İnsanlar, severek yediği tatlıların kilo aldırmasından korkuyor. Fakat, şişmanlık korkusunun kaynağı tatlılar, tansiyon ya da kan şekerimiz düştüğünde, başımız döndüğünde, kustuğumuzda ya da ishal olduğumuzda, çok yorulduğumuzda ya da çok acıktığımızda bizim için bir şefa kaynağına dönüşür. Bu nedenle, yanımızda daima bir tane şeker ya da bir parça çikolata bulundurmayı ihmal etmeyelim.

Şeker, gıda yelpazemizde geniş bir yer tutar. Üstelik, tatlı ve şeker severler günlük şeker limitini kolayca aşıp, aşırıya kaçabilir. Bu tehlikeye karşı uyarı yapan besin uzmanları, günde alınacak toz şeker miktarının yaklaşık 30-40 gram olması gerektiğini, yani, günlük karbonhidrat miktarının yüzde 10'unu geçemeyeceğini belirtiyor. Bu miktar da 100 gram siyah çikolata ya da 400 ml portakal suyuna denk gelir.

Bu arada, beyin her gün 100-150 gram şekere ihtiyaç duyar. Şeker yetersizliği, sinir sistemini de sıkıntıya sokar. Kanın glükoz saplamasına ihtiyaç duyulur ve kan şekeri düşer. Bu durumda, insan daha kolay yorgunluk hisseder, daha zor konsantre olur, hatta durumun ağırlaşmasıyla baygınlık bile meydana gelebilir.

Dolayısıyla, tatlı ya da şekerin şifa kaynağı olacağı durumlar şöyle sıralayabiliriz:

Tansiyon düştüğünde: Öğle saatlerine yaklaşınca bazen insan aniden başının döndüğünü, el ve ayaklarının buz kestiğini, hatta konuşmakta bile güçlük çektiğini hisseder. Bu gibi durumlar çoğumuzun başından geçmiştir. Böyle zamanlarda, deneyimli biri, genellikle bize tatlı bir şeyler yememizi tavsiye eder ve tatlı bir şey dedikten sonra baş dönmesi geçer. Bu sorun, tansiyon düşmesinden kaynaklanır ve havanın soğuk olduğu zamanlarda daha sık görülür.

Kan şekeri düşük olduğunda: Şeker alımının aşırı derecede kontrol edilmesinden dolayı ortaya çıkan baş dönmesi ya da bayılma gibi problemler tatlı bir şeyler yenilmesi ya da tatlı meşrubat içilmesiyle atlatılabilir.

Spordan önce: İnsanlar spor yaparken çok enerji tüketiyor. Ancak spordan önce aşırı tatlı yiyecekler yemek de uygunsuz. Bu nedenle spordan önce tatlı yiyecekler kontrollü ve yeteri kadar yenebilir, böylece spor yaparken vücudun ihtiyaç duyduğu enerji karşılanabilir.

Kustuğumuzda ya da ishal olduğumuzda: Kustuğumuzda ya da ishal olduğumuzda mide ve bağırsak işlevinde düzensizlikler görülür ve sıvı kaybı söz konusudur. Bu gibi durumlarda biraz tuzlu ve şekerli su içilmesi, mide ve bağırsak işlevinin normale dönmesine yardımcı olur.

Şeker hastalığı: İnsanlar genellikle şeker hastalarının hiç şeker almaması gerektiğini düşünüyor. Oysa doktorlar, bir yandan şeker hastalarına sık sık kan ve idrar şekeri ölçümü tavsiye ederken, bir yandan da evden çıkarken yanlarına birkaç çikolata ya da şeker almalarını tavsiye ediyor. Dolayısıyla, şeker hastaları, baş dönmesi ya da halsizlik durumlarında, öncelikle bir tane çikolata ya da şeker yiyebilir.

Çok yorgun olduğumuzda veya acıktığımızda: Çok yorgun olduğumuzda ya da acıktığımızda, aşırı kalori yakılmasından dolayı güçsüz düşeriz. Böyle zamanlarda biraz tatlı yemekle hemen kendimize gelebiliriz. Bunun nedeni de, şekerin normal yiyeceklere göre daha hızlı bir şekilde vücut tarafından emilmesidir.