2012 yılının mart ayında bir gün... Anhui Eyaleti Çin Tıbbı Akademisi'ne bağlı Akupunktur Hastanesi'nde, birçok hasta her gün olduğu gibi randevularını almış, doktorları bekliyor. Hastanenin stajyer doktorlarından Bai Ranxu, yoğun çalışmasına erkenden başlayarak, akunpuktur seansları için hastalarını çağırıyor...
"İsmim, Bai Ranxu. Bir Fransızım. Çin tıbbını öğrenmek için Fransa'dan Çin'e geldim. Şimdi Anhui Eyaleti Çin Tıbbı Akademisi'nde lisans üstü eğitimi görüyorum."
Merakının nedeni babasının hastalığı
Fransa'nın Besanon kentinden Çin'e gelen 27 yaşındaki doktor adayına verilen Çince isim Bai Ranxu. Kendisinin, ünlü Fransız yazar Victor Hugo'nun hemşehrisi olduğunu söyleyen Bai Ranxu, Çin tıbbını 10 yıl önce tanımaya başladığını ifade etti.
Bai 16 yaşındayken, babası MS (Multipl Skleroz) hastalığına yakalandı. Merkezi sinir sisteminin çalışmasını engelleyen bu ciddi hastalık nedeniyle babası, rehabilitasyon için Besanon kentindeki bir Çin tıbbı muayenehanesine gidiyordu. Bai, Çinlilerin çoğunun akupunktur, masaj ve şişe çekme gibi Çin tıbbına özel tedavi yöntemlerinin, 10 yıllar önce dahi Fransa'da bu denli yaygınlaştığından haberdar olmadığını belirtiyor. (SEVİNÇ, buraya gerek var mı?)) Bai, babasıyla beraber sık sık onun akupunktur yaptırdığı muayenehaneye gittiği için, Çin tıbbına merak sardı. Besanon Üniversitesi'nde Elektronik Teknoloji Bölümü'nde lisans eğitimi gördüğü sırada, boş zamanlarında Paris'e giderek, Çin tıbbıyla ilgili kitaplar satın aldı. Kendi imkanlarıyla Çin tıbbını öğrenmeye çalışan Bai, 2006 yılında üniversiteden mezun olur olmaz, Besanon Üniversitesi'nin kardeş okulu Anhui Üniversitesi'ne başvurdu. Bai, "gerçek" Çin tıbbını öğrenmek için, ilk önce Çince eğitimi aldı. Bai, bu konuda şunları söyledi:
"Çin tıbbını öğrenmek için, önce Çinceyi ve Çin'in geleneksel kültürünü öğrenmem gerektiğini düşünüyorum."
"Çin tıbbını öğrenmek sadece yetenekle olmuyor"
Anhui Üniversitesi'nde bir yıllık Çince kursunu tamamlayan Bai, Hangzhou kentindeki bir Çin tıbbı akademisine geçerek, Çin tıbbına dair temel bilgileri sistemli olarak öğrenmeye başladı. Aynı zamanda, Çin tıbbının ünlü isimlerini de tanımaya çalışan Bai, iyi bir hoca bulmak istedi. Bai, kendisine Anhui Eyaleti Çin Tıbbı Akademisi'ne bağlı Akupunktur Hastanesi'nde çalışan müdür Cai Shengchao'nun isminin tavsiye edilmesi üzerine, Cai'den ders almak için Hangzhou'dan ayrıldı ve tekrar Anhui eyaletinin Hefei kentine döndü. Bai'nin hocası Cai Shengchao, bu konuda şunları söyledi:
"2011 yılının eylül ayında, üniversitemizde lisans üstü eğitim görmeye başladı. Çok çalışkan bir öğrenci. Çincesi olduğu için diğer yabancı öğrencilere göre avantajı var. Bai, sakin bir kişi. Çin tıbbını öğrenmek için yeteneğin yanı sıra sakin olmaya da ihtiyaç vardır. Bai, sadece geleneksel Çin tıbbını değil, aynı zamanda Budizm ile ilgili bilgileri de araştırdı. Böylece, her durum karşısında daha sakin davranıyor ve Çin tıbbını daha iyi bir şekilde anlayabiliyor."
Bai, daha sonra hastanede stajyer olarak çalışmaya başladı. Şimdi bazı hastalar, özellikle Bai'den randevu almak istiyorlar. Bu hastalardan biri olan ve tedavi gören Bao Siyi, Çin Uluslararası Radyosu muhabirine konuşurken, yüzü, gümüş iğnelerle doluydu.
