CRI Hakkında | Eski Versiyonumuz
"Türk medyası Çin'i, Çin medyası da Türkiye'yi tanımıyor"
  2013-12-17 19:54:23  cri
    Medya psikolojisi alanında, kalıp yargılar ve toplumsal temsiller, toplumsal konularda ve özellikle de gruplar arası ilişkilerle ilgili zihinsel süreçlerde önemli kavramlar. İnsan zihni, kısıtlı olduğu için; toplumsal ve doğal gerçeklikleri basitleştirip öyle kaydediyor. Genellemeler ise özel durumların üstüne çıkıyor. Bu açıdan, Türk madyasında, Çinlilerin nasıl temsil edildiği, dikkate değer bir araştırma konusu olarak karşımıza çıkıyor.

    Boğaziçi Üniversitesi Asya Çalışmaları Merkezi ve Konfüçyüs Enstitüsü ile Şanghay Üniversitesi, 7-9 Kasım tarihleri arasında ortaklaşa olarak "Küreselleşen 21. Yüzyılda Çin ve Türkiye/2. Çin-Türkiye Forumu"nu gerçekleştirdi. Foruma alanında uzman çok sayıda Çinli ve Türk akademisyen katıldı ve bildiri sundu.

    İstanbul Gelişim Üniversitesi Psikoloji Bölümü öğretim üyesi ve psikoloji yüksek lisans programı eş-koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Ulaş Başar Gezgin de foruma bildiri sunan akademisyenler arasında yer alıyor. Gezgin, sunumu için, Türkiye'de ana-akım gazetelerden biri olan ve internet sitesi en çok ziyaret edilen gazetelerden Hürriyet"i kendisine örnek olarak belirledi. Bunun için, gazetenin, 2013 yılının ilk dokuz ayında Çinlilerle ilgili yaptığı haberleri taradı.

    Yrd. Doç. Dr. Ulaş Başar Gezgin, eleştirel bir gözle ve kültürlerarası yakınlaşmaya katkı sunacak biçimde yaptığı taramasının sayısal çözümlemesinde, "Türkiye'de Çinlilere ilginin giderek arttığını tespit ettim" dedi. Gezgin, haberlerin temsil biçimlerini ve Çinlilerle ilgili Türkçe haberlerde öne çıkan temaları ise şöyle sıraladı:

    "Ekonomi ve Ticaret, Olağanüstülük (Sonradan görme zenginler, muhteşem binalar), Siyaset (Xinjiang, Bo Xilai, Ai Wei Wei, siyasetçilerin ziyaretleri), Yemek (Türkiye'deki Çin lokantaları, Çin'deki Türk lokantaları, fuarlar, yiyecek skandalları), Kültür ve Sanat, Wushu, Elektronik, Türkiye'de çalışan Çinli işçiler, Karşılaşmalar (Turizm, fuarlar, Türkiye'de yaşayan Çinliler), Seyahat ve Yeni Çıkanlar (Çinlilerin uzay başarıları)"

    İstanbul Gelişim Üniversitesi Psikoloji Bölümü öğretim üyesi ve psikoloji yüksek lisans programı eş-koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Ulaş Başar Gezgin ile Türk medyası ve iki ülke arasındaki algıları konuştuk.

    CRI: Uzakdoğu uzmanlık alanlarınızdan biri. Ana akım medyadan Hürriyet gazetesini taradınız. Neden Hürriyet? Adı geçen gazete, tek başına Türk toplumunun Çin'e bakışını yansıtabilir mi?

