Çinliler, doğal çevre ile sağlık ve uzun ömürlülük arasındaki sıkı ilişkiyi M.Ö. 238 – M.Ö. 210 yılları arasında hüküm süren Qin hanedanı ve M.Ö. 202-M.S. 220 yılları arasında iktidarda kalan Han haneanı döneminde keşfetmişti. Çin'de bulunan en eski Çin tıbbı ve Çin ilaçları kitabı olan "Huang Di Nei Jing"de coğrafi ortam ile uzun ömürlülük arasında sıkı bir ilişki bulunduğu ileri sürülüyor ve güzel bir ortam ile elverişli coğrafi koşulların uzun ömürlü olmayı sağladığı savunuluyordu. Han döneminde yaşamış olan Wang Chong adlı bir bilgin de insanın uzun ömürlü olmasının anne ve babasından aldığı kalıtsal özelliklere bağlı olduğunu ortaya koydu. Daha sonraki sağlık uzmanları da Wang Chong'un yaklaşımına katıldı.
Her birey özel bir toplumsal ortamda yaşar; bu nedenle insanın sağlığını ve ömür süresini etkileyen etmenler arasında kalıtsal özellikler ile doğal ortamın dışında toplumsal ortam da önemli bir rol oynuyor. Huang Di Nei Jing, toplumsal yaşamın insanın ruhsal durumu ve bedeni üzerindeki büyük etkilerin farkına varmıştı. Kitabın bir bölümde "Bir doktor, muayene yaparken mutlaka hastaya fakir mi yoksa zengin mi olduğunu sorar" diye bir cümle bulunuyor. Bu yaklaşım, hastadan fazla para istemek için değil, hastalığa yol açan nedenlerin araştırılması için ortaya kondu. Huang Di Nei Jing'e göre, bir insanın toplum içindeki konumunun değişmesi bu kişinin ruhsal durumunu etkiler, sonra da hastalığa neden olur.
Çin'in geleneksel sağlık bilimi, canlılığını koruyan eski bir bilim dalı olmasına rağmen, nesnel etmenlerin sağlık üzerindeki etkisine özen gösterilmesi, bu bilimin en önemli özelliği değil. Aslında Çin'in geleneksel sağlık bilimi daha çok, insanın içinde bulunduğu nesnel koşullarda etkin şekilde harekete geçerek, hastalıkları önleme ve ömrünü uzatma hedefine nasıl ulaşacağı sorusuna ilgi gösteriyor. Ming hanedanı döneminde yaşamış olan Zhang Jinyue adlı bir sağlık bilimi uzmanı, bir yandan bireyin kalıtsal özelliklerinin ömür süresini etkilediğini kabul ederken, diğer yandan insanın daha çok hareket etmesine önem verdi. Zhang, elverişsiz koşullara sahip bir kişinin mutlaka soğukkanlı davranması gerektiğini savundu.
Çinliler, Qigong'un insan vücudunun niteliğini değiştiren etkili bir yöntem olduğunu savunuyor. Qigong'un çok sayıda tanımlaması var, ancak genel olarak, Qigong'u pratik yapanların girişkenliğini geliştirerek, düşünce ve nefes ile masajın yanısıra kol ve bacak sporlarıyla insan vücudunun işlevlerini düzenleyen ve güçlendiren bir spor yöntemidir. Bu spor yöntemi, insan vücudunun güçlendirmeyi amaçlıyor. Huang Di Nei Jing, insanların ruhsal durumunun sakin ve huzurlu olmasını tavsiye ediyor.
Eski çağlarda Çinli sağlık uzmanları, doğal ortamın seçilmesi ve ıslahına da büyük önem veriyordu. Söylenceye göre, Qing hanedanı döneminde yaşamış olan sağlık uzmanı Cao Cishan "kentte havuzlu bir bahçe inşa ettirip, 10'dan fazla çam ağacı dikmiş, rüzgar esince ağaçların seslerini dinlemeyi sevmiş ve 90 yaşında ölmüş. Cao, yazdığı bir kitapta, "bahçede ağçaların dikilmesi, pahalı cinsler yerine her mevsime özgü ağaçların bulundurulması", "merdivenlerin önünde büyük kavanoz konulup birkaç altın balığın yetiştirilmesi" ve "odalarda vazolar hazırlanıp çiçeklerin konması" gibi önerilerde bulunmuştu. Cao, doğal ortamda insanların ruhsal ve bedensel sağlığı için yararlı "küçük çaplı iklim yaratılması"nın önemini vurguladı.
Çinlilerin sağlık kültürünün özelliklerine göre, insanın girişkenliği böyle bir yöntemle geliştirilir: İnsanlar ancak kendi ruhsal güçlerini arttırarak, toplumsal ortama ayak uydurduktan sonra uzun ömürlülük hedefine ulaşabilir. Huang Di Nei Jing'e göre, insanın iç organları işlevlerini, o seve seve yerine getirir ve birbirlerini kıskanmaz; tıpkı toplumda çeşitli kademeler olması, her kademenin kendi kıyafetleri bulunması ve bir kademenin diğer kademenin kıyafetlerini giymemesi gibi...
Bu yaklaşım biraz edilgen gibi görünüyor, ancak sağlık bilimi açısından bakıldığında, bu insanların girişkenliğinin diğer bir ifadesidir.
Çin'in geleneksel sağlık kültürünün önemli özelliklerinden biri olarak, nesnel etmenler ile etkin çabalara eşit ölçüde önem verilir. Yani etkin çaba harcanırken, değiştirilemez nesnel etmenlere de saygı gösterilmeli.