Çin Devlet Basın, Yayın, Radyo, Film ve Televizyon Genel Müdürlüğü ve Türkiye Kültür ve Turizm Bakanlığı taraflarından düzenlenen etkinlik, Çin Film Müdürlüğü ve İzmir Sinema Derneği'nin destekleriyle gerçeklşeştirildi. Türk Filmleri Haftası'na, Çin'de devam eden Türk Kültür Yılı etkinlikleri kapsamında iki tarafça büyük önem verildi.

    İzmir Sinema Derneği Başkanı Kayhan Kırmızıgül, açılış töreninde CRI mikrofonuna verdiği demeçte, Türk ve Çin kültürlerinin birbirlerine benzediğini, Çinli seyircilerin Türk filmlerinde anlatılan hikayeleri kolayca anlayabileceklerine inandığını belirterek şunları söyledi:

    "Bu yıl bildiğiniz gibi Çin'de Türk Kültür Yılı. Bu kapsamda Kültür Bakanlığımız ve Çin kurumlarının desteğiyle 7 filmlik bir program hazırladık. Çin ve Türkiye tarihi eskiye dayanan bir dostluğa sahip. Gerek ticari olarak gerek kültürel olarak birbirine çok yakın, iki kardeş ülke. Bu kardeşliğin, filmlerin ortak diliyle karşılık bulacağına inanıyoruz. Türk filmlerini izleyen Çinliler'in filmleri beğeneceklerini ve kendilerine ait şeyler bulacaklarını sanıyorum. Çinli sinema severlerin keyif alacağı bir program hazırlandı. Umarım Çinliler bu programı izlerler ve Türkiye'yi biraz daha yakındna tanıma fırsatı bulurlar. "

    Çin Film Müdür Yardımcısı Luan Guozhi, Çin ve Türkiye kültürünün uzun bir geçmişe sahip olduğunu hatırlatarak, Türk Filmleri Haftası'nın iki ülke arasındaki dostlarının daha da derinleştirilmesi için iyi bir fırsat sağlayacağını ifade etti.

    "Türk Fimleri Haftası, iki ülke arasında mevcut olan kültür yılı projesinin önemli bir parçası olarak bilinir. Çin Filmleri Haftası, geçen yıl Türkiye'de başarılı şekilde gerçekleştirildi. Bugün düzenlenen Türk Filmleri Haftası'na da iki ülkenin hükümetlerince son derece önem verildi. İki ülkenin film sektöründe temaslar bu etkinlikle derinleştirilecek. Bunun yanı sıra iki ülkenin film yönetmenleri ve uzmanları bir araya gelerek, film alanındaki işbirliğinin güçlendirilmesini ele alacak."

    Etkinlikte Çinli seyircilere sunulan "Lal Gece" filmi, 25. Tokyo Uluslararası Film Festivali ve 62. Berlin Film Festivali'nde En İyi Film ödüllerini kazandı. Filmin yönetmeni Reis Çelik, aşılış törenine katıldı ve şunları söyledi:

    "Ben Reis Çelik. Film yönetmeniyim. Buraya son filmim geldi. Ben Çin'e birkaç kez geldim. Ben iki ülkenin sinemasını çok yakından takip ederim, biri Çin sinemasıdır, diğeri İran sinemasıdır. Çok etkilendiğim o doğu bakışında, kendi içinden bakışında çok etkilendiğim bir sinema anlayışı vardır. Türk film haftasının burada olması ve böyle bir başlangıç yapılması önemlidir. Sinemacılar arasında işbirliğinin kapısını açacak bir anahtar olabilir bu. Türkiye her zaman Çin'le ekonomik ve kültürel ilişkilerini yükseltmek isteyen bir ülke. Çin'de öyle yapmak isteyen bir ülkedir. Ama ekonomik ilişkiler geçicidir, kültür alıp verdikçe dostluk artar ve sonsuzluk başlar."

    Türkiye'yi gün geçtikçe daha çok merak eden Çinliler, Türk filmlerine de yoğun ilgi gösterdi. Türk Filmleri Haftası'nın açılış törenine yaklaşık 400 seyirci katıldı. Wang Jin adlı bir seyirci, mikrofonumuza şunları söyledi:

    "Türkiye'nin doğal manzarası, kültür, din de dahil bütün alanları çok ilgimi çekti. Güney Çin Havayolları'nda çalışıyorum ve uçak seferinin tanıtımından sorumluyum. Bu nedenle bu etkinlikle Türk kültürünü film açısından daha şyş tanıyabilmeyi ümit ediyorum."

    "Can", "Lal Gece", "Bir Avuç Deniz", "Bu Son Olsun", "Babam ve Oğlum", "Selvi Boylum Al Yazmalım" ve "Zerre" adlı yedi Türk filmi etkinlikte Çinli seyircilerle karşılaşacak. Türk Filmleri Haftası 19 Ağustos'da Xi'an kentinde devam edecek.