CRI Hakkında | Eski Versiyonumuz
Huangpu kıyısında açan yüzlerce çiçek
  2010-06-06 16:03:23  cri

Pudong

    "Yüz çiçek açsın bin fikir yarışsın!"

    Dünya Fuarı'nın günümüzdeki içeriğini düşününce, aklıma bu söz geldi.

    Expo'da artık 160 yıl önce olduğu gibi mallar sergilenmiyor, fikirler ortaya konuyor. O yüzden, bu sözü başucuna yazmış bir ülkenin şu renkli kenti, dünyanın her yerinden gelen yüzlerce çiçeğin açıp, binlerce fikrin yarışabileceği ideal bir mekân oluşturuyor.

    Çin'in en uzun nehri olan Yangtze, Kunlun Dağları'ndan doğduktan sonra kıvrıla kıvrıla 6 bin 300 km yol kat ederek Doğu Çin Denizi'nin eşiğine geliyor ve burada kollara ayrılıyor. Shanghai kenti, Yangze'nın deltada akan kollarından Huangpu'nun kenarında kurulmuş. Eski Shanghay, nehrin Batı yakası olan Puxi tarafında. Doğu yakası olan Pudong ise yepyeni bir kent. 10 yıl önce buraya ilk kez geldiğimde Pudong daha kurulma aşamasında sayılırdı. Şimdi dört başı mamur, alımlı bir kent olmuş. Doğusuyla batısıyla Shanghay bugün dünyanın belli başlı modern metropollerinden biri.

    Fuar alanının, yüzlerce çiçeğin açtığı bir mekân olduğunu söylerken, sözün sadece mecazi anlamını kastetmiyorum. Huangpu'nun iki yakasındaki fuar alanına kurulan rengârenk pavyonlara şöyle biraz yukarıdan bakıldığında, gerçekten de içinden büyük bir ırmak geçen kocaman bir çiçek bahçesini anımsatıyor.

    Nehrin doğusunda ülke pavyonları yer alırken batısında kent pavyonları bulunuyor. Teması "Kent güzelleştikçe yaşam da güzelleşir" olan Expo'da kentler için   ayrı bir fuar alanı ayrılması çok uygun olmuş. Burada bizim İzmir kentinin de pavyonu var. Expo'nun açılışına İzmir Valisi Cahit Kıraç ve İzmir Kalkınma Ajansı yetkilileri de gelmişti.

    Yüz çiçeğin, bin fikirli mecazi anlamına dönecek olursak, Expo'nun artık özgün esprisinden ayrılıp yeni bir içerik kazandığını bir kez daha vurgulamam gerek. Bunu, biraz kendi gözlemlerime de dayanarak açıklamak istiyorum.

Crystal Palace

    İlk Dünya Fuarı 1851 yılında Londra'da düzenlenmiş. Bu fuarın yapıldığı Crystal Palace adlı binayı gördüm. Fuar sırasında Hyde Park'ta inşa edilip sonra Sydenham Hill'e taşınarak yeniden kurulan binaya, o zamanki imkânlar için çok görkemli sayıldığından olsa gerek, böyle "Billur Saray" gibi şaşaalı bir isim verilmiş. Binayı ilk gördüğümde pek etkilendiğimi söyleyemem. Zaten bugün sadece tarihsel bir anlamı var.

    Fakat o zaman sanayi devriminin ürünleri sergileniyor, her ülke başarılarını başkalarına göstermek istiyormuş. Sergiye imparatorluk Türkiye'si de katılmış. Hatta bunun için özel bir marş bile bestelenmiş. Çin'den katılan ürünler arasında ipek de var. Sergiye gönderilen ipek yüksek kalitesiyle ödül almış. Sergi, belirlenen amaç bakımından çok başarılı olduğu için devamı gelmiş.

    Expo tarihi içinde Paris ve Brüksel sergileri de çok etkili olmuş. Buralarda bilim ve bilimin üretime uygulanması olan teknoloji ürünleri sergilenmiş.

    Demek ki, Expo düzenleme fikrinin çıkış noktası, ülkelerin yeni veya yüksek kaliteli ürünlerini sergileyip tanıtmak.

    Ama bugün düzenlenen Dünya Sergileri gezildiğinde, pavyonlarda ülkelerin daha çok kendi tarihi ve turistik özelliklerini tanıtmaya önem verdiklerini görüyoruz.

    Bunun böyle olması doğal sayılmalı. Çünkü günümüzdeki iletişim olanaklarıyla herhangi bir yerdeki bilimsel ve teknolojik gelişmeden anında haberdar oluyoruz. Haberdar olmamız istenmeyen teknolojiler varsa, onlar zaten fuarlarda da sergilenmiyor.

    İhtisas fuarları tabii ki ayrı bir konu; onlar, sayıları artarak devam ediyor.

    Oysa Expo'nun başlangıçtaki esprisine bağlı kalınarak yapılacak fuarlara artık pek ihtiyaç kalmamış gibi görünüyor. Zaten yeni teknoloji tanıtımından ziyade ülkelerin kendilerini tanıtmaya ağırlık vermeleri de bunu kanıtlıyor gibi...

