Eskiden beri, ister ünlü isimler olsun, ister gün ağarmadan tarlaya giden köylüler olsun, herkesin tarakla sıkı ilişkisi bulunuyor. Dağıtımı Walt Disney Pictures tarafından yapılan komedi-dram-macera-romantizm tarzlarındaki çizgi film "Mulan"ın esinlendiği aynı isimli geleneksel Çin şiirinde, ordudan emekli olduktan sonra eve gelen Mulan'ın şapkasını çıkarıp saçlarını taradığını anlatan dizeler bulunur. Bu dizeler, eski Çin'de halk ile tarak arasındaki sıkı ilişkiyi yansıtıyor. Tarak, sadece insanların saçlarını taramak için kullandıkları bir araç olmakla kalmayıp, aynı zamanda sağlık korumaya da yarayan bir gereçtir. Tarağın sık sık kullanılması, vücut ve cilt sağlığına da yararlıdır.
Çin'de tarak ilk defa Han (M.Ö. 202-M.S. 220) hanedanı döneminde görülmüş. Bin yıldan fazla süredir tahtadan yapılma tarak, ayna ile birlikte şairlerin ve bilginlerin ele aldığı konular arasında bulunuyor. Şeftali ağacından elde edilen tahtadan yapılma tarak tutan çiçek gibi tatlı bir kızın şelale gibi güzel saçlarını taradığını ve saç topuzu yaptığını gösteren manzara, kim bilir kaç yakşıklı delikanlıyı hayran bırakmıştır.
Tarak, ortaya çıkışından itibaren insanın günlük hayatıyla sıkı sıkıya bağlantılı oldu. Tarak sadece saç taramakla kalmayıp, aynı zamanda sağlık koruma aleti olarak da kullanılıyor. Tahtadan yapılma tarak, kan dolaşımını iyileştirir, insanın kafa derisinde ve beyininde besinlerin emilmesine yardımcı olur. Song (960-1279) döneminde ünlü şair Su Dongpo tarakla saç taramayı çok sevmiş ve "Tarakla saçlarını yüz kere tarayarak, yatağa girme ve sabaha kadar uyma" alışkanlığı olduğunu yazmıştı.
Çinliler eskiden beri dişlerinin arası geniş olan tarağa Shu, dar olan tarağa Bi diyor. Shu ile Bi arasında başka herhangi bir fark yoktur.
Tarak, Çinlilerin atalarının icat ettiği ve saç süsü olarak kullanılan 8 eşyadan biridir. Eskiden Çinlilerin saç uzatma alışkanlığı vardı. Shu ve Bi saç bakım gereçleriydi. Shu saç taramada, Bi ise saçların arasındaki kirlerin temizlenmesinde kullanılıyordu. Sıkça Shu ve Bi'yle saçları taramak, kafa derisindeki sinirleri uyarır, sindirimi ilerletir, ömrünü uzatır ve saçlar arasına takılarak bir tür süs olarak kullanılır.
Shu ve Bi'nin 1500 yıldan fazla geçmişi vardır. Çin milletinin atalarından Yandi öldükten sonra, Ciyou adlı biri isyan etmiş. Ordusuna Changzhoulu tarak yapım ustası Helian çağırılmış. Zhuolu Savaşı'nda Ciyou imparator Xuanyuan'a yenilmiş. Asker olarak savaşa katılan Helian da esir alınmış. Hapishanedeki görevli Huangpu, Helian'ın tarak yapım tekniğini iyi bildiğini öğrenince, ona hemen bir tarak yapıp, impartoriçeye sunarak idamdan kurtulmasını önermiş. Ancak daha af emri gelmeden Helian öldürülmüş. İmparator Xuanyuan buna çok üzülmüş ve Huangpu'nun Helian'ın yaptığı tarağı yapmasını emetmiş. Bu nedenle Helian ve Huangpu, tarak yapımının atası olarak tapıldı.
Başka bir söylentiye göre, tarakçılık mesleğinin atası Chen Qizi'dir. İlkbahar ve Sonbahar Dönemi'nde bir hapishane görevlisi olan Chen suç işledikten sonra hapise atılmış. Hapishanedeki koşullar çok kötü olduğu için, Chen'in saçlarında bitler çıkmış ve Chen kaşınmış. Chen bir defa hapishane görevlisi tarafından bambu levhayla ağır şekilde dövülmüş ve bambu levha çatlamış. Chen bambu levhayı tekrar iple bağlamış ve bunu saçlarındaki kirleri ve bitleri temizlemede kullanmış. Bu, Bi'nin ilk şekliymiş. Ondan sonra Ay Takvimi'ne göre yılın ikinci ayının 18. ve dokuzuncu ayının 28. günlerinde tarak yapımında çalışanlar tören düzenleyerek, mesleklerinin kurucusuna tapmaya başlamış.
Sui (581-618) hanedanı zamanında açılan Beijing-Hangzhou Kanalı Changzhou kentinin merkezinden geçer. O zamanlar kanalın iki kenarındaki cadde ve sokaklar tarak atölyeleriyle doluymuş. Bazı cadde ve sokaklar tarak ismini taşıyormuş.
