xinjiang20130904
|
Pamuk ekiminin Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nde uzun bir geçmişi vardır. İplik yapımı ve dokumacılık da çok eskidir. "Büyük Tang Hanedanı'nın Batı Bölgeleri'ne İlişkin Kayıtları" anlamına gelen "Da Tang Xi Yu Ji"de, "Keriye Krallığı'nda insanlar ipek dokur ve pamuklu bez üretir" ifadesi bulunmaktadır. 4 Mayıs 1845 tarihinde (Qing hanedanı İmparatoru Daoguang döneminin 25. yılının 3. ayının 28. günü) imparatorun emriyle Xinjiang'ın güneyine gelip, bâkir toprakları tarıma açmakla görevlendirilen ordunun çalışmalarını inceleyen General Lin Zexu, Hotan'ı ziyaret etmiş ve günlüğünde şu cümlelere yer vermiştir: "...Buranın yerlileri dokumacılıkta çok yetenekli. İli'deki hükümet deposunda saklanan bezlerin ve kumaşların hepsi buradan götürülmüş."
Uygur gelenekleri uyarınca, insanların gördüğü her yer titizlikle süslenir. O nedenle, geçmişte çiçek desenli basma kullanımı çok yaygındı. İster fakir olsun ister zengin, her ailede bu basmalar mutlaka bulunurdu. Talep fazla olunca ortaya profesyonel zanaatkârlar çıkmıştır.
Uygurların geleneksel çiçekli basmalarında batik ve baskı kalıbı gibi yöntemler kullanılırdı. Ama en yaygın olanı, kalıpla basma yapmaktı.
Çiçekli basma, Uygurcada "Çapan" olarak bilinen ceketlerde astar, perde, koltuk kılıfı, sofra örtüsü, peçete ve seccade yapımı gibi çok değişik amaçlarla kullanılıyordu. 1960'lı yıllardan beri genellikle duvar veya yatak örtüsü, az miktarda ise pencere ve kapı perdesi, dolap örtüsü vb. olarak kullanılır.
Eskiden ahşap kalıplar üzerine desenler oyulur, sonra üzerlerine boya sürülüp beyaz bez üzerine basılınca değişik desenler oluşturulurdu. Ahşap kalıpların bazıları yaşlı zanaatkârlara atalarından kalmaydı, bazıları da marangozlar tarafından yeni yapılıyordu. Sıkı kurallara bağlı olmayan kalıplarla, zanaatkârlar genellikle doğaçlama desenler yapardı. Ama bu basmalardaki desenler arasında geometrik şekiller ve çiçekler mutlaka bulunurdu. Her bölgenin kendi özelliklerini taşıyan değişik desenleri olurdu.
Çiçekli basma yapmak için eskiden elle dokunan bez, 1950'li yıllardan sonra makineyle dokunmaya başladı. Çiçek basılmadan önce bezin üzerine sulu hamur sürülüp apre işlemi yapılır, kurutulduktan sonra çiçek deseni basılır. Boya kuruyunca yıkanır. Çiçek basılırken profesyonel zanaatkârlar bezin üzerine mürekkeple hafifçe birkaç çizgi çizer. Bundan amaç, desenlerin tek tip olmasını önlemektir. Fakat çoğu kişiler değişik kalıplar seçip içlerinden geldiği gibi desenler basar; kalıpların ulaşamadığı yerlere ise parmakla şekil çizer.
Geleneksel boyalar arasında nar kabuğu, nar suyu, bezelye sapı, ceviz, pas ve aşı boyası gibi bitki ve maden boyaları bulunurdu. 1960'lı yıllardan sonra, geleneksel boyaların yerini kimyasal boyalar aldı.
Çiçekli basmalarda genellikle şu beş çeşit desen görülür: 1. Bitkiler: Bitkilerin yaprağı ve gövdesi, gül de dâhil olmak üzere çeşitli çiçekler yapılır. En çok basılanlar badem çiçeği, narçiçeği, şakayık, erik çiçeği, lotus, vb. idi. 2. Geometrik biçimler: Bu grupta dikdörtgen, daire, üçgen, eşkenar dörtgen, yıldız, ay ve çizgiler yer alır. 3. Aletler: Uygur el sanatı ürünlerinden çaydanlık, leğen, kavanoz ve ocak çok basılan desenlerdir. 4. Süsler: Uygurların, halı ve keçe dokumacılığı, çömlekçilik, oymacılık ve mimarlık gibi geleneksel sanatlarda geliştirdikleri süslemeler gelecek kuşaklara miras olarak aktarılmış ve basmalarda da kullanılmaya devam edilmiştir. 5. Benimsenmiş desenler: Ülkedeki diğer etnik gruplara ait el sanatlarının özü itibarıyla benimsenerek geliştirildiği bu grupta, Hanların "uzun ömür" anlamına gelen "Shou" deseni, satranç, müzik aletleri, resim ve kitap gibi şekilleri görmek mümkündür.
Kalıplarla basılan desenler, yeşil vahalardaki yaşam kesitlerini canlandırır. Müslüman inancının bir gereği olarak süslemelerde insan ve hayvan resimleri kullanılmazdı. Bunun yerine stilize edilmiş, soyut çiçek şekilleri ve geometrik desenler, mimari öğeler ve üretimde kullanılan aletlere yer verilirdi. Uygurlar İslamiyet'e geçmeden önce birçok farklı dine inanmıştı. Sık rastlanan haç (┼) ve gamalı haç (卐) desenleri Hıristiyanlığın Nesturi mezhebinin ve Budizm'in kalıntılarıdır. Çiçek baskılı desenler arasında su dalgası, dağ tepesi, ışık huzmesi, koçboynuzu, kırlangıçkuyruğu ve at toynağı da sık sık görülür.