Xinjiang'da yaşayan Moğollar, misafirperverlikleriyle bilinir. Misafirperverliklerinin bir göstergesi de süt içkisinin ikram edilmesidir. İkram, misafir karşılamaya özgü şarkılarla başlar. Şarkı sözleri, misafirlerin kimliğine göre değişir. Ev sahibi, önce içkiden bir yudum içerek içkinin temiz olduğunu ve misafirle olan duygu bağını ifade eder. Misafir de ev sahibinin misafirperverliğine yine süt içkisiyle teşekkür eder. Ancak misafirin sunduğu içki kasesinden yalnızca ev sahibi değil, sofrada bulunan herkes birer yudum içer.
Moğolların süt içkisinin alkol oranı genellikle 30 dereceyi geçmez. İçki, taze sütten değil, yağı alınmış yoğurt veya beyaz peynir gibi diğer süt ürünlerinin yapımından kalan sütlü suyla yapılır. Sütlü su, tahta fıçı veya deri torbada uygun sıcaklıktaki bir ortamda bekletilir ve zaman zaman karıştırılır, böylece yeterince mayalanır, ardından büyük kazanda kaynatıldıktan sonra süt içkisi elde edilir.
Süt içkisi, deve veya sığır derisinden yapılan torbalarda saklanır. Torbaların hacimleri, 1 kilodan 56 kiloya kadar değişir. İnce işçilikle yapılan bu içki torbaları, başlı başına birer el sanatı eseridir. Bu torbalara konulan içki, uzun süre bozulmaz, tadı da kaçmaz. Ayrıca bu torbalar, kırılmadığı için içkilerin at sırtında taşınması için de çok uygundur. Üstelik süt torbalarının kullanım ömürleri 70-80 yılı bulur. Bu da iki üç kuşak demektir.