CRI Hakkında | Eski Versiyonumuz
"Türkiye'de güzel günler geçirdik!"
  2010-01-06 14:48:11  cri

    Bugünkü programımıza Beijing Yabancı Diller Üniversitesi Türkçe Bölümü'nün üçüncü sınıfındaki öğrencileri davet ettik.

    İlkay: Adım İlkay, Pekin Yabancı Diller Üniversitesi Türkçe Bölümü'nden geldim, üçüncü sınıftayım.

    Simge: Merhaba, adım Simge, aynı sınıftayız.

    Kağan: Merhaba, adım Kağan.

    Neşe: Adım Neşe, merhaba!

    Gamze: Merhaba, adım Gamze.

    Kağan, Neşe, İlkay...... Bu isimleri duyunca şaşırmayın. Bu öğrencilere, okula girdikten sonra, Türk hocaları birer Türkçe ismi verdi. Bu çocuklar, bu yıl Türkiye'ye gidip TÖMER'de yaklaşık on aylık Türkçe öğrenimi gördüler. Bugünkü programımızda onların Türkiye'deki yaşamlarını konuşacağız.

    Bu öğrenciler, Türkiye'ye gitmeden önce Türkçe'yle ilgili sadece bazı temel bilgilere sahipti. Türkiye'ye ilk gittiklerinde zorluk çektiler mi?

    Kağan: Tabii ki, ilk gittiğimizde çok zorlanıyorduk. Derste konuşmaya cesaret edemiyorduk. Hocamızın konuşmaları bize başka bir dil gibi geliyordu.

    İlkay: Kağan'ın dediği gibi, ilk önce konuşmaya cesaret edemiyorduk. Hep çekiniyorduk. O zaman okula bazen geç kalıyorduk, oturacağımız yer kalmıyordu. Kendimizi iyi anlatamıyorduk. Bu yüzden daha zorlandık. Sonra yavaş yavaş öğrendikçe Türkçemiz gittikçe daha da ilerledi ve insanlarla konuşmayı sevmeye başladık. Kendimizi de daha iyi anlatabiliyorduk.

    Ankara'daki devlet yurdunda kalan öğrenciler, yurtta nasıl yaşıyorlardı, yurttaki Türk arkadaşlarıyla iyi anlaştılar mı? Bu konu hakkında çocuklar şunları anlattı:

    İlkay: Yurda ilk geldiğimizde onları pek iyi anlamıyorduk. Onlara sık sık "Anlamadım, anlamadım" diyordum. Ama onlar bana gülmüyor, beni teşvik ediyorlardı ve bana Türkçe öğretiyorlardı. Yurt arkadaşlarımla çok iyi anlaşıyorduk. Biz her gün odada sohbet etmekle zaman geçiriyorduk. Biz neşeleri ve üzüntüleri, her şeyi paylaşıyorduk. Ne yazık ki, yaz tatilinin gelmesiyle, Türkiye'deki mutlu günlerim de sona erdi. Şimdi onlar burnumda tütüyor. Türkiye'deki her şeyi çok özledim.

    Kağan: Ben devlet erkek yurdunda kalıyordum. Onlar yemekleri çok geç yiyordu ve çok geç saatlerde uyuyorlardı. Çok alışamadım. Ama, yurdumuzda bana ağabey gibi davranan bir arkadaşım oldu. O, bir İranlıydı. Kültürlerimizin çok farklı olmasına rağmen, her ikimiz gurbetteydik ve birbirimizle çok iyi anlaşıyorduk. Hemen hemen her gün beraber alışveriş yapıyorduk ve derse birlikte gidiyorduk ve spor salonuna gidip beraber basketbol oynuyorduk. Böylece zamanımız daha kolay geçti. Şimdi onu çok özlüyorum.

