Uzun geçmişe sahip Kaşgar kenti, Çin'in kuzeybatısındaki Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nin güneyinde yer alıyor. Burada ortaokul öğretmenliği yapan Gülbahar Abdürezzak, ulusal çapta "örnek öğretmen" unvanına sahip. 

"Onur geçmişe aittir, geleceğe ümitle bakarak, Parti (Çin Komünist Partisi) ve halkın bana olan güvenini boşa çıkartmamak için daha iyi çalışmam lazım." Bu Gülbahar'ın düşüncesi.

Gülbahar, bir kişi için kendi çocuğunu sevmenin kolay olduğu ama başkasının çocuğunu gerçek anlamda sevmenin kolay bir iş olmadığı ve tüm insanların bunu yapamayacağı görüşüne sahip. Ayrıca, öğrencilere kitaptaki bilgilerin yanı sıra, dürüst bir insan olmayı da öğretmesi gerektiğini düşünüyor. 18 yıldır canla başla çalışan bu genç öğretmen, her sabah okula erken giderek, her bir öğrencinin durumunu yakından izliyor; eğer bir öğrencinin keyfi yerinde değilse, hemen nedenini sorup çözüm aramaya başlıyor.

Gülbahar, öğrencilerinden 3 tanesinin ailesinin bazı nedenlerden dolayı, çocuklarını okula göndermek istemediklerini, bunun çocukların sık sık devamsızlık yapmasına ve okul kurallarına aykırı davranmasına neden olduğunu öğrendi. Ardından, boş zamanlarında bu öğrencilerin evlerini ziyaret etmeye başladı. Başlangıçta bu öğrencilerin anne babaları Gülbaharı anlamadılar ve ona kapıyı açmadılar. Ancak genç öğretmen, buna aldırmayarak öğrencilerin evlerini ziyaret etmeye devam etti. Gülbahar'ın bu davranışından etkilenen veliler, çocuklarının öğrenimlerinin sürmesini kabul ettiler. Gülbahar bu üç öğrencinin, devamsızlıklarından dolayı eksik kalan konuları tamamlasına yardımcı oldu. Öğrenciler, şefkatli öğretmenlerini gün geçtikçe daha da çok sevmeye başladılar. Gülbahar'ın, yorulmaksızın sürekli gösterdiği bu yakınlık sayesinde öğrenciler, giderek sınıflarını sevmeye ve derslerine çalışmaya başladılar.

Bir gün öğleden sonra, Gülbahar dersteyken, bir kız öğrenci koşarak geldi ve ağlayarak Gülbahar'a, Meryem adlı öğrencisinin trafik kazası geçirdiğini söyledi. Gülbahar, bu kötü haberi öğrendikten sonra hemen olay yerine koştu ve kanlar içindeki kızı hastaneye götürdü. Gülbahar, başkalarından borç alarak kızın hastane masraflarını ödedi. Kızın anne babası hastaneye gelinceye kadar bekleyen Gülbahar, öğrencisi hayati tehlikeyi atlattıktan sonra hastaneden ayrıldı.

Öğrencisinin ebeveynleri Gülbahar'ın bu davranışından çok etkilendi ve okula bir teşekkür mektubu gönderdi. Teşekkür mektubunda "Çocuklarımızın Gülbahar gibi iyi bir öğretmen tarafından yetiştirilmesinden gurur duyuyoruz. O, kızımızı ölümden kurtardı ve kızımıza ikinci kez hayat verdi" diye yazdılar.

Gülbahar, okulda düzenlenen bir veli toplantısında şöyle konuştu:

"Benim 67 çocuğum var, her sabah sınıfa girdiğimde eksiksiz tüm öğrencilerin sınıfta olduğunu görünce çok rahatlarım."

"Kendi çocuğunu seven kişinin 'sıradan insan', başkalarının çocuğunu seven kişinin 'Tanrı' olduğunu söyleyen veliler, çocuklarını Gülbahar'a emanet ettiklerinde hiçbir endişe duymadıklarını" söylediler.

Gülbahar'ın öğrencileri, "Büyüyünce senin yerine ben geçeceğim" adlı şarkıyı çok seviyorlar. Öğrenciler bu duygusal şarkıyı, öğretmenleri Gülbahar için seslendiriyor.