1955 yılında Çin'in orta kesimindeki Henan'da dünyaya gelen Ma Guixian, 1963 yılında annesi ve babasıyla Xinjiang'a yerleşti. Küçük yaşlarında resim konusunda üstün yetenek gösteren Ma, yaşı ilerledikçe resme daha derin duygularla sarıldı. Sürekli yanıbaşında gördüğü manzaraları resmeden Ma, otobüsteyken resim çizer, hatta yanında kalem olmadığında ise gördüklerini zihnine ve kalbine kazır. Ma, bununla ilgili olarak şunları söyledi:
"Çocukluğumu Henan eyaletinin Nanyang bölgesinde geçirdim. Köyümüzün girişinde asılan tanıtma resimlerini çok seviyordum. Kurşun kalem ve kağıt parçalarıyla onlara bakarak resim yapardım."
Ma, Xinjiang'a yerleştikten sonra, kendi usulüyle Guici örf ve adetlerini resmetmeye yöneldi. Sıradan halkın yaşamına ve duygularına odaklanan Ma, sade ve ince bir üslupla milli ruhu aramaya çalıştı. Ma, şöyle konuştu:
"Tarihi İpek Yolu'ndaki Quici, Dunhuang ve Chang'an eski uygarlığa sahip yerlerdir. Bu nedenle o bölgelerde yaşayan bir ressam olarak, Guici kültürünü yansıtma sorumluluğum var. Resimlerimde esas olarak Quici'nin örf ve adetleri yansıtılıyor."
Guici'nin örf ve adetleri ile Daolang danslarını, arka plan olarak kullanan Ma'nın resimlerindeki karekterlerin büyük çoğunluğu ateşli ve coşkuludur. Karekterlerin en iyi şekilde yansıtabilen anlık havası ve hareketleri yakalamaya olan yatkınlığıyla Ma, karekterlerin özel ve zengin iç dünyalarını gösteriyor. Resimlerindeki genç Uygur kızları, sağlıklı ve balık etli, duygusal ve cesurdur. Canlılıkları dikkat çeken bu kızlardan Tarım Havzası'nda yaşayan milliyetlerin özgün çekiciliği fışkırır. Onun yaptığı bu genç kız resimleri, geleneksel Çin resimlerindeki ağırbaşlı, nazik ve çekingen kızlardan çok farklıdır ve insanlara farklı duygular hissettirir. Resimlerindeki yaşlıların büyük çoğunluğunu deneyimli ve yaşlı Daolang sanatçıları oluşturuyor, aksakallı bu yaşlılarda güç ve özgürlük dikkati çeker. Resimlerindeki kadınlar yüzleri kapalıdır ve gözlerini kaçırır. Çocuklar ise çoğu yaramaz ve uyanıktır. Ma, resimlerini şu sözlerle tanıttı:
"Sanatsal yaratıcılığımın esasını insan oluşturuyor. İnsanın düşüncesi, duygusu, psikolojisi sanata hükmediyor. Burada sanat, duygu ve ruh sorunları var. Ben insan resimlerini yapmayı seviyorum."
Ma, malzeme toplamak için onlarca yıldır yaşam alışkanlıklarındaki farklılıkları ve dil bilmeme gibi zorlukları aşarak, Uygur, Kırgız ve Tacik gibi etnik gruplara mensup halkın yaşadığı bölgelere gitti ve oralarda binlerce taslak çizim yaptı. İli Vadisi, Kanas Gölü, Pamir Yaylası, Turfan Havzası, Tarım Nehri, Taklamakan Çölü, Bayanbulak Otlağı ve Kaşgar gibi yerlerde iz bıraktı. Gittiği bu yerlerden kendisine zengin malzeme ve tükenmez ilham biriktiren Ma, şunları söyledi:
"Son yıllarda Tanrı Dağı'nı uçtan uca dolaştım. Bir defasında Kanas Gölü'nün kenarındaydım ve bir şahinin resmini çizmeye çalışıyordum. Şahin bir dala kondu ve ben yalnızca ona baktığım için, önüme dikkat etmedim ve birden bire Kanas Gölü'ne düştüm. İyi ki, iki kolum dala takıldı ve yalnızca bacaklarım suya battı. Çok tehlikeliydi."
Ma Guixian'in resim yapma düşüncesi, yöntimi ve tarzı milli sanatın geleneksel duygusunu taşıyor. Ma, resim tarzını şu sözlerle anlattı:
"Çin resimleri hatlardan oluşan bir sanattır. Quici bölgesine dağılan Uygur ve Kırgızların kıyafetleri ve biçimlendirmeleri, Çin resimlerinin biçimlendirme zevkine uyuyor. Hatta Uygur kızların saç örgüleri ile milli kıyafetlerdeki birçok çizgiler, Çin resimlerindekine uyuyor."
Ma Guixian'in 1990'lı yıllarda Singapur, Japonya, Almanya ve ABD dahil olmak üzere 7 ülkede sergilenen "Tarihi yollardaki örf ve adetler" adlı resmi Shanxi Örf ve Adetleri Müzesi'nde korunuyor. "Dünya uyanıyor" adlı resmi de Çin Devlet Güzel Sanatlar Müzesi'nin koleksiyonuna dahil oldu. "Kaz" adlı resmi, Beijing Milliyetler Kültür Müzesi'nde sergilendikten sonra "Ulusal Altın Kaz Resim Yarışması"nda ödüle layık görüldü. Bunun yanı sıra "Yanzte Nehri ve Sarı Nehir" adlı resmi de güzel sanatlar çevresinde geniş yankı uyandırdı.
Ma Guixian'in eşi Wang Lin, Çin Uluslararası Radyosu muhabirine şunları söyledi:
"Quici örf ve adetlerini konu alan resimler halk tarafından sevilince eşimin resimlerini almak isteyenler de gitgide arttı. Resim kalitesini güvence altına almak için eşim her yıl yaptığı resim sayısının 50'yi aşmamasına dikkat ediyor."
40 yıldır resimle uğraşan Ma Guixian, Çin'de tanınmış bir ressam haline geldi ve resimleri sık sık ülkede düzenlenen resim sergilerinde sergileniyor. "Yaylada Temmuz", "Tarihi İpek Yolu'ndaki Örf ve Adetleri" dahil olmak üzere 100'ü aşkın resmi, yurti içindeki ve dışındaki 20'yi aşkın müze, sanat galerisi, sanat müzesinin koleksiyonuna katıldı. Ma, söyleşinin sonunda şunları belirtti:
"Hayale dayalı olarak Uygur ve Quici örf ve adetlerini konu alan resimler yapılması çok zordur. Quici kültürünün özünün bir kısmı yavaş yavaş kayboluyor. Quici resim yapma teknikleri Çin resimlerinin önemli unsurlarından biridir. Çin resmi üslubuyla Quici resimleri yapıyorum, yani gelenekle geleneği korumaya çalışıyorum. Quici kültürünün daha uzaklara, Asya'ya ve sonra da dünyaya açılmasını istiyorum."