Çin: ABD'nin keyfi vetolar kullanması sorumlu ve büyük bir devletin figürüne yakışmıyor

2024-05-02 15:22:35

Çin’in BM’deki Daimi Temsilcisi Fu Cong, ABD’nin Filistin-İsrail sorunu hakkında defalarca keyfi veto kullanmasının, sorumlu ve büyük bir devlet figürüne yakışmadığını söyledi.

Fu Cong, dün BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada veto hakkının kullanılmasını değerlendirdi.

Filistin ile İsrail arasındaki çatışmaların 70 yıldan fazladır sürdüğünü ve Filistinlilerin nesilden nesile devam eden şekilde evsiz ve yurtsuz kaldığını hatırlatan Fu, bunun insanlığın vicdan yarası olduğuna dikkat çekti. Fu, bağımsız bir devlet kurulmasının Filistin halkının talebi olduğunu ve Filistin’in BM’ye tam üyelik başvurusunun, Filistin’in devlet kurma süreci için kritik bir adım olduğunu belirtti. Ancak ABD’nin 18 Nisan’da BM Güvenlik Konseyi’nde veto hakkını kullanarak Filistin halkının onlarca yıldır süren rüyasını yıktığına işaret eden Fu, Çin’in ABD’nin bu tutumundan memnuniyetsizlik duyduğunu açıkladı. Fu, Gazze’de son çatışmaların meydana gelmesinden bu yana ABD’nin beş kere veto kullandığını ve bunun dördünün Gazze’de ateşkesin gerçekleştirilmesini önlemeyi amaçladığını ve son vetosunun ise Filistin’in BM’ye tam üyesi olmasını engellemeyi hedeflediğini söyledi. ABD’nin kendi çıkarı ve jeopolitik hesabı için defalarca veto kullandığını dile getiren Fu, bunun sorumlu ve büyük bir devletin gerektirdiği tavra yakışmadığını ifade etti. Fu, ABD’yi nesnel bir tutumla uluslararası toplumun haklı hareketine katılarak Gazze’deki çatışmalara son verilmesi ve insani felaketin hafifletilmesi için gerekli olan yapıcı bir rol oynamaya çağırdı.

Fu, iki devletli çözüm planının Ortadoğu sorununun temel çıkış yolu olduğunu vurguladı. Çin’in, BM Güvenlik Konseyi’nin Filistin’in BM’ye tam üyelik başvurusunu en kısa süre içinde yeniden değerlendirmesini desteklediğini aktaran Fu, bazı ülkelerin bunu engellemekten vazgeçmelerini beklediklerini dile getirdi. Fu, Çin’in farklı taraflarla Filistin sorununun kapsamlı, adil ve kalıcı bir çözüme ulaşması, Filistin ile İsrail’in barış içinde bir arada yaşaması ve Ortadoğu bölgesinin kalıcı barışa kavuşması için çaba göstermeye devam edeceğini de sözlerine ekledi.