87 binden fazla nüfusa sahip olan Sala milliyeti esas olarak ülkenin kuzeybatısındaki Qinghai eyaletine bağlı Xünhua Sala Özerk İlçesi'nde, geri kalan Salalar ise Qinghai ve Gansu eyaletleriyle Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nin çeşitli bölgelerinde yaşamaktadır.

      Salaların toplu halde yaşadıkları Qinghai eyaletinin doğusundaki Sarı Nehir'in sahil bölgeleri ılıman iklime sahiptir. Güneş ışığı bol olan bu bölgelerde, buğday, arpa, karabuğday, mısır, akdarı gibi ekinler ile meyve ve sebze yetiştirilmesi uygundur. Bölgede yetiştirilen "Xünhua acı biberi" yurt içinde tanınmış durumdadır.

     Salaların atası-Samarhanlar, Çin tarihinde Yuan Hanedanı döneminde Orta Asya'dan gelip Xinjiang'ı geçerek uzun yolculuktan sonra Xünhua'ya geldiler. Samarhanlar, etrafındaki Tibet, Hui, Han ve Moğol milliyetleriyle asırlardır iç içe yaşayıp kaynaştıktan sonra Sala milliyetini oluşturdu.

     Salaların kendi dili vardır, Sala dili Altay dilleri ailesine bağlı Türkçe dil grubuna aittir. Salalar, genellikle Han, Hui ve Tibet milliyetleriyle temaslarda bulunmasından dolayı Çince ve Tibetçe de kullanıyorlar. Kendi yazısı olmayan Salalar genelde Çince karakterleri kullanıyorlar.

      İslam dinine inanan Salalar'ın örf ve adetleri, esasen Huilerle aynıdır.

       Sala erkekleri genellikle bıyık ve sakal bırakmayı seviyorlar. Bu erkekler genelde başlarına siyah ya da beyaz takke takıp, beyaz ya da siyah ceket giyer, kızlar ise başlarına başörtüsü örtüp, küpe ve bilezik gibi altın veya gümüş süs eşyaları takarlar. Salalar, ticaret, bahçecilik, ağaç kesimi ve dericilikle uğraşıyorlar. Suları hızlı akan Sarı Nehir'de salcılık yapmak, Salaların becerilerinden biridir.

      İlginç tüylü top oyunu

     Salaların birçok spor dalları vardır. Bunlar arasında Sala kızları ve erkekleri tüylü top (shuttlecock) oynamayı çok severler. Özel bir oyun alanına gerek olmayan tüylü top oyunu, boş zamanlarda orman boşluklarında ya da köylerdeki harman hasat alanlarında oynanır.

      Tüylü topun yapımı şöyle: Ortası delik olan bir eski Çin madeni parası ya da bu madeni para kadar büyüklüğündeki bir taş, bezle tümüyle bohçalanır sonra horoz kuyruğundaki güzel uzun ve iri tüyler, bohçalanan para ya da taş üzerine iple sımsıkı dikilir. Söylentilere göre, tüylü top yaparken kim horuzun göğsündeki tüylerden kullanırsa, evindeki tencerenin dibinde delik olacaktır. Tüylü top oyunu, raketle değil, ayakla oynanır, havada uçurulan tüylü top tekmelenir. Hem dansa hem de bir nevi hüner gösterisine benzeyen bu parmak ısırtıcı zor ve eğlenceli oyun, insan vücudunun hareketli olmasını sağlamakla kalmayıp, kaslarının gelişmesine de çok faydalıdır.