sıkı gösteri biçimleri biriktirdi. Bugün Çin'de 1000'den fazla seçkin Pekin Operası programı bulunuyor. Çağımızda kültürel tüketimin çok yönlü eğilimi karşısında Pekin Operası sanatçıları, operanın aktarılması için yeni yöntemler aramaya devam ediyor.