Çok okuyan mı bilir, çok gezen mi ? sorusuna verilecek en uygun cevap; okuyarak gezmek olmalı. Okumanın verdiği ufuk açıklığıyla farklı ülkeler, kültürler tanımak insanı uzmanlaştırıyor. Bu uzmanlığa bir de ticaret yeteneğini eklersek, Jinjiang'da olduğu gibi bir başarı öyküsü karşımıza çıkıyor.
Jinjiang, Çin'in Fujian eyaletinin güneydoğu kıyısında yer alan şehir düzeyinde küçük bir ilçe. Ama başarılarıysa çok büyük. Bugün Jinjiang ekonomik açıdan Çin genelindeki tüm ilçeler arasında beşinci sırada ve dünyanın birçok ülkesine standardı yüksek mal satıyor.
Jinjiang'ın bugünkü başarısının arkasında, tarihten gelen deneyim ve kültürün ilçede hala korunması, bulunuyor. Örneğin yüzlerce yıldır su geçirmez kompartımanlara sahip yelkenli gemiler inşa eden Jinjiang'nın yerlileri, denizaşırı ticaret ve seyahat yapacak cesur nesillerin yolunu açtı. Jinjiang'ın en büyük özelliklerinden biriyse; on haneden dokuzunun yurtdışında yaşayan aile fertlerine sahip olması. Bu durumda denizaşırı ülkelerde yaşayan Jinjianglıların sayısı Jinjiang nüfusundan fazla. Memleketten sürekli uzakta kaldıkları için göçmenliğin zorluklarını çok iyi bilen Jinjianglılar elde ettikleri deneyimlerle ilçenin kapılarını iş yapmak isteyen herkese açmışlar. Hoşgörünün hakim olduğu ilçeyi bir göçmen yerleşim bölgesi haline getirmişler. Günümüzde Çin'in bir çok kesiminden Jinjiang'a gelen 1 milyondan fazla göçmen işçinin entegrasyonu titizlikle sürdürülüyor.
Karşılıklı ticaretin geliştiği yüzyıllar boyunca ilçe eşsiz kültürel ve tarihi eserlere sahip olmuş. Jinjiang'da, dünyanın geriye kalan tek maniheist tapınağı olan Cao'an Tapınağı, Çin'in özenle koruduğu tarihi eserlerden biri olan Anping Köprüsü ve 1000 yaşındaki Longshan Tapınağı dahil olmak üzere birçok antik kalıntı günümüze kadar korundu. Granit ve çakıldan yapılan 2,255 metre uzunluğundaki Anping Köprüsü, yerli tüccarların dışarıya yönelik ticaret yolunun kanıtı olarak görülüyor.
Osmanlı İmparatorluğu'nun özellikle ilk döneminde yapılan kervansaraylar, çeşmeler, hanlar ve kapalı çarşılar ticaret yapan göçmenlere kolaylık sağlarken bir yandan şehirlerdeki ticari hayatı canlı tutuyordu. Jinjiang'da Wudianshi bloklarında gezerken sanki Bursa'daki kapalı çarşıda geziyormuş hissine kapıldım. Küçük ve muntazam sokaklar, kırmızı kiremitten duvarlar, ortasında havuz bulunan hanlar adeta Ahmet Hamdi Tanpınar'ın "Bursa'da Zaman" şiirini yaşattı bana. Dükkanlar, misafirhaneler ve konaklardan meydana gelen Wudianshi blokları ilk kurulduğunda tek bir sokaktan ve 5 dükkandan ibaretti. Özellikle üretilen seramiklerdeki ustalık arttıkça Jinjiang ürünlerine denizaşırı ülkelerden talep gelmeye başladı. Köklü ticari geçmişin getirdiği kültürel zenginliği ilçenin genelinde tüm canlılığıyla görmek mümkün. Nanyin müziği, el kuklası gösterisi ve Gaojia operası gibi halk sanatları dünya çapında ün kazanmış durumda.
Tang Hanedanı Taiyuan dönemininden bu yana 1298 yıllık uzun bir geçmişe sahip olan Jinjiang, İpek Deniz Yolu'nun başladığı yer. Jinjiang'daki tarihi eserler ve kayıtlar gösteriyor ki; ilçe kurulduğu ilk zamanlardan beri ticaret merkezi olurken, ticaret yapan yabancı tüccarlara yeni fırsatlar sundu.
Jinjiang Taiwan adasına sadece 5.3 deniz mili uzaklıkta olması sebebiyle Taiwan adasının iki yakası arasında kayık ve teknelerle tarih boyunca seyahat yapılmış. Bunun sonucunda kültürel miras, endüstriyel ilişki ve aile bağları gelişmiş.
Son yıllarda hızla gelişen ilçe dünyanın önde gelen şirketlerinin ilgisini çekiyor. İnternet üzerinden yapılan alışverişin popüler olduğu günümüzde, özellikle kargo şirketleri ve e-alışveriş platformları Deniz İpek Yolu güzergahında yer alan ülkelere yatırım yapma eğilimindeler. Jinjiang e-ticarette de önemli bir merkez olma yolunda ilerliyor.