    Ama Expo gene düzenleniyor ve büyük ilgi görüyor.

    O zaman bunu nasıl açıklamak gerekir?

    Demek ki, Expo hâlâ bir ihtiyaca cevap veriyor. O halde, başlangıçta yola çıkarken belirlediği amaç değişti, bugün başka bir hizmet görüyor.

    Tek tek ülke fuarlarının kendi temalarına bakıldığında, bu yeni ihtiyacın, katılımcıların kendilerini yine kendi belirledikleri şekilde dünyaya tanıtma dileğine cevap verecek bir platform olduğu söylenebilir.

    Ülkeler kendi geçmişlerini, bugünlerini ve geleceğe bakışlarını sergilemeye çalışıyor. Bunu yaparken değişik fikirlerle hareket ediyor. Ana temaya ilişkin çeşitli düşünceler de ortaya koyuyor ve çözüm önerleri sunuyor. Ülkeler, bu zeminde farklı renkleriyle bir araya geliyor ve belirlenen tema doğrultusunda yeni fikirlerin doğması sağlanıyor.

Fuar alanının gece manzarası

    Kısacası, günümüzdeki dünya fuarında ağırlığın ürünlerde değil, fikirlerde olduğu söylenebilir. Yeni içeriğiyle Expo'da ürünlerin değil, fikirlerin, düşüncelerin, vizyonların yarıştığını görüyoruz. Fuar alanında açan yüzlerce çiçeğin ortaya koyduğu binlerce fikrin, dostça yaratıcı bir yarışa katıldığını izliyoruz.

    2010 Shanghai Expo'nun büyük bir organizasyon becerisiyle düzenlenmiş olması, Dünya Fuarı'nın kazandığı yeni içeriğin daha da belirginleşmesini sağlıyor. Her çiçek kendine uygun toprakta açar. O kadar çiçeğe kendi özgün rengiyle açma imkânı sağlamak kolay iş değil. Hele onca farklı rengin uyumlu bir tablo oluşturmasına yardımcı olmak, daha da büyük marifet gerektiriyor. Gelecekte uyumlu bir dünya kurulacaksa, insanlığın bu türden çabalarla edinilen deneyimlere ihtiyacı var.

    Ülkelerin ve kentlerin burada birer çiçekle temsil edildiğini düşünmek çocukça bir benzetme sayılsa bile, benim gene de hoşuma gidiyor. Şimdi Huangpu'nun iki kıyısında açan rengârenk çiçeklerin arasında bizim ülkemizin kırmızı çiçeği ile İzmir'imizin mavi çiçeği de var. Doğayla uyumlu bir geleceği temsil eden yeşilin yanına, diğerleri gibi bu iki renk de çok yakışıyor.

İlgili Haberler
Yorumunuzu Gönderin
Çin-Türkiye ilişkilerinde yeni kilometre taşı
Çin-Türkiye ekonomik ilişkilerinde yeni bir dönem başlıyor. Türk Lirası, Çin finans dünyasına ayak bastı.
Çinli kulüpler büyük transferlerine devam ediyor

Chelsea'nin yıldız orta saha oyuncusu Oscar, 60 milyon avroya Çin'e gelmeye hazırlanıyor. Peki Çinli kulüpler yabancı futbolcular için ne kadar para ödüyor? Bu sorunun cevabı ve haftanın ekonomi gündemine genel bir bakış için Ekodiyalog'a kulak verin.

Diğerler>>
Çin'de 2016'da neler konuşuldu? (1) (Çin Mahallesi)
Çin'de 2016 yılında gündemde neler vardı? Çinlilerin en çok dikkatini çeken gelişmeler nelerdi? Çin Mahallesi'nin sakinleri, 2016'yı nasıl geçirdi?
Çin'in 5. büyük icadı 24 Sezon nedir? (Çin Mahallesi)
Çinlilerin günlük hayatına yön veren bir takvim sistemi olan 24 Sezon'a kâğıt, pusula, matbaa ve baruttan sonra Çin'in 5. büyük icadı diyenler de var. UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne alınan 24 Sezon, bir kez daha gündemde.
Diğer>>
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (07-01-2015)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (19-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (05-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (08-10-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (24-09-2014)
Diğer>>
Anket
Soru-Yanıt
  • Nükleer Güvenlik Zirvesi'nde Çin'in gücü ortaya kondu

  • Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping 31 Mart-1 Nisan günlerinde ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen ve dünyanın odaklandığı Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katıldı.
    Diğer>>
    İzleyici Postası
  • Koyun yılınız kutlu olsun (Pınar Koçak)

  • Koyun Yılının en güzel müjdeler, en güzel sürprizlerle kapınızı çalması dileğiyle...
  • Çin kadınlarına (Ali Güler)

  • Düşlerimde gelir bir güzel bana, alır götürür beni uzak bir diyara...

    Diğer>>
    Linkler
    © China Radio International.CRI. All Rights Reserved.
    16A Shijingshan Road, Beijing, China