    Bu çocuklar Türkiye'de bulundukları zaman birçok Türk arkadaş edindiler. Onları sık sık davet eden Türk ailelerine giderek Türklerin aile yaşamını bizzat görme imkanı da buldular. Çocuklar, Türk arkadaşlarının ailelerinde nasıl zaman geçirdiler, onların başlarına ne gibi ilginç olaylar geldi? Haydi beraber dinleyelim:

    Neşe: Türkiye'de kadınlar genel olarak evde çalışıyor, yani ev kadınıdır. Ama Çin'de çoğu kadın dışarıda da çalışıyor. Bana göre, en büyük fark bu. Yurdumuzda Ayşegül isimli bir kız vardı. Bir defa beni evine götürdü. Orada çok ilginç bir olay yaşadım. Annesi Çinlilerin pirinç yemeyi çok sevdiğini öğrenince, bana verdiği sütlacın içine çok fazla pirinç koydu.

    Kağan: Benimle birlikte kalan bir arkadaşım vardı, adı Tolga. Bir gün babası evimize telefon etti. Telefonu ben açtım. Babası, bir Çinli olduğum ve Türkçe bildiğim için çok şaşırdı. Babası beni evine davet etti, bu yüzden arkadaşım Tolga beni Bandırma'ya götürdü. Orada babasıyla mangal yaptık. Babası, bizi yabani domuz avlamaya götürmeyi planladı, ama o gün uygun giysi giymedik, orman da çok soğuktu. Babasının iki arkadaşı iki tüfek getirdi, ama biz sadece tüfekle atış yaptık, ormana giremedik. Ankara'ya döndükten sonra, hocamıza üç yabani domuz vurduk diye yalan söyledik.

    Simge: Karadenizli bir arkadaşım beni evine götürdü. Çocukluğumdan itibaren, Karadeniz çok ilgimi çekiyor. Karadeniz'e gittiğimde, Türkiye'de Ramazan Bayramı oldu ve Ramazan sofrasına da katıldım, çok güzel yemekler vardı. Onlar yalnızca akşam ezanı ile sabah ezanı arasında yemek yiyorlardı. Arkadaşımın ailesinin yazlığı çok güzel. Biz her gün denize gidiyorduk, oynuyorduk ve onların arkadaşlarıyla konuşuyorduk, Çok misafirperverler.

    Türkiye'nin kültürü Çinli öğrencilere çok değişik geliyor. Örenğin, öğrencilerden Gamze, Türkiye'de geleneksel bir düğüne katılarak, Türkiye'nin geleneksel kültürünü bizzat gördü.

    Gamze: Gezmeyi çok seviyoruz. Türkiye'ye geldiğimizde hep kendimiz geziyorduk ve genel olarak otellerde kalıyorduk. Ama bir süre sonra, birçok Türk arkadaşla tanıştıkça, Türk ailelerine gitmek için daha çok fırsat bulduk. Benim için unutulamaz bir şey, Bandırma'da iki gün süren bir Türk düğününe katılmamdır. Çok şanslıydım. Birinci gün, öğleden sonra saat 4'te falan, kına gecesi denen bir faaliyet başladı. Gelinin annesi babası, Gürcistan'dan geldiler. Damatın dedesi de Bulgaristan'dan geldi. Onlar asıl Türkler değildiler. Kına gecesinde, sadece kızlar dans etti. Biz de hem Türk hem de Gürcistan danslarını izledik. Bizi de oynattılar, çok ilginçti. Çok çekiniyordum, iyi oynamadım. İkinci gün, düğün bir salonda yapıldı. Konuklar müzik eşliğinde dans ediyordu. Biz dans etmeyi bilmiyoruz, sadece izledik. Türk düğünü bana daha geleneksel ve sıcak gibi gelmişti, çok hoşuma gitti.

    Türkiye, tanınmış bir turizm ülkesidir. Çocuklar tabii ki, bu fırsatla epey gezdiler. Türkiye'nin güzel manzarası onları çok etkiledi.

