Talip Küçükcan genç bir siyasetçi olarak önemli görevlere sahip. Avrupа Kоnsеyi Pаrlаmеntеr Mеclisi Türkiyе Dеlеgаsyоnu Bаşkаnlığını yürüten Küçükcan, aynı zamanda TBMM Dışişlеri Kоmisyоnu Üyеsi. Talip Küçükcan, Türkiye'de 15 Temmuz darbe girişiminin ardından, çeşitli ülkelere giderek darbe girişimi ve sonrasındaki gelişmelere dair muhataplarına bilgi veriyor.
Çin Renmin Üniversitesi'ne bağlı Chongyang Finans Çalışmaları Enstitüsü'nde gerçekleştirilen yuvarlak masa toplantısına Türk ve Çinli akademisyen, gazeteci ve öğrenciler katıldı. Katılımcılar Türk dış politikası ve Türkiye-Çin ilişkileri üzerinde görüş alışverişinde bulundu.
Talip Küçükcan yuvarlak masa toplantısının ardından CRI Türk'e özel röportaj verdi; Türk-Çin ilişkileri, Türk dış politikası, Bir Kuşak-Bir Yol girişimi ve bölgesel ve uluslararası diğer bazı konularla ilgili sorularımızı yanıtladı.
"Türk dış politikasında Çin'in önemi gittikçe artıyor"
Türk dış politikası son yıllarda çok yönlü bir boyut kazanıyor, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da yeni açılımlara giden Türkiye, Asya-Pasifik bölgesinde de görünürlüğünü artırmaya çalışıyor. Talip Küçükcan, Türkiye'nin bu çok yönlü dış politikasında Çin'in öneminin gittikçe arttığına dikkat çekiyor:
"Son bir yıldaki Türk-Çin ilişkilerine baktığımızda önemli gelişmelere görüyoruz, ciddi bir ivme kazandı ikili ilişkiler. Bunda Erdoğan-Xi görüşmelerinin etkisi var, çünkü iki lider bir yıl içinde çeşitli vesilelerle 3 kez bir araya geldiler. Bu geçmişte görmediğimiz bir şey. Liderler düzeyinde ilişkilerin gelişmesi için bir irade olduğunu görüyoruz, bu önemli. Türk dış politikası açısından da Çin'in gittikçe artan bir önemi olduğu malum. Çünkü Türk dış politikası son 15 yılda çok yönlü bir siyaset izlemeye başladı. Türkiye'nin özellikle Asya'yla, Afrika'yla, Ortadoğu'yla yeniden buluştuğunu görüyoruz. Geleneksel olarak Türk dış politikası Batı odaklıydı, şimdi Türkiye dış ilişkilerini ciddi şekilde çeşitlendirdi. Dünyanın ikinci ekonomisi Çin'le de yakın ilişkiler kurmaya başladı ve bu ilişkileri derinleştirmek için Türkiye'de bütün sektörler teyakkuz halinde."
Çin ve Türkiye'nin birbirlerine karşılıklı ilgisinin arttığını belirten Talip Küçükcan, ancak karşılıklı iletişim kanallarının tam anlamıyla açılamamış olmasından ötürü, doğru bilgi temelinde bu ilginin altının doldurulması gerektiğini söyledi.
"Çin ve Türkiye'nin menfaatleri kesişiyor"
Çin'in, kadim İpek Yolu'nu karadan ve denizden yeniden canlandırmak amacıyla ortaya koyduğu çok uluslu kalkınma hamlesi Bir Kuşak-Bir Yol girişimi, Türkiye ile Çin arasındaki işbirliğinin önemli unsurlarından birini oluşturuyor.
Talip Küçükcan, bu girişimin somutlaştırılması için Türkiye'de halihazırda demiryolu ve nükleer santral projelerinin yürütülmekte olduğunu, güçlü Çin şirketlerinin bu alanlarda Türkiye'de yatırım yapabileceklerini söyledi. Küçükcan, Türkiye'nin geleneksel olarak İpek Yolu güzergahında yer alan bir ülke olduğunu hatırlattı ve ülkenin bu öneminin halen sürdüğünü, Çin'in de bunun farkında olduğuna inandığını ifade etti:
"Türkiye'nin coğrafi konumu ve Çin'in Bir Kuşak-Bir Yol girişimini bir arada düşündüğünüzde, ister istemez bu iki ülkenin menfaatlerinin kesiştiğini görüyoruz. Çin'in bu projesinin gerçekleşmesi için bazı rotalar var, bunlardan biri de Anadolu. Asya ile Avrupa arasında bir köprü gibi uzanan bir ülke var zaten. Ve burada siyasi istikrar var, ekonomik gelişme söz konusu. Ayrıca isteklilik var. Hem Türkiye'yi dünyaya bağlayacak hem de Çin'i Avrupa'ya açacak bir yoldan bahsediyoruz."
"15 Temmuz'un ardından Çin'in verdiği desteği önemsiyoruz"
Ak Parti milletvekili Talip Küçükcan, çok sayıda ülkeyi ziyaret ederek akademisyen ve aydınlara 15 Temmuz darbe girişimini anlatıyor. Küçükcan'ın Çin gezisinin önemli gündem maddelerinden biri de bu konuydu. Çin'de temas kurduğu düşünce kuruluşları ve medya organlarının bu hadiseyi çok merak ettiklerini ve darbe girişiminin ileride Türk siyasetini nasıl etkileyeceğini öğrenmek istediklerini ifade eden Küçükcan, 15 Temmuz'un ardından Çin'den gelen siyasi desteği çok önemsediklerini ifade etti ve şunları ekledi:
"15 Temmuz gecesi olaylar yaşanırken ne yazık ki Türkiye geleneksel müttefiklerinden yeteri kadar destek görmedi. Avrupalı liderlerin, ABD tarafının, çok geç saatlerde, darbe tehlikesi ortadan kalktıktan sonra açıklamalarda bulunduklarını görüyoruz. Bu bakımdan biz Çin'den ve diğer ülkelerden gelen desteği önemsiyoruz. Türkiye halkı adına onlara teşekkür ediyoruz."
Küçükcan ayrıca FETÖ mensuplarının dünyanın pek çok ülkesinde faaliyette bulunduklarını ve Türkiye'nin bu örgütle mücadelede kararlı olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Talip Küçükcan, söyleşimizin sonunda Türkiye-Çin Üniversitesi projesinden bahsetti. Böyle bir üniversite kurulmasının karşılıklı anlayışa katkıda bulunacağını dile getiren Küçükcan, Türkiye'ye döndüğünde başbakan ve cumhurbaşkanına bu konuda bilgi vereceğini de söyledi.