CRI Hakkında | Eski Versiyonumuz
 "Türk-Çin ilişkilerinde güzel günler göreceğiz"
  2015-08-04 16:11:47  cri

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, beraberinde kalabalık bir bakan ve işadamı grubuyla Çin'i ziyaret etti. Türkiye'de protestoların ardından gelen ziyaret, her şeyden önce siyasi güveni pekiştirmek açısından önem taşıyordu.

Erdoğan'la beraber Çin'e gelen isimlerden biri de DEİK Türkiye-Çin İş Konseyi Başkan Yardımcısı Necati Abacıoğlu'ydu. Kendisiyle Beijing'de Four Seasons Otel'in lobisinde buluştuk.

Necati Abacıoğlu, kısa süre önce Türk medyasına yaptığı bir açıklamada Türkiye ve Çin'i birbirine yapışan iki tuğlaya benzetiyor. Peki, bu tuğla metaforundan yola çıkarak, nasıl bir bina inşa edilebilir?

"Tuğla metaforunu şu anlamda kullandım, her şeyi yavaş yavaş, adım adım, tuğla üzerine tuğla koyarak yapmak lazım. Türk ve Çinli işadamları arasındaki sıcak temaslar, inşa edilen yapıya bir tuğla koymaktır.

Çinliler ne diyor, binlerce kilometrelik bir yol, tek bir adımla başlar. Biz işte bu küçük adımları atıyoruz. Binanın nasıl olacağını devlet politikaları ve kültürler belirler. İki ülkenin kültürleri, gelenekleri, bugüne ve geleceğe bakışları belirler bu binayı."

Türk-Çin ilişkisinde bir kırılganlık ve siyasi güven eksikliği olduğu yorumları yapılıyor. Ramazan ayındaki protestolar sırasında görüldü ki, sosyal medyada ortaya atılan kaynağı belirsiz iddialar, bir anda ilişkilerin içeriğini değiştirebiliyor.

Peki, ilişkiler gerçekten kırılgan mı? Abacıoğlu'na göre bu sadece Türk-Çin ilişkisinde görülen bir durum değil:

"Bu sadece Türkiye-Çin ilişkisine mahsus bir kırılganlık değil. Dünyanın her yerinde, her ülke arasında az veya çok bu tip kırılganlıklar var. Tarih boyunca olmuştur ve bundan sonra da olacaktır bu kırılganlıklar.

Bunu, halkların birbirine karşı olan sempati ve anlayışlarıyla, provokasyonları önleyici yaklaşımları ve realiteyi kavramaları sayesinde yavaş yavaş hazmedeceğiz.

Bir söz vardır, kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi, başkasına yapma. Türkiye, kendisine yapılmasını istemediği bir şeyi başkasına yapmayacak. Çin de böyle davranacak, bütün ülkeler böyle yapmalı.

Açık söyleyeyim, nasıl ki Kürt kardeşlerimizle bizim aramıza nifak tohumu ekmek isteyen dış güçler varsa, burada da durum aynen öyle. Nasıl ki biz yabancıların bizim iç meselelerimize müdahalesinden hoşlanmıyorsak, biz kendimiz çözeriz diyorsak, bizim de benzer şekilde olaylara yaklaşmamız gerekir. Elbette fikrini söylersin ama protestonun biçimi, konunun kendisinin önüne geçiyor. Bu yanlış."

Türkiye ile Çin arasında doğrudan iletişim kanalarının kısıtlı olduğu malum. İki halk, birbirleriyle ilgili haberleri halen büyük oranda üçüncü tarafların haber kaynakları üzerinden alıyor. Dolayısıyla manipülasyona açık bir durum söz konusu.

Bunu engellemek için iş çevresine ve sivil toplum örgütlerine de belli sorumluluklar düşüyor. Necati Abacıoğlu, yanlış anlamaları azaltmak için ellerinden geleni yaptıkları belirtiyor ve şöyle devam ediyor:

"Hiçbir zaman sıfıra indiremezsin ama azaltmak için çalışıyoruz. Neler yapıyoruz, mesela basına demeç veriyoruz, olayları Çinli kardeşlerimizin bakış açısından yansıtmaya çalışıyoruz. Sonradan insanlar bunun manipülasyon olduğunu, gerçeğin söylendiği gibi olmadığını anladılar ama bütün toplumun da anlamasını bekleyemezsin. Bazı insanlar görse bile kabul etmek istemezler kendi bakış açıları gereği. Ama minimize etmek için elimizden geleni yapacağız."

"Çin ve Türkiye'nin geleceği kesişiyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Çin gezisinin başlıca gündem maddeleri ikili ilişkiler, İpek Yolu Ekonomik Kuşağı inşası kapsamındaki çalışmalar, uluslararası meselelerde iki tarafın yaklaşımlarının değerlendirilmesi ve terörle mücadele oldu. Erdoğan, Çin'den ayrılırken uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada, gezinin çok verimli geçtiğini, birçok meselede Çin ile Türkiye'nin yaklaşımlarının örtüştüğünü ifade etti.

