saglik20130612
|

Vücudun su oranı ve tuz yoğunluğunu dengelemek için herşeyden evvel su içilmeli. Vücudun yüzde 60'ını su oluşturuyor ve ayrıca yüzde 0,9 oranında tuz yoğunluğu bulunuyor. İyi bir fizyolojik durum için bu ikisinden hiçbiri eksik olmamalı. Vücut içindeki su oranı ve tuz yoğunluğunda bir karmaşık durum söz konusu olduğu takdirde, vücudu oluşturan hücreler de yaşayamaz hale gelir. Hücrelerin canlığını yitirmesi durumunda ise organlar da işlevsiz kalır.
Bu nedenle uygun bir şekilde yapılan su takviyesini, sağlıklı yaşamın temel vazgeçilmezlerinden biri olarak görmemiz gerekir.
Sıcak yaz günlerinde sıvı takviyesi yapılmalı. Ancak, bu elbette her tür içecek alınmalı anlamına gelmez. Mesela bira, çay ve kahve. Alkol, çay ve kahve idrar sökücü işleve sahip olduğu için vücuda su takviyesi şöyle dursun, suyun vücut dışına atılmasını hızlandırır.
O zaman ne içmemiz gerekiyor? İçecek seçimi bireylerin somut durumuna göre değişir. Normal zamanlarda su en ideal seçenektir. Spor yapıldığı zaman insanın çok terlemesi ve tuz kaybına uğramasından dolayı tuz içeren spor içecekleri daha uygun düşer.
Sıvı takviyesi yapılırken, ne içileceğine bakmanın yanı sıra ne zaman içileceğine de dikkat edilmeli. Uzmanlar, insanların normalde susamadan önce sıvı almasını, yaşlıların ise sabahleyin kalkarken, gece yatmadan önce ve açık havada spor yaparken olmak üzere günde 3 kere özellikle su takviyesi yapması gerektiğini vurguladı.
Sabahleyin kalkar kalkmaz susadığımızı hissederiz, bunun nedeni de uyurken vücudumuzun susuz kalmasıdır. Hele sıcak yaz mevsiminde bu durum daha da belirginleşir. Uzmanlar, yatmadan önce ve yataktan kalktıktan sonra sıvı alınmazsa, vücut içindeki su oranının düşmesinden dolayı, kan yoğunluğunun artacağını ve bunun da kalp ve beyin krizlerine yol açan başlıca nedenler olduğunu belirtti. Uzmanlar bu nedenle yatmadan önce ve kalktıktan sonra birer bardak su içilmesinin son derece önemli olduğunu savunuyor.
Bunun yanı sıra yazın havanın sıcak olması da açık havada uzun süre spor yapanlarda su kaybı görülmesine neden oluyor. Bu nedenle, uzmanlar açık havada spor yapanların çok terlediklerinde tuzu içeren spor içecekleri tercih etmelerini tavsiye ediyor.
Uzmanlar ayrıca sağlıklarına dikkat eden orta ve ileri yaştaki insanların günlük yaşamında verimli ve bilimsel bir şekilde su takviyesi yapılması konusundaki bilinçlerini güçlendirmeleri gerektiğinin de altını çiziyor.
Böbrek ve su arasında sıkı bir ilişki bulunuyor. Su vücut içindeki tuz yoğunluğunu korumada önemli bir rol oynarken, böbrek de aynı derecede önemli koruyucu rolü üstlenmekte. İdrarı vücudun dışına atan böbrek, vücudun içindeki su oranı, tuz yoğunluğu ve kanın PH değerini ayarlama işlevine sahip. Ancak insanın susuz kaldığı durumlarda, böbrek bu işlevleri yerine getirirken yük altında kalacak. Böyle bir durumun uzun süre devam etmesi de böbrekte sorun çıkmasına yol açacak. Bu nedenle su takviyesinin uygun bir şekilde yapılması, böbreğin sağlığı için de son derece büyük önem taşıyor.