    Hürriyet, Türkiye'de tirajı en yüksek gazetelerden biri; sitesi, Türkiye'de en çok ziyaret edilen siteler içinde ilk onda; siyasal olarak sağ ve sol yerine merkezi temsil ediyor. Ayrıca, Doğan grubu, Türkiye'deki medya grupları içinde siyasal ve toplumsal olarak en etkili olan ve uluslararası yatırımları dolayısıyla en küresel olan medya grubu. İdeolojik olarak farklı konumlarda olan çeşitli gazetelerin Çin haberleri farklılaşabiliyor. Bu, sunumumu dinleyen Çinli akademisyenlerin şaşırdığı noktalardan biriydi. Hürriyet, Çin'le ilgili ortalama bakışı temsil ediyor. Ancak, bir farkla: Türkiye'de toplam gazete tirajı, birçok ülkedekine göre daha düşük. Bu, sosyal medya çağından önce de böyleydi. Bu, şu anlama geliyor: Hürriyet, geneli değil, okuyan kesimleri, özellikle orta sınıfı temsil ediyor. Bilim, eleştiri-özeleştiri döngüsü içinde ilerler ve ilerlemelidir. Her bilimsel çalışma, kısıtlılıklarının bilincinde olmalıdır. Bu nedenle, sunumun sonuçtan önceki bölümünde, bu çalışmanın kısıtlılıklarını sıraladım. Bunlardan biri de temsiliyet sorunuydu. Bu çalışmanın, ileride, sosyal medya ve televizyon programları taranarak geliştirilmesini önerdim. Sosyal medya da toplumdaki temsilleri çalışmak için kapsayıcı olmayabilir. Ancak televizyon hemen hemen herkesin kullandığı bir medya. TV arşivi gibi sitelerin gelişmesiyle, televizyonlarda sözcük araması yaparak, çeşitli çalışmalar yapabiliyoruz. Yine de Hürriyet'i incelemek, fena fikir değil; çünkü Hürriyet'in kamuoyu oluşturmada önemli etkileri olduğunu önceki birçok örnekten biliyoruz.

    CRI: Hürriyet, Çin ile ilgili haberleri nasıl veriyor? Önyargı fark ettiniz mi?

    Önyargı bekliyordum. Çünkü ben de başka açıdan önyargılıydım. Ancak haberlerin çok azının önyargılı olduğunu gördüm. Öte yandan, okur yorumlarının ise inanılmaz önyargılarla dolu olduğunu fark ettim. Hürriyet, Çin'le ilgili olumlu haberler yaptığında bile, ortalama okur, onu olumsuz olarak algılayabiliyor. Bu, gerçekten, benim gibi, kültürlerarası yakınlaşma yanlısı araştırmacılar için üzücü. Başka bir açıdan, bu durum, okurların televizyondan daha fazla etkilenmelerine bağlanabilir. Yukarıda belirttiğim gibi, bir sonraki çalışmam, bu konuda olacak.

    CRI: İki ülke arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkiler ilerledikçe haber sayısı da aynı oranda artıp çeşitleniyor mu ve ne tür haberler daha çok çıkıyor?

    Evet, kesinlikle. Ancak, siyasi ilişkilerden çok, ekonomik ilişkiler öne çıkıyor. 90'lardan önceki Türk gazetelerinde, Çin, hâlâ 'kızıl tehlike' olarak algılanıyor; bu haberlerde bol bol 'Mao' anılıyordu. Bugün böyle değil. Artık Çin, siyasal bir ikondan ibaret değil. Çin'le ilgili olarak, özellikle, ekonomi, elektronik ve spor haberlerinin arttığını görüyoruz. Bir diğer nokta, Çin'in egzotik bir yer olarak tariflenmesi. Eskiden beri, biraz da oryantalist sosa bulanmış olan bu habercilik geleneği artık lüks arabasını balyozla kıran Çinli örneğinde olduğu gibi sonradan görme zenginlerin çılgın şovlar içinde olduğu ve her gün nal oteli, su küpü gibi Türkiye'de hayal bile edilemeyecek muhteşemlikte binaların dikildiği yarı-olumlu yarı-olumsuz Çin haberleriyle karşımıza çıkıyor.

    Haberler, bir etkiden çok, algıların yansıdığı bir camekân niteliğinde. İlişki düzeyinin artması, karşılıklı ticari/ekonomik pragmatizm nedeniyle, kültürel olarak olumlu bir etki yaratmamış oluyor. Şöyle ki Türk ve Çinli şirketlerin katıldığı yüzlerce fuar gerçekleştirilmesine karşın, bu tür etkinlikler, kültürel programlarla desteklenmiyor. Böylece Çin, kültürel alışveriş yerine, mal alınan-mal verilen bir uzak coğrafya olarak değerlendirilmekten öteye geçmiyor. Önerilerimden biri, ticari ilişkilere kültürel programların eşlik etmesi. Örneğin, bir mermer fuarında, mutlaka iki ülkenin kültürünü tanıtan sergilerin, film gösterimlerinin, konserlerin, söyleşilerin vb. gerçekleştirilmesi gerekiyor.

   CRI: Türk medyası, Çin'i yeteri kadar tanıyor ve anlıyor mu?