    Kağan: Türkiye'nin manzarası çok güzel. Özellikle Akdeniz. Fethiye'de yamaç paraşütüne binip, havadan denize doğru uçtuk, havada çok fotoğraf çektik.

    İlkay: Aklıma hep Hattuşa geliyor. Arkadaşlarıma "Hattuşa çok güzel" dedim, onlar çok şaşırdı. Çünkü onlara göre, Hattuşa çok sıradan bir yer, kendine özgü bir şey yok. Ama bence çok güzel bir yer. Hattuşa'ya gittiğimizde hava çok güzeldi, masmavi gök, ılık güneş, esen rüzgar, otlar, çiçekler... Her şeye bayıldım. Biz oradaki müzelere de gittik, oradan Hattuşa'yla ilgili çok şey öğrendik. O gün yaşadığımız huzura bayıldım, bu yüzden Hattuşa hep aklımda kalıyor.

    Çocuklar, Türkiye'den ayrılmalarına rağmen Türkiye'deki arkadaşlarını çok özlediler ve onları sık sık hatırlıyorlar. Radyomız aracılığıyla arkadaşlarına çok şey söylemek istiyorlar:

    Kağan: Türkiye'deki arkadaşlarıma bir şey söylemek istiyorum. Tolga, Çin'e gelirsen, beraber basketbol oynayalım. Çin'de seni bekliyorum. Kendine iyi bak.

    İlkay: İsmail dayım, Radiye ablam, Gülşen ablam, beni tanıyan herkes, kendinize iyi bakın, sizleri çok özlüyorum. Çin'in kapısı size her zaman açık.

    Gamze: Herkese iyi günler! Çin'de sizleri bekliyoruz!

İlgili Haberler
Yorumunuzu Gönderin
Çin-Türkiye ilişkilerinde yeni kilometre taşı
Çin-Türkiye ekonomik ilişkilerinde yeni bir dönem başlıyor. Türk Lirası, Çin finans dünyasına ayak bastı.
Çinli kulüpler büyük transferlerine devam ediyor

Chelsea'nin yıldız orta saha oyuncusu Oscar, 60 milyon avroya Çin'e gelmeye hazırlanıyor. Peki Çinli kulüpler yabancı futbolcular için ne kadar para ödüyor? Bu sorunun cevabı ve haftanın ekonomi gündemine genel bir bakış için Ekodiyalog'a kulak verin.

Diğerler>>
Çin'de 2016'da neler konuşuldu? (1) (Çin Mahallesi)
Çin'de 2016 yılında gündemde neler vardı? Çinlilerin en çok dikkatini çeken gelişmeler nelerdi? Çin Mahallesi'nin sakinleri, 2016'yı nasıl geçirdi?
Çin'in 5. büyük icadı 24 Sezon nedir? (Çin Mahallesi)
Çinlilerin günlük hayatına yön veren bir takvim sistemi olan 24 Sezon'a kâğıt, pusula, matbaa ve baruttan sonra Çin'in 5. büyük icadı diyenler de var. UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne alınan 24 Sezon, bir kez daha gündemde.
Diğer>>
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (07-01-2015)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (19-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (05-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (08-10-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (24-09-2014)
Diğer>>
Anket
Soru-Yanıt
  • Nükleer Güvenlik Zirvesi'nde Çin'in gücü ortaya kondu

  • Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping 31 Mart-1 Nisan günlerinde ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen ve dünyanın odaklandığı Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katıldı.
    Diğer>>
    İzleyici Postası
  • Koyun yılınız kutlu olsun (Pınar Koçak)

  • Koyun Yılının en güzel müjdeler, en güzel sürprizlerle kapınızı çalması dileğiyle...
  • Çin kadınlarına (Ali Güler)

  • Düşlerimde gelir bir güzel bana, alır götürür beni uzak bir diyara...

    Diğer>>
    Linkler
    © China Radio International.CRI. All Rights Reserved.
    16A Shijingshan Road, Beijing, China