Dünyada sayısız cadde var. Ancak bunlardan hangisi dünyanın en kalabalık caddesi? Bu soruyu Xinjianglı hangi çocuğa sorarsanız sorun, cevabı mutlaka Erdaoqiao olacaktır. Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi kentinde Erdaoqiao adlı eski bir yerleşim bulunuyor. Çarşı ve pazarlarla dolu olan bölge, 126 yıllık bir gelişme süreci sonunda, artık Xinjiang'daki gelişmiş bir ticaret bölgesi ve bölgedeki etnik grupların toplu halde yaşadıkları en önemli yerleşim merkezi haline geldi. Eski İpek Yolu'nun ihtişamı burada yeniden canlandı. Özgün yöresel kültürler ve farklı etnik grupların gelenekleri de yine burada sergileniyor. Xinjiang'da bir söz vardır: "Erdaoqiao'yu ziyaret etmeyen, Xinjiang'a gelmiş sayılmaz." Bugünkü programımızda, Erdaoqiao'daki değişim öyküsünün ilk bölümünü sizlerle paylaşacağız.
Dünyanın en büyük pazarı burada
Urumçi'nin Jiefangnanlu caddesinde, ticari bölge ile yerleşim merkezinin bir arada bulunduğu alan, "Erdaoqiao" olarak adlandırılıyor. Erdaoqiao'ya ilk kez ayak basanlar, burayı görür görmez "sanki farklı kültürlerin bir arada olduğu bir Orta Asya ülkesindeyim" diye düşünür.
Evet, burası Erdaoqiao. Xinjiang'a gelir de Çin toprağının altıda birini oluşturan bütün bölgeyi gezemezseniz, Erdaoqiao'yı mutlaka ziyaret edin. Burada, Xinjiang'ın minyatürü de sergileniyor.
Şimdi, Erdaoqiao'da bulunan Xinjiang Uluslararası Pazarı'na geldik. Burası Erdaoqiao'nun en işlek yeri. Her öğleden sonra, Çinli ve yabancı turistleri taşıyan onlarca turistik servis buraya gelir. Pazarda Xinjiang'a özgü yeşim taşları, kilimler, şallar, bıçaklar ve çalgıların yanı sıra, Rusya'ya özgü lambalar, Pakistan'ın bronz süs eşyası, Suudi Arabistan'dan gelen gümüş eşya, Hint parfümleri ve Türkiye'nin el yapımı ürünleri... Göze çarpan bu ürünler, tüm turistleri cezbediyor.
2003 yılında kurulan Xinjiang Uluslararası Pazarı, dünyanın en büyük pazarı olarak değerlendiriliyor. Pazar bölgesindeki 100 bin metrekarelik yapı topluluğu, 6100 metrekarelik eğlence salonu, 8000 metrekarelik lokanta alanı, 3000 metrekarelik eğlence meydanı, 600 metrekarelik açık gösteri meydanı, Xinjiang'daki en yüksek yapı olan 80 metrelik kule, bir cami ve bir de açık sahne bulunuyor. Xinjiang Uluslararası Pazarı Pazarlama Bölümü Müdürü Zhang Xiaolong, pazarın Erdaoqiao'nun simgesi haline geldiğine işaret etti. Zhang, bu konuda şunları söyledi:
"Pazarımızda 5-6 bin kişi çalışıyor. Tezgah sahiplerinin çoğu farklı etnik gruplara mensup kişiler. Bu yüzden, pazarımızda farklı etnik gruplara özgü ürünler satılıyor. Örneğin, Uygur etnik grubuna özgü kuruyemişler, ilaçlar ve yeşimtaşları satılıyor. Pazarımız, altı farklı çarşıdan oluşuyor. Bu çarşılar arasında, ülkemizin en büyük yeşimtaşı çarşısı, en büyük kilim çarşısı, en büyük el yapımı ürünler çarşısı, en büyük kuruyemiş çarşısı ve en büyük şal çarşısı yer alıyor. Pazardaki 1. blokta, yerli halkın yaşamsal ihtiyaçlarını karşılayacak kıyafetler, ayakkabılar ve şapkalar satılıyor. Pazarımız, sadece turistlere değil yerlilere de hizmet sunuyor. Pazarın günlük ziyaretçi sayısı 100 bine ulaşarak rekor kırdı."
Farklı etnik grupların ürünlerine ulaşılabiliyor
Turistler, bilhassa güneş batınca Xinjiang Uluslararası Pazarı'na ait ve İslam mimarisi özellikleri taşıyan bu yapı topluluğuna bayılıyor.
Xinjiang'ın ticaret ve turizm sektörlerinin ne kadar gelişmiş olduğunu gösteren Xinjiang Uluslararası Pazarı, "Xinjiang Penceresi", "Orta Asya Penceresi" ve "Dünya Penceresi" olarak değerlendiriliyor. İslami nitelikler de taşıyan pazarda, ticaret ve eğlence alanları ile lokantalar bir arada bulunuyor. Eski İpek Yolu'nun ihtişamının yeniden canlandırıldığı pazarda, Xinjiang'da yaşayan etnik gruplara özgü kültürler yansıtılıyor.
Xinjiang Uluslararası Pazarı'nda bir kilim dükkânı sahibi olan Hotanlı Uygur Elican Mehmet Tursun, müşterilerini dükkânına böyle seslenerek çekiyor. Döşeme veya süsleme amaçlı kullanılan Hotan halısı, Xinjiang'da üretilen en kaliteli kilim türlerinden biri. İnsanlar, bu kilimler sayesinde, 2 bin yıl önce icat edilen dokuma yöntemini öğrenmenin yanı sıra, Batı ve Doğu sanatlarını örnek alan ve farklı dinleri yansıtan dalga ve balmumu çiçeği desenleri gibi yöresel işlemeleri görebilir. Çin Uluslararası Radyosu muhabiriyle sohbet eden Elican Mehmet Tursun, 15 yaşında Urumçi'ye gelip, çırak olarak çalışmaya başladığını hatırlattı. 20 yıl sonra, kendi çabaları sonucunda 400 metrekarelik bir kilim dükkânının sahibi olduğunu söyleyen Elican, sözlerine şöyle devam etti:
"Dükkânımda sadece Hotan kilimi değil, makineyle işlenmiş halılar ve Türkiye'den ithal edilen kilimler de var. Aylık satışımız, 300 bin ila 1 milyon 500 bin yuan arasında değişiyor. Ancak pişmanlıklarım da var. Gençken çok az okuduğum için yabancı dil bilmiyorum ve diğer konularda da pek fazla bilgim yok. Bunlar, ticaretimin büyümesini de engelliyor."
Elican'ın dükkânına yakın bir mesafede, Uygurlara özgü ilaçların satıldığı bir eczane de bulunuyor. Uygurlar, bu eczaneyi "80 poşet" olarak adlandırıyor. Çünkü eczanede satılan ilaçlar, sıralanmış bir şekilde farklı poşetlere koyuluyor. Müşteriler, poşetleri kendileri seçebiliyor.
Kazak etnik grubuna mensup Asıngül, pazarda Atrik adlı bir dükkân işletiyor. Dükkânda kaset ve cd gibi sesli ve görüntülü yayın eserleri satan Asıngül, dükkânı hakkında şunları söyledi:
"Eskiden, dükkânımda sadece dvd'ler vardı. Şimdi dvd'lerin yanı sıra Kazakistan'dan ithal edilen yiyecekler ve Kazak etnik grubuna özgü çalgılar da satıyorum. Daha fazla müşteri kazandım. Dükkânımı seviyorum."