Liu Bang'ın memleketi Pei ilçesiymiş. Çin tarihindeki ünlü generallerden biri olan Xiang Yu tarafından "Han Beyi" olarak ilan edilen Liu Bang, kendi yönetimini kurarken, devletin ismini de "Han" koydu. Başkent olarak memleketi Chang'an'ı (bugünkü Xi'an) seçti. Daha sonra Liu Xiu tarafından Luoyang kentinde kurulan "Han"dan ayırmak amacıyla, Çin tarihinde, Liu Bang'ın Han hanedanı "Batı Han" adıyla anılmaya başladı.
Açık sözlü bir kişi olan Liu Bang, kitap okumayı ve tarla işleri yapmayı pek sevmiyordu. Gençken Qin hanedanının idari sisteminde en alt basamakta yer alan "Ting" idari birimlerinden birinde başkan olduğu zaman büyük hayaller besliyordu. Bir defa başkent Xianyang'a giden yolda İmparator Qin Shihuang'la karşılaşan Liu Bang, ona hayran kalmış ve "hırslı erkek böyle olmalı" diye bağırmıştı.
Liu Bang'ın kayınpederi Lu Gong, memleketindeki insanlarla arasında düşmanlık çıkınca Pei ilçesine gelip, iyi arkadaşı olan ilçe başkanının yanında oturmaya başladı. Onu ziyarete gelen çok olduğu için, memur Xiao He, getirdiği hediyenin değeri düşük olan kişilerin evin dışında oturması kuralını koydu. Hiç parası olmayan Liu Bang ise büyük para hediyesi vereceği izlenimini uyandıracak şekilde davrandı. Lu Gong hemen evin dışına çıkıp Liu Bang'ı karşıladı ve onu görünce beğenerek kendi kızıyla evlendirdi.
M.Ö. 209 yılında Qin Hanedanının son döneminde Chen Sheng ve Wu Guang adlı iki köylü isyan ederek, kendi yönetimlerini kurdu. Bu arada Qin hanedanının birçok yöresinde ayaklanmalar oldu. Pei ilçesindeki halk, kendilerine kötü davranan ilçe başkanını öldürüp, Liu Bang'ı isyanın lideri olarak seçti. O yıl Liu Bang, 48 yaşındaydı.
Qin hanedanının son döneminde başka güçlü bir birlik daha vardı. Bu hanedandan önceki krallıklardan Chu'ya mensup bir soylu olan Xiang Yu ve amcası Xiang Liang, bugünkü Jiangsu eyaletinin Wuxian ilçesinde isyan etti. Chen Sheng'in suikasta uğramasından sonra Xiang Liang, Chu Huai Kralı'nın torununu Chu Kralı yaptırdı. Ancak Xiang Liang, daha sonra Qin ordusuyla girişilen savaşta öldürüldü. Chu Kralı ve generaller, Qin hanedanının en önemli bölgesi olan Guanzhong'a girmeyi başaranın en büyük kral olması konusunda anlaştılar. Amcasının intikamının alınmasını isteyen Xiang Yu, Liu Bang'la birlikte Guanzhong'a gitmek istedi, ancak Liu'dan çok daha zalim olduğu için diğer kişilerin ciddi protestosuna uğradı. Sonunda Liu Bang, tek başına askeri birliklerle Guanzhong'a hareket etti.
Yolculuğu önce sıkıntıyla geçen Liu Bang, çok uğraştıktan sonra Qin hanedanının başkenti Xianyang'a yakın olan Bashang'a kadar ulaştı. Çaresiz kalan Qin İmparatoru Ziyin, Liu Bang'a teslim oldu. Böylece Qin hanedanı ortadan kalktı.
Liu Bang, Xianyang kentine girdikten sonra kendini "Guanzhong Kralı" ilan ederek, lüks saray yaşamı sürmeye başlayacaktı. Danışmanı Fan Kuai ise Liu Bang'a, "Dünyada henüz istikrar kurulmadı. Qin hanedanının derslerini unutmayın" diye uyardı. Bunu dinlemeyen Liu Bang, sonunda başka bir danışmanı olan Zhang Liang'ın ikna etmesiyle askeri birliğiyle Bashang'a çekildi ve "İnsan öldüren, öldürülecek, yaralayan ve soygunculuk yapan cezalandırılacak" kuralını koydu. Qin hanedanının katı yasa ve kuralları lağv edildi.
Bu arada Guanzhong'a yaklaşan Xiang Yu, Liu Bang'ın Guanzhong Kralı olup Qin hanedanının bütün varlıklarını zimmetine geçirmek istediği iddiasını duyunca çok kızmış ve Liu Bang'a savaş açmaya kalkışmıştı. Xiang Yu'nun diğer amcası Xiang Bo, kendi dostu aynı zamanda Liu Bang'ın danışmanı olan Zhang Liang'a haber verdi. Zhang ise haberi Liu Bang'a aktardı.
Çok korkan Liu Bang, Zhang'dan taktik istedi ve Xiang Bo'yu, kötü niyeti olmadığına inandırdı. Sonunda Xiang Yu da inandı. Liu Bang bizzat Xiang Yu'nun kampına gidip özür diledi.
Xianyang'a gelen Xiang Yu, Qin Hanedanının saraylar topluluğunu ateşe verdi, sonra 19 beye tımar verdi. Liu Bang da Han Beyi ilan edildi ve 41 ilçeye sahip oldu. Xiang Yu Batı Chu Kralı unvanını aldı.
İlk zamanlarda Liu Bang'ın Xiang Yu'yla güç çekişmesine girme niyeti yoktu. Ancak tımar bölgesindeki durumlar nedeniyle Liu Bang Xiang Yu'yla boy ölçüşmeye karar verdi. Liu Bang'ın askerleri, tımar bölgesine alışamıyor ve memleketlerini özlüyordu. Diğer yandan Xiang Yu'nun tımar vermede adaletli davranmadığı gerekçesiyle bir bey isyan etti. Bu da Liu Bang'a fırsat sağladı. Bu dönemde Liu Bang'ın, Han Xin adlı çok yetenekli bir generali vardı. Han Xin ve Liu Bang'ın danışmanı Xiao He, hemen Xiang Yu'yla savaşılması önerisinde bulundu.
M.Ö. 206 yılında Liu Bang, Xiao He'yi vezir olarak atadı ve tımar bölgesinin yönetimiyle görevlendirdi. Kendisi de Han Xin'le birlikte Xiang Yu'nun bulunduğu Guanzhong bölgesine hareket etti. Liu Bang'ın kısa zamanda Guanzhong bölgesini işgal etmesiyle, Çin tarihinde Chu-Han Savaşı adı verilen savaş çıktı.
İki aşamalı Chu-Han Savaşı'nın sonunda Liu Bang, Xiang Yu'yu yendi. 10 aydan fazla süren savaşın son sahnesi Gaixia adlı bir yerde yaşandı. Xiang Yu ve askerlerini kuşatan Liu Bang ve askerleri gece acı Chu türkülerini söyleyince, Xiang Yu, Liu Bang'ın Chu topraklarının hepsini ele geçirdiğini zannederek, kaçtı ve sonunda kendi kılıcıyla intihar etti. Böylece savaş bitti.
M. Ö. 202 yılında Liang Bang, Han hanedanını kurarak, başkent olarak önce Luoyang'ı seçti. Daha sonra daha sağlam bir iktidar için önerileri dinleyip başkentini Chang'an'a taşıdı. Chang'an ise bugünkü Xi'an kentidir.
