sinema20140324.m4a
|
Beijing Film Akademisi yönetmenlik bölümünden 1982 yılında mezun olan Li Shaohong, Çin sinemasının 5. kuşak sinemacıları arasında en ünlü kadın yönetmendir. Li Shaohong, estetik değerleri ön plana çıkaran ve dünyaya kadın gözüyle bakan filmleriyle Çin'de ve dünyada bir çok ödül kazandı.
Li Shaohong'un 1991 yapımı "Kanlı Sabah" adlı filmi, Berlin Film Festivali'nde "Gençlik Forumu" ödülünü, 1992 yapımı "Kırk Yaım" adlı filmi, İsviçre Uluslararası Film Festivali'nde "Eleştirmen Ödülünü", 1994 yapımı "Kırımızı-Pembe" adlı filmi Berlin Film Festivali'nin "Gümüş Ayı" ödülünü kazandı.
Televizyon dalında da üstün bir başarı sergileyen Li Shaohong, "Gök Gürültülü Yağmur" ve "Ming Hanedanı Hikayesi" ve "Mandalina Olgunlaştı" adlı TV dizileri ile de izleyicilerden büyük alkış topladı. "Mandalina Olgunlaştı" adlı TV dizisi, Qing hanedanının sonunda Çin'in güneyindeki küçük bir kasabada geçiyor.
Li Shaohong, filmlerinde kadının bakış açısını ve zihinsel yapısını ön plana çıkarmaya çalıştı. Onun bu yöndeki ilk denemesi "Kırımızı Pembe" adlı film oldu. Li Shaohong, bu filmde izleyicilerin dikkatini toplumun tabanında yaşayan iki talihsiz kadının kaderi üzerine yoğunlaştırarak "Kader, Kişiliğin Sonucudur" görüşünü kabul ettirmeye çalıştı.
Li, "Gök Gürültülü Yağmur" adlı filmde, erkeklerin bakış açısıyla anlatılan bir eski Çin ailesinin hikayesini kadınların bakışıyla anlatılan duygusal bir filme dönüştürdü. Ona göre, filmlerin kahramanlarının kadın olup olmaması önemli değil. Önemli olanı filmi yönetenin düşünce tarzı ve mantığı ile bakış açısının kadınca olmasıdır. Bu görüş doğrultusunda Li Shaohong, kadınları tarihin veya toplumun bir olgusu şeklinde değil, kişilikleri ve var oluşlarının değerleriyle anlatmaya çalıştı.
Li Shaohong 14 yaşındayken, erkek kardeşi dünyaya geldi. Ailenin tek çocuğu olmaya alışmış olan Li, ailedeki büyüklerin ilgisinin birdenbire erkek kardeşine çevirildiğini fark etti. Bir baş kaldırı pisikolojisine kapılan Li'nin o zamanki en büyük arzusu yaşamaktı. Li'nin çocukluğunda geçirdiği bu olay, yönetmenlik yaşamında büyük etki bıraktı.
Li Shaohong, bir kadının doğal haklarından hiçbir zaman vazgeçmedi. Li, küçük kızı için 4 yıl çalışmadı. Evlilik ve ailenin yüzde yüz mükemmel olamayacağının bilincinde olan Li, acılarını içine atmayı öğrendi ve eşine mümkün olduğu kadar özel bir kişisel alan bırakmaya özen gösterdi.
Boş zamanlarında, sokağa çokmayı seven Li, bazen hiçbir şey almaz, bazen ellerinde dolu paketlerle caddelerde dolaşarak ev kadını olmanın zevkini çıkarır. Eşi ve kızı karşısında Li, yalnız bir hanım ve bir anne, hiç bir zaman yönetmen değil.
Li Shaohong: "Yönetmenlik, bir kadının seçmesi gereken bir meslek değildir" diyor.