Yaşadığım semt, üniversitelerin yoğun olarak bulunduğu bir semt. hemen hemen Beijingin tüm üniversitelerini bu çevrede bulmak mümkün. Yaşadığım bölge, Şehir merkezine metroyla yaklaşık bir saatlik mesafede.
Beijing şehrinde ulaşım olanaklarının çok geniş ve rahat olduğunu daha önceki yazımda belirtmiştim. Her ne kadar ulaşım araçlarıyla istediğiniz her yere her zaman gidebilmeniz mümkünse de, özellikle de taksi kullanarak istediğiniz bir mekana hızlı ve ucuz ulaşmanız mümkünse de, yaşadığınız çevreyi daha iyi öğrenmeniz, neyi nerede bulacağınızı, yaşamınızı kolaylaştıracak imkanlardan ne ölçüde nasıl yararlanacağınızı bilmenizin biricik yolu, bir bisiklet sahibi olmaktır.
Bisiklet... o mucizevi araç. Çoğu Çinlinin ulaşım amacıyla kullandığı, yani eski deyişle dilimize Fransızca'dan geçen velespit, ülkemizde daha çok çocukların eğlence amaçlı ya da yetişkinlerin spor amaçlı kullandıkları denge aracı, Çincedeki söyleyişiyle zıxingche, yani zı : kendisi, xing : yürümek, che : araç, birleştirdiğimiz zaman kendisi yürüyen araç, her öğrencinin muhakkak sahip olması gereken , belki de öncelikli sahip olması gereken, sahip olduktan sonrada bağımlısı olacağı, Mao Zedong'un deyişiyle, tam anlamıyla bir "halk aracı"dır.
Halk aracıdır çünkü, hem ucuzdur, daha doğrusu her keseye uygununu bulmak mümkündür, hem de güvenlidir. Beijing gibi büyük bir şehirde, mesafeleri büyük ölçüde yakınlaştırdığı ve ulaşım sırasında kişiye vücut egzersizleri yapma imkanı da sağladığından, bu eşsiz ulaşım aracının çok fazla tercih edildiğini söyleyebiliriz. Adından da anlaşıldığı gibi, kendisi giden araç, yakıta ihtiyaç duymadığı yani sadece kas gücüne dayandığı için de daha çok tercih ediliyor olmalı. Tüm bunlar göz önünde tutulduğunda, Çinlilerin oldukça sıkı beslenmelerine de şaşmamalı.
Akıllara şu soru gelebilir, dört mevsim bisiklet kullanmak mümkün mü Beijing'de, ya da bisikletle ulaşım ne ölçüde güvenli şehrin sokaklarında. Evet Beijingde dört mevsim bisiklet kullanmanız mümkün. Neden derseniz, kış ayları çok soğuk ve rüzgarlı geçmekle birlikte, yağış miktarı çok azdır, hatta kar yağmadığını don olayının görülmediğini de söyleyebiliriz. Yaz aylarında ise, bunaltıcı ve nemli bir hava hakimdir Beijing'e ve bununla birlikte yağmurlar da şiddetli ve uzun yağar Beijingin üzerine, ama tüm bu olumsuzluklar bisiklet kullanmak için bir sakınca doğurmadığı gibi, ıslanmayı ya da terlemeyi göze alanlar için eğlenceye bile dönüşebilir.
Yollar geniş bu şehirde, her yeri sarmış geniş halkalar şeklinde. Biraz dikkatli olmak şartıyla, bisiklet için ayrılan yollarda güvenli şekilde seyrinizi sürdürebilirsiniz sabırla.
Beijing'de sabırlı olmak altın kural. Sabırlı davranış aynı zamanda dikkatli davranmayı da gerektirdiğinden, ruh ve beden sağlığımız açısından yararları sınırsızdır. Özellikle ileri yaştaki Çinlilerin çok sabırlı olduklarına tanık oldum. Ama bunun yanında, motorlu araç kullanıcılarının önemli bir kısmında aynı sabrı göremedim. Belki bazı gerçekler, şehirlilerin sabırlı davranışlarını sürekli kılmalarına elverişli olmayabilir. Örneğin şehrin kalabalık bir nüfusa sahip olması, dünyadaki en fazla bisikletin ve taksinin bu şehirde bulunması, bunlara başka araçların da eşlik etmesi, çünkü Beijingde tekerlekli her araca rastlamanız olası, sabıra olan inancınızı sarsabilir. Yine de belirtmeliyim ki, tüm bu karmaşaya rağmen, ki daha önce de söylediğim gibi şehir bir şantiye görünümünde, anlamakta zorluk çekeceğiniz bir düzen hakimdir Beijing'e. Size tavsiyem, şehrin akışına ayak uydurmanız ve Çinliler gibi davranmaya özen göstermeniz.