İkili ticari ilişkilerde Türk tarafının gündeme getirdiği temel meselelerden biri Türkiye aleyhine ticari açık. Türkiye, bu açığın azaltılmasını istiyor. Necati Abacıoğlu'na göre, ticari açık, sadece ticari yollarla kapanmaz:

"Öncelikle Türkiye ve Çin'in geleceğinin kesiştiği noktaların çok fazla olduğunu hem Türk tarafı hem de Çin tarafı kavramış vaziyette.

15 sene evvel bir Türk işadamı olarak Çin'e geldiğimde hiçbir Çinli şirket nezdinde ve devlet kademesinde gerekli ilgiyi göremiyordum. Neden, çünkü arkamızda devlet yoktu. Çinliler devleti görmek istiyor. Ne zaman ki biz cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar ve işadamları olarak buraya geldik, işte o vakit kendimizi ifade edebilme zemini bulduk. Sonra müthiş bir ivme yakaladık.

İlk geldiğimizde 18 milyar dolar ticaret hacmimiz vardı, 2 milyar dolar Türkiye ihracat yapıyordu Çin'e, 16 milyar dolar Çin ihraç ediyordu Türkiye'ye. Bu sonra 21'e çıktı, şimdi 28 milyar dolar civarında ticaret hacmimiz.

Biz dedik ki, aramızdaki ticaret açığı ticari yolla kapanmaz. Onun için, Türkiye'yi sıçrama noktası olarak kullanın, gelin burada yatırım yapın, buradan Avrupa'ya açılın dedik. Hem Türkiye'ye de bir jestiniz olur bu. Bu talebi her üst düzey temasımızda Çinli muhataplarımıza ilettik. Şimdi Türkiye'de 500 milyon dolar civarında somut Çinli yatırım var. Bu 2-3 milyar dolar seviyesine çok kısa zamanda çıkabilecek durumda.

Sonra dedik ki ticaretin temeli bankacılıktır. Önce Bank of China bir ofis açtı. Sonra ICBC geldi bir Türk bankasını aldı, bu ticaretin önünü açan bir gelişmedir. Bu muhteşem bir gelişme ama bunu tohumları beş sene önce atıldı."

Necati Abacıoğlu, Çin kültürüne ilgi duyan bir isim. İkili ilişkiler üzerine konulurken, söz bazen tarih ve kültüre de geldi. Abacıoğlu, "bambunun nasıl yetiştiğini biliyor musunuz" dedi ve başladı anlatmaya. "Bambu filizinin toprağın üstüne çıkması çok uzun zaman alır ama sonra bir anda sıçrama yapar" dedi. Biz de kendisine şunu sorduk, Türk-Çin ilişkisinde bambu filizi toprağın üstüne çıktı mı?

"Bambu toprağın üstüne çıktı. Ancak çevresel şartlar da iyi olmalı, toprak verimli olmalı, hava temiz olmalı... Türk-Çin ilişkilerinde güzel günler göreceğiz. Çetin Altan'ın bir sözü var, enseyi karartmayın der. Umudumuz var, sabırla devam edeceğiz. Tarihte üç beş sene bir an gibidir, biz burada geleceği inşa ediyoruz, bu gidiş gelişlerle elli sene sonrasının tohumları ekiyoruz şimdi."

İlgili Haberler
Yorumunuzu Gönderin
Çin-Türkiye ilişkilerinde yeni kilometre taşı
Çin-Türkiye ekonomik ilişkilerinde yeni bir dönem başlıyor. Türk Lirası, Çin finans dünyasına ayak bastı.
Çinli kulüpler büyük transferlerine devam ediyor

Chelsea'nin yıldız orta saha oyuncusu Oscar, 60 milyon avroya Çin'e gelmeye hazırlanıyor. Peki Çinli kulüpler yabancı futbolcular için ne kadar para ödüyor? Bu sorunun cevabı ve haftanın ekonomi gündemine genel bir bakış için Ekodiyalog'a kulak verin.

Diğerler>>
Çin'de 2016'da neler konuşuldu? (1) (Çin Mahallesi)
Çin'de 2016 yılında gündemde neler vardı? Çinlilerin en çok dikkatini çeken gelişmeler nelerdi? Çin Mahallesi'nin sakinleri, 2016'yı nasıl geçirdi?
Çin'in 5. büyük icadı 24 Sezon nedir? (Çin Mahallesi)
Çinlilerin günlük hayatına yön veren bir takvim sistemi olan 24 Sezon'a kâğıt, pusula, matbaa ve baruttan sonra Çin'in 5. büyük icadı diyenler de var. UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne alınan 24 Sezon, bir kez daha gündemde.
Diğer>>
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (07-01-2015)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (19-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (05-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (08-10-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (24-09-2014)
Diğer>>
Anket
Soru-Yanıt
  • Nükleer Güvenlik Zirvesi'nde Çin'in gücü ortaya kondu

  • Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping 31 Mart-1 Nisan günlerinde ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen ve dünyanın odaklandığı Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katıldı.
    Diğer>>
    İzleyici Postası
  • Koyun yılınız kutlu olsun (Pınar Koçak)

  • Koyun Yılının en güzel müjdeler, en güzel sürprizlerle kapınızı çalması dileğiyle...
  • Çin kadınlarına (Ali Güler)

  • Düşlerimde gelir bir güzel bana, alır götürür beni uzak bir diyara...

    Diğer>>
    Linkler
    © China Radio International.CRI. All Rights Reserved.
    16A Shijingshan Road, Beijing, China