"Hiç acı hissetmedim. Doktor Bai bu işi iyi yapıyor. İyi uyuyamıyorum. Doktor Bai'nin akupunktur tekniğinin çok iyi olduğunu düşünüyorum. Onun tedavisiyle şimdi kendimi çok daha iyi hissediyorum. Ona gelmeden önce sinir sistemimde sorun vardı. Yüzümde sürekli sivilce çıkıyordu. Ama şimdi yüzümde hiç sivilce yok."
İşinde titiz ve ciddi
Bai, Çinli hastaları tedavi etmeye başladığı ilk günlerde,
bazı hastaların biraz şaşırdığını söyledi.
"Korkmuyordum ama hastaların korktuklarını görebiliyordum. Çünkü onlar ilk kez bir yabancıyı kendi ciltlerine iğne batırırken görüyorlardı. Ama zamanla alıştılar."
Muhabirimiz hastanedeyken Bai'ya birçok hastanın geldiğini gördü. Bu hastalardan olan bir adam, yüzü koyun yattı ve sırtına küçük şişeler yerleştirildi. Bai, bu hastayı işaret ederek şunları söyledi:
"Bu hastamızın beli çok ağrıyor. Bu yüzden, ona önce akupunktur, sonra da şişe çekme tedavisi uyguladık. Bu Çin tıbbına özgü yöntemler, beline faydalı olacak."
Bai, hastaları titizlik ve ciddiyetle muayene ediyor. Tıpkı profesyonel bir Çinli doktor gibi...
"Çin tıbbında 'bakma, dinleme, soru sorma ve nabız tutma' gibi muayene yöntemleri çok kullanılır. Hasta, nabzı tutulurken, başkalarıyla konuşmamalı. Akupunktur yaptırırken ise başka şeyler düşünmemeli. Başka şeyler düşünüyorsa eğer, tedavi o kadar faydalı olmayabilir."
Bai, boş zamanlarında diğer stajyer doktorlar gibi, hocasının ve diğer meslektaşlarının muayene tekniklerini öğrenmeye çalışıyor. Bu konuda, hocası Cai Shengchao muhabirimize şunları anlattı:
"Meslektaşlarım hep onu merak ediyor. Bai herkese samimi davranıyor ve işine de titizlik ve içtenlikle yaklaşıyor. Ona verdiğim her işi iyi bir şekilde yerine getirebilir."
Avrupa'da muayenehane açmak istiyor
Çin tıbbıyla ilgili klasik kitaplar üzerine de birçok araştırmada bulunan Bai, Çin'in geleneksel kültüründeki "doğa ve insan uyumu" kavramını zamanla iyi anladığını ve bu kavramın yaşamını olumlu etkilediğini kaydetti.
"Huangdi'nin klasik tıp kitabı 'Huangdi Neijing'de, Çin tıbbının özü anlatılıyor. Bu nedenle, Çin tıbbını öğrenenler bu kitabı mutlaka okumalı. Kitapta, insanlara nasıl sağlıklı yaşamaları gerektiği öğretiliyor. Örneğin, kışın erken yatmalı ve geç kalkmalı, gibi."
Çin'de altı yıl kalan Bai, Çince öğrenmeye devam ediyor ve bu sürede, birçok Çinliyle de arkadaş oldu.
"Çince gerçekten zor bir dil. Çünkü karakterleri ezberlemek ve yazmak çok zor. Artık, bilgisayar veya cep telefonu klavyesiyle Çince yazabiliyorum. Ancak el yazısı benim için hâlâ zor. Çinliler, yabancılara iyi davranıyor. Bu yüzden, Çinli arkadaşlarla kolayca temas kurabiliyorum."
Bai'nin Çince ismi, Çin tıbbının ünlü profesörlerinden Zhang Daozong tarafından verildi. Bai, kendi isminden şöyle bahsetti:
"Soyadımın telaffuzu Bai kelimesine benzediği için, bana Bai soyadı verildi. 'Ranxu' ise yükselen güneş demek. Profesör Zhang, güneş gibi yükselmemi umuyor."
Bai, gelecek sene mezun olduktan sonra Fransa, İsviçre veya Kanada'ya giderek, bu ülkelerden birinde Çin tıbbı muayenehanesi açmayı planlıyor. Geleneksel Çin tıbbına kendini adayan bu genç Fransız, uzun bir geçmişe dayanan Çin tıbbının, genç Çinliler tarafından gelecek nesillere aktarılmasının yanında, daha fazla yabancının da bu alana ilgi göstermesini diliyor.