Refah dönemiyle ünlenen Tang (618-907) hanedanı zamanında Changzhou kentindeki tarakların çeşitleri çoğaldı. En büyük tarağın uzunluğu 60 santimetreden daha uzunmuş. Kuzey Song (960-1127) hanedanında tarak yapımında kullanılan maddeler giderek pahalılaşmış, altın ve gümüş taraklar ortaya çıkarak, moda olmuş. Bu, Su Dongpo gibi ünlü şairlerin yazdığı şiirlere yansıdı. Yuan (1206-1368) hanedanına gelince Changzhou'da yapılan taraklar Yangtze Nehri, sonra deniz yoluyla yabancı ülkelere götürülmüş.
Ming (1368-1644) ve Qing (1616-1911) hanedanları döneminde taraklar kayıtlara daha sık girdi. Örneğin Ming hanedanında Changzhou'nun banliyösündeki en hoş 8 manzaradan biri, tarak ismini taşyan Biji Sokağı'nda görülüyormuş. Qing hanedanının imapratoru Qianlong döneminde Changzhou'daki her aile tarak yapımıyla uğraşıyormuş. Qing hanedanının son imparatoru Guangxu döneminde Suzhou valisi Ay Takvimi'ne göre her yılın 7. ayında Changzhou'ya şimşirden ve erik ağacı tahtasından yapılma 60'ar tarak siparişi verir ve yılın onuncu ayında 6 takım kıyafet ve 600 çiçekle imparatora sunarmış. Saraya getirilen bu eşya arasında Guangxu'nun annesi Cixi, en çok tarağı beğenmiş.
1911 yılında demokrasi amaçlı Xinhai Devrimi'nden sonra tarak ihtiyacı aniden arttı, çünkü devrim yanlıları uzun saçlarını kestirmiş. Hatta kahkül için bir çeşit minik tarak üretilmiş. Birçok insan yanında, minik tarak bulunan küçük bir torba taşıyarak, ara sıra çıkarıp kahkülünü tararmış. Bu, bir moda olmuş. Zamanla Changzhou'daki tarak yapımı yurt dışına götürüldü, 1915 yılında Panama Uluslararası Fuarı'nda gümüş ödül, 1926 yılında ABD'nin Philadelphia Uluslararası Fuarı'nda altın ödülü kazandı.
Çin'deki en eski tarak, 1959 yılında Shandong eyaletinde çıkarılan, 6000 yıl önceki çağa ait fildişi taraktır. Arkeolojik kazılar ve halk arasında nesilden nesile aktarılan taraklara göre, farklı hanedanlarda tarakların değişik şekilleri vardı. Han hanedanındaki taraklar genellikle at toynağı şeklinde, bulut desenliydi; kuş ve hayvan desenli olanları da vardır; Tang hanedanında tarak yine at toynağı şeklinde yapılmıştır, ancak alt kısmı daha geniştir; Song hanedanında tarak ay şeklindedir.
Eskiden taraklar genellikle tahta, bambu veya altın, gümüş, fildişi, yeşimtaşı gibi malzemelerden yapılırmış. Bir tarağın yapımı, en azından 28 işlemden sonra ancak tamamlanırmış. Bazen 72 işlem gerekirmiş.
Eski zamanlardakiler olsun, şimdikiler olsun tüm taraklar, saç taramaya yaramanın yanı sıra, sağlık koruma gereci ve süs eşyası olarak da kullanılmış ve kullanılmaktadır.
Tarakla saç tarayarak sağlığı koruma, çok eskiden bile görülen bir alışkanlıkmış. Örneğin imparator Guangxu'nun annesi Cixi, sabah uyandığında hadımına mutlaka uzun zaman saçlarını taratırmış, bu nedenle Cixi'nin saçları 60 yaşından sonra bile siyah kalmış. Erkekler genellikle kadınlardan kısa yaşar. Bunun nedenleri arasında, içki ve sigara gibi kötü alışkanlıkların yanısıra, saçlarını az taramasının etkisi olabilir. Bu nedenle sık sık tarakla saçlarınızı taramanızı tavsiye ediyorum.
Tarihi kayıtlara göre, Tang hanedanında kadınlar tarakla saçlarını taramanın yanı sıra, saçlarına tarak takmayı da severmiş. Song hanedanındaki kadınlar da bu alışkanlığı korudu. Ming ve Qing hanedanları dönemine gelinince bu alışkanlık ortadan kayboldu.
Tarak, gelenek ve görenekler arasında da önemli bir yer alıyormuş. Örneğin eski zamanlarda Çin'de ölen kişinin mezarına diğer eşyayla birlikte tarak da konurmuş. Arkeolojik kazılar, bunu kanıtladı. Ayrıca yapım malzemesi ve mezarda koyulduğu yer, sahibinin sosyal konumunu gösteriyor.
Bugün tarağın yapımında pahalı, ucuz çeşit çeşit malzeme kullanılıyor. Büyüklükleri farklı olan tarakların desenleri arasında insan figürleri, çiçekler, kuşlar ve Ay gibi konular yer alıyor. Ayrıca tarak zarif yapıldığı için hediye olarak akrabalara ve arkadaşlara veriliyor.