Kampanyayla ana dilin önemi fark edilecek
Wuhan Jiyuqiao Okulu'nun müdürü Zhu Zhengzhou, kampanyanın başarısına atıfta bulunarak, "Son birkaç yılda çok büyük bir değişim yaşandı" diye konuşuyor.
Eğitim Bakanlığı'nın yayımladığı bir raporda da, kampanyanın genç öğrencilerin geleneksel kültür hakkındaki bilgilerini yükselteceği ifade ediliyor. Rapora göre, kampanya sayesinde gençler, daha vatansever bir şekilde yetişecek ve ana dillerinin yüceliğini fark edecekler.
Wuhan Eğitim Ofisi Müdürü Xu Dingbin, "Daha çok okulun ve kentin kampanyaya katılmasını istiyoruz. Böylece, kendi dilimizi ve kültürümüzü yükseltebilir; Çin eğitim sistemindeki büyük problemleri çözebiliriz" diyerek kampanyaya destek verenler kervanına katılıyor.
Kültürel eğitim ihmal mi ediliyor?
Eğitimcilere göre, teknolojik cihaz kullanımındaki artış, "karakter unutkanlığı"nı ortaya çıkaran tek faktör değil.
"Çinli öğrenciler, 'sınava yönelik' eğitim sistemi nedeniyle İngilizce ve matematik çalışmaktan bunalmış haldeler" sözleriyle gençlerin durumunu özetliyor Merkez Çin Normal Üniversitesi'nden Profesör Chen Longhai.
Çin'de öğrenciler, zamanlarının çoğunu mükerrer alıştırmaları tamamlayarak, giriş sınavlarında yüksek puanlar alabilmek için geçiriyorlar. Çoğu öğrenci, okul günlerinde saatlerce ve çok sıkı bir şekilde matematik ve İngilizce çalışmakla kalmıyor, hafta sonlarında ve tatillerde de ek derslere katılıyor. Çok az öğrenci, ana dilindeki becerilerini geliştirmek için vakit harcayabiliyor.
Profesör Chen, şikâyetini ise şöyle dillendiriyor: "Deniz ötesi ülkelerde, Çinceyi ve Çin kültürünü tanıtan yüzlerce Konfüçyus Enstitümüz var fakat kendi çocuklarımız, bu ikisini çalışmayı kendileri için lüzumsuz görüyor ve bu alanlara ilgilerini kaybediyor."
Çinli profesör, ana dilinin şu an "bir kriz içinde" olduğunu söylüyor.
"Uyanmanın vakti geldi, geçiyor..."
Eğitim Bakanlığı'nda lise eğitimi uzmanı olan Tan Banghe ise "Globalizasyon ve modern teknoloji, geleneksel Çin kültürünü çok büyük bir ölçüde etkiliyor ve 'sınava yönelik' eğitim sistemi de işleri daha kötüye götürüyor" değerlendirmesinde bulunuyor. Tan'a göre, uyanmanın ve olan bitenler karşısında bir şeyler yapmanın vakti geldi de geçiyor...
Uzmanlar, üniversiteler için de kampanyaya katılmanın zaruri olduğunu düşünüyor. Zira, liseden sonra öğrencilerin ödevlerini elle yazmaları gerekmiyor. Buna ilâve olarak, çoğu öğrenci de yurt dışında okuma hayâliyle, neredeyse tamamen İngilizceye odaklanmış hâlde.
Öğrenciler de aynı fikirde...
"Liseyi bitireli sadece iki yıl oldu, fakat arkadaşlarım ve ben sıklıkla 'karakter unutkanlığı' yaşıyoruz, çünkü artık elle yazmak zorunda olduğumuz karakterler, sadece kendi isimlerimiz." Wuhan Üniversitesi'nde okuyan 20 yaşındaki Li Beibei, uzmanların dikkat çekmeye çalıştığı mevzuyu bu sözleriyle somutlaştırıyor ve ekliyor: "Ne zaman, bir karakterin yazılışını hatırlayamasam, cep telefonumu alıyor ve pinyin kullanarak doğru yazımı bulmaya çalışıyorum."
Hubei Teknoloji Üniversitesi'nde siyaset hocası Hua Qian, "Üniversitede, kaligrafi derslerine ihtiyacımız var. Bu günlerde, öğrencilerin sınav kağıtlarında nadiren güzel el yazılarına rastlar olduk. Aksine, yanlış yazılan karakterler, aceleyle ve özensizce çiziktirilmiş karakterler görüyoruz" diyor.
"Her eğitimci ve her eğitim kurumu, öğrencilerini klasik kitapları okumaya ve kaligrafi çalışmaya teşvik etmeli" diyen Wuchang Deneysel İlkokulu Müdürü Zhang Jiguang, görüşlerini şu sözlerle noktalıyor: "Çünkü dilimiz ve kültürümüz, kaybetmenin telafisi mümkün olmayan hazinelerimizdir."
Kaynak, Xinhua - Wu Zhi, Liao Jun