Bugünkü programımızda 800 yıl önceki Güney Song Hanedanı döneminde yaşamış olan şair Lu You ve acı aşk hikayesini tanıtacağız.
Lu You, şiirleri bugüne kadar en çok korunan şairdir. Kendisi, 60 yılda 10 bin şiir yazdığını söylemiş. Bugüne kadar 9300'den fazla şiirinin korunmuş olduğu bir gerçektir. Şiirlerinin çoğunda yurtseverlik duygularını ifade eden Lu You, ayrıca acı bir aşk hikayesini bizzat yaşamıştı.
Lu You'nun ailesi bir bürokrat ailesiydi. Atalarının her biri, amcası, kardeşleri yüksek rütbeli bürokaratlardı. Zengin bir ailede büyüyen Lu You, küçüklükten itibaren iyi bir eğitim aldı. Ancak yaşadığı Güney Song Hanedanı'nda siyasi ortam çok karışıktı. Hanedan sıkça diğer hanedanların saldırılarına uğruyor, savaş alevleri sıkça görülüyordu. Bu nedenle Lu You 3 yaşındayken babasıyla birlikte yurdundan uzakta sürgün hayatı yaşamaya başladı.
Çocukken kitap okumayı seven Lu You, okula başladıktan sonra öğretmenlerinden şiir ve makale yazmasını öğrendi ve yazdıklarıyla kısa sürede başarı kazandı. 12 yaşına gelince, artık çok iyi şiir ve makale yazarı olmuştu. Lu You, aile üyelerinin ciddi yurtseverliğinden çok etkilendi ve içinde hanedanın kaderi için acıma duyguları uyandı. Şiirlerinde saldırganlarla savaşılarak, işgal edilen toprakların geri alınması en sık rastlanan konuydu. Lu You, kendi idealini gerçekleştirmek için savaş kitaplarını araştırarak ve okçuluk pratik yaparak, savaş alanına girme hazırlıkları yaptı.
Lu You, birçok şiirinde saldırganları öldürme hırsı ile düşmanlara ve vatan hainlerine karşı duyduğu kini kağıda döktü. Her dizesinde samimi yurtseverlik duyguları görülüyor. Ancak Güney Song imparatorunun ve yönetiminin güçsüzlüğü, Lu You'nun kendi düşüncesini gerçekleştirmsine ve yönetime katkı yapmasına engel oldu. Buna rağmen Lu You'nun yüreğindeki yurtseverlik ölünceye kadar da değişmedi. Öldürken bile devletin birleşmesi davasıyla ilgileniyordu. Lu You, hayatında yazdığı en son şiirinde, oğlundan, devletin birleştiği gün gelince mutlaka mezarını ziyaret edip müjdeyi bildirmesini istedi. Çaresizlik ve acı duyguları çeken yurtsever şair Lu You, böylece hayata veda etti.
Lu You'nun yurtseverlik şiirleri daha sonraki nesilleri derinden etkiledi; her zaman halkın dışarıdan gelen saldırganlarla mücadele etmesini teşvik eden manevi bir güç hale geldi.
Şair Lu You acı bir aşk yaşadı. Lu You 20 yaşındayken küçük yaşından beri sevdiği Tang Wan adlı kızla evlendi, ancak Tang'ın yeteneği ve Lu You'yla arasındaki yoğun duygu Lu You'nun annesini rahatsız etti. Sonunda Lu You'nun annesi genç çifti zorla ayırdı.
Lu You ve Tang Wan birkaç yıl sonra bekledik bir şekilde bir parkta karşılaştı. Lu You, parkın duvarında bir şiir yazıp, Tang Wan'a olan özlemini ve çektiği acıları ifade ederek ayrıldı. Tang Wan, Lu You'nun şiirini okuduktan sonra bir cevap şiiri yazdı ve gitti. Tang Wan, kısa süre sonra üzüntüden öldü. Parkın duvarına yazılan 2 şiir ise, Lu You ve Tang Wan'ın acılı aşkının tanığı oldu.
Bundan sonra Lu You, saldırganlarla savaşmak için kuzeye gitti, daha sonra da farklı yerlerde görevler yaptı. Aradan onlarca yıl geçmesine rağmen, Lu You'nun kalbinde Tang Wan'a olan özlemi hiç değişmedi. Lu You 67 yaşındayken tekrar, ömür boyu sevdiği Tang Wan'la karşılaştığı parka gitti. Yazdıkları 2 şiir, aradan geçen 40 yılda artık yıkılacak hale gelmiş artık açık seçik okunmuyordu; bunu gören Lu You'nun gözleri yaşlarla dolu oldu. Lu You bundan sonra Tang Wan'la buluştuğu yerde oturmayı tercih etti. Tang Wan'ı düşününce Lu You, duvarı ziyaret edip, şiirler yazıyordu. Bu şiirler, Lu You'nun Tang Wan'a olan sadakatini gösteriyor. Lu You ve Tang Wan'ın aşkı ve parkta yazdıkları 2 şiir de Çin'in edebiyat tarihinde önemli bir yer tuttu.