Beijing'e geldiğim ilk aylarda, düzene ayak uydurmada biraz zorlandığımı itiraf etmeliyim. Her yönden üstüme üstüme hareketli nesneler geliyordu sanki. Bana çarpmalarından endişe ettiğimden ötürü, yürürken büyük çaba harcıyordum bir kazaya kurban gitmemek için. Tüm dikkatim hareketli nesnelerin üzerindeydi neredeyse. Gittiğim yerleri doyasıya seyretme zevkinden yoksun kaldım kimi zamanlar. Hatta öyle kaygılanmıştım ki, uzunca bir süre bisiklet almaya cesaret edememiştim. Tabi nasıl bir kışla karşılaşacağımı da bilemediğimden, bana söylenen Beijing'de kış aylarının çok sert geçtiğiydi, hevesim uzunca bir süre kursağımda kaldı. Bisiklet sahibi olduktan sonra ise, tüm Beijing algım değişti adeta. Burnumun dibindeki güzellikleri keşfetmem kolaylaştı, üniversiteleri gezme şansına eriştim, en çok da Çinin en ünlü üniversitelerinden biri olan Pekin Üniversitesini beğendim, bu üniversiteden başka bir buluşmamızda daha etraflı bahsedeceğim, bunlara ek olarak derslerin ve şehrin debdebesinden kısa sürede olsa sakin sessiz mekanlara kaçıp kafa dinlemem kolaylaştı, gecenin cazibesinde, insanların ve motorlu araçların azaldığı saatlerde yani, özgürce dolaşma imkanına eriştim, bazen de spor amaçlı kullandım benim sadık dostumu. Sadık diyorum çünkü, kendimi yalnız hissettiğim bazı zamanlar oldu ki, o hep yanımdaydı, sessizce bana eşlik etti, tüm sıkıntımı paylaştı benimle sorgusuz sualsiz, nereye gitmek istediysem taşıdı beni şikayetlenmeksizin. Ve beni hiç yarı yolda bırakmadı.
Ben de ona gözüm gibi baktım. Her zaman temiz tutmaya özen gösterdim onu, yağmurlardan ve soğuklardan iyi koruyamadım belki ama, kötü ellerin eline geçmesini engelledim.
Kötü ellerden neyi kastettiğimi de kısaca açıklayayım isterseniz. Beijing çok güvenli bir şehir olmasına rağmen, bisikletlerin sık çalındığı söylenir. Hatta şöyle anlamlı bir söz vardır bu gerçeğe ilişkin : "Bisikleti çalınmayan gerçek bir Beijingli olamaz" diye. Ben henüz gerçek bir Beijingli değilim, belki de hiç bir zaman olamayacağım, kimbilir...
Bu cansıkıcı durumla karşılaşmak istemiyorsanız size tavsiyem ortalama bir bisiklet almanız, yani yaklaşık 200 yuan, o da 40 ytl. civarında, bisikletinizi daima sağlam kazığa bağlamanız, yani güvenli olduğunu bildiğiniz yerlere parketmeniz.
Bisikletin, Çinlilerin yaşantısındaki yeri gerçekten çok önemli sevgili dinleyenler. Gezintiye çıkanlar mı, işine gidenler mi, çocuğunu ya da sevgilisini taşıyanlar mı, spor yapanlar mı... her amaç için, her yaştaki insanın kullanabileceği halkın aracına sahip olmak için daha fazla beklemeye gerek yok. Göreceksiniz, ayağınız yerden kesildiğinde, kendinizi bambaşka hissedeceksiniz.
Bisiklet üzerine söylenebilecekler, elbette benim söylediklerimle sınırlı değil. Size, bisikletin Çinliler'in yaşamındaki yerini, çarpıcı bir üslupla hikayeleştiren bir de film önermek istiyorum : adı, "Pekin Bisikleti". İyi seyirler...
Pedal çevirmeye devam, en güzel yarınlara doğru.