Çin'deki Büyük Yaşam programının önceki bölümünde sizlere tanrıça Nüwa'nın canlıları yaratma mitini aktarmıştık. Bu programda ise Çin mitolojisinde yer alan ilk felaketi, yani gökyüzünün çökmesini sizlerle paylaşacağız. Nuh tufanı ile bazı benzerliklere sahip olan mitin ayrıca sıra dışı yönleri de bulunuyor.
Nüwa insanları yarattıktan sonra, insanlar uzun bir süre mutlu bir yaşam sürdüler. Ancak bu güzel zamanlar, ansızın gökyüzünün dört köşesinin çökmesiyle, sona erdi. Gökyüzü çatlamasıyla birlikte içinden suların döküldüğü delikler oluştu. Bu suların oluşturduğu azgın seller tüm yeryüzünü kaplamaya başladı. Ayrıca ayrı ayrı yerlerde büyük yangınlar çıktı ve bir çok yönde şiddetle yayıldı.
Dünya üstünde bunun gibi bir çok kötü şey meydana gelmeye başladı. Yırtıcı kuşların ve vahşi hayvanların her türü ortaya çıkarak çaresiz insanları avladı.
Nüwa bu felaketleri öğrenince, dikkatini yeniden dünyaya vererek masum insanları kurtarmanın yollarını aradı. Öncelikle odunları yığarak bir dağ oluşturdu ve beş farklı renkte kaya buldu. Odundan dağı yakan Nüwa, topladığı kayaları dağın korunda eriterek bir cevher oluşturdu. Ardından bu cevheri kullanarak gökyüzünde oluşan çatlakları ve delikleri onardı. Daha sonra bu cevher parlak ve renkli bulutlar haline dönüştü.
Nüwa daha sonra dört köşesinden çöken gökyüzünü yeniden kaldırmak için bir şey aradı. Ancak dünyada gökyüzünü kaldıracak kadar büyük ve güçlü birşey bulamıyordu. Nüwa ne yapacağını bilemez bir haldeyken dev bir kaplumbağa kıyıya doğru yüzdü ve Nüwa'ya gökyüzünü kaldırması için kendi dört dev ayağını teklif etti.
Dev kaplumbağanın fedakar tavrı karşısında gözyaşlarına boğulan Nüwa, iyi kalpli kaplumbağaya teşekkür etti. Ve git gide denizin dibine batan kaplumbağaya veda etti. Dev kaplumbağanın ayaklarını gökyüzünün dört köşesine dayayan Nüwa, yeniden tüm dünyanın üstünü gökyüzüyle örttü.
Tanrıça sellerle mücadele eden insanlara kamış küllerini selin içine nasıl atılması gerektiğini gösterdi. Böylece insanlar kamış külleriyle güçlü barajlar inşa ederek suyun yıkıcı gücünü engellemeyi öğrendi.
Gökyüzü onarıldıktan sonra seller durdu, yangınlar söndü. Bütün vahşi hayvanları ve yırtıcı kuşları ele geçirmeye başlayan Nüwa, öncelikle bir çırpıda yüzlerce insanı yemesiyle insanlara korku salan Kara Ejderi kovaladı. Tanrıça birkaç gün vahşi ejderle savaştı ve sonunda yaratığı öldürmeyi başardı.
Kara Ejderin düşmesinden sonra diğer yırtıcı hayvanlar ya boyun eğdiler ya da geri çekildiler. Bunun sonucunda insanlar yeniden evlerine dönebildiler, tarlalarında çalışıp çocuklarını yetiştirebildiler.
Bununla birlikte gökyüzünü yerinde tutan dört kaplumbağa ayağının uzunluklarının aynı olmaması sebebiyle, Nüwa'nın gökyüzünü onarmasından bu yana güneş, ay ve yıldızların sürekli doğudan batıya doğru hareket ettiği bu mitte yer alır.
Doğal bir felaketi konu alan "Nüwa gökyüzünü onarıyor" miti, insan ile doğanın mücadelesini anlatan bir öykü. Bir başka Çin'deki Büyük Yaşam programında buluşmak dileğiyle hoşçakalın.