    Ne yazık ki tanımıyor. Çin medyası da Türkiye'yi tanımıyor. Türk medyasındaki birçok Çin haberinin Avrupa ve Amerika kaynakları üstünden alındığını görüyoruz. En çok da BBC'den yararlanılıyor. Oysa Türkiye'de, Çin uzmanlarının nitel ve nicel olarak yükselişiyle birlikte, Çin muhabirliği kavramının da gelişip ete kemiğe bürünmesi gerekiyor. Üçüncü kaynaklar yerine, doğrudan haber kaynağına gidilmeli. Düzenlenen Türk-Çin Forumu'nun, bu kaynağından haber yapma beklentisini de kültürlerarası yakınlaşmayı da güçlendirdiğine inanıyorum. Kültürlerarası yakınlaşma amacıyla, bundan sonra birçok akademik ve kültürel etkinliğin düzenleneceğini de bu vesileyle, önceden bildirmek istiyorum.

    KUTU:

    Yrd. Doç. Dr. Ulaş Başar Gezgin kimdir?

    Yrd. Doç. Dr. Ulaş Başar Gezgin, Türkiye, Vietnam, Tayland ve Malezya'da, toplamda 10 yılı aşkın bir süre ders veren; özellikle, psikoloji, iletişim, eğitim bilimleri, şehir plancılığı, Asya çalışmaları, Latin Amerika çalışmaları ve yazına odaklanan araştırmacıdır. Çeşitli alanlarda öğrenci araştırma projeleri yönetmiş; psikoloji, eğitim, iktisat, bilişsel bilim, insanbilim ve dilbilim alanlarında dersler vermiştir. Şimdiye dek yayınlanmış 9 kitabı olan Gezgin, akademik çalışmalar dışında, çeşitli dergi ve gazetelere köşe yazıları yazmakta; şiir, şarkı sözü ve deneme türlerinde yapıtlar vermekte; çeşitli ülkelerden şairleri Türkçeye kazandırmaktadır. İstanbul Gelişim Üniversitesi Psikoloji Bölümü öğretim üyesi ve Psikoloji yüksek lisansı eş-koordinatörüdür.

    Gezgin'in kimi çalışmaları, İngilizce, Fransızca, Almanca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça, Japonca, Vietnamca, Tayca, Gürcüce ve Azericeye çevrilmiştir.

İlgili Haberler
Yorumunuzu Gönderin
Çin-Türkiye ilişkilerinde yeni kilometre taşı
Çin-Türkiye ekonomik ilişkilerinde yeni bir dönem başlıyor. Türk Lirası, Çin finans dünyasına ayak bastı.
Çinli kulüpler büyük transferlerine devam ediyor

Chelsea'nin yıldız orta saha oyuncusu Oscar, 60 milyon avroya Çin'e gelmeye hazırlanıyor. Peki Çinli kulüpler yabancı futbolcular için ne kadar para ödüyor? Bu sorunun cevabı ve haftanın ekonomi gündemine genel bir bakış için Ekodiyalog'a kulak verin.

Diğerler>>
Çin'de 2016'da neler konuşuldu? (1) (Çin Mahallesi)
Çin'de 2016 yılında gündemde neler vardı? Çinlilerin en çok dikkatini çeken gelişmeler nelerdi? Çin Mahallesi'nin sakinleri, 2016'yı nasıl geçirdi?
Çin'in 5. büyük icadı 24 Sezon nedir? (Çin Mahallesi)
Çinlilerin günlük hayatına yön veren bir takvim sistemi olan 24 Sezon'a kâğıt, pusula, matbaa ve baruttan sonra Çin'in 5. büyük icadı diyenler de var. UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne alınan 24 Sezon, bir kez daha gündemde.
Diğer>>
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (07-01-2015)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (19-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (05-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (08-10-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (24-09-2014)
Diğer>>
Anket
Soru-Yanıt
  • Nükleer Güvenlik Zirvesi'nde Çin'in gücü ortaya kondu

  • Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping 31 Mart-1 Nisan günlerinde ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen ve dünyanın odaklandığı Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katıldı.
    Diğer>>
    İzleyici Postası
  • Koyun yılınız kutlu olsun (Pınar Koçak)

  • Koyun Yılının en güzel müjdeler, en güzel sürprizlerle kapınızı çalması dileğiyle...
  • Çin kadınlarına (Ali Güler)

  • Düşlerimde gelir bir güzel bana, alır götürür beni uzak bir diyara...

    Diğer>>
    Linkler
    © China Radio International.CRI. All Rights Reserved.
    16A Shijingshan Road, Beijing, China