Arkeologlar, buğdaygiller familyasından olan darının dünyaya Çin'den yayıldığını öne sürüyor.
Çin Sosyal Bilimler Akademisi (CASS) Arkeoloğu Liu Guoxiang, darının Çin'in kuzeyinden batıya, Avrupa'ya doğru yayıldığına dikkat çekti.
Akademi'nin 2000'li yılların başında yürüttüğü araştırmalar sırasında, İç Moğolistan Özerk Bölgesi'nde yer alan Aohan'da kömürleşmiş darı kalıntıları bulundu.
Araştırma sonuçları, Aohan'da yaklaşık 8 bin yıl önce darının gıda ürünü haline geldiğini gösterdi.
Tarım toplumuna geçişte kilit önem taşıyan darı hakkında ortaya konan bilimsel bulgular dolayısıyla, Chifeng kentine bağlı Aohan bugün "Darının Anavatanı" olarak da adlandırılıyor.
DOĞU KÜLTÜRÜNÜN SEMBOLÜ OLMALI
Köylüler, "ipek, seramik ve çay gibi darının da Doğu kültürünün bir sembolü olmasını" arzuladıklarını dile getiriyor.
Öte yandan, Aohan'da uygulanan binlerce yıllık geçmişe sahip kuru tarım yöntemi, 2012 yılında BM Gıda ve Tarım Örgütü tarafından Dünyanın Önemli Miras Tarım Sistemleri Listesi'ne alınmış bulunuyor.
Bölgedeki tarım alanlarında organik olarak yetiştirilen darı, bugün de büyük rağbet görüyor.
Aohan'da üretilen söz konusu hububat türünün bir kilogramı, Çin'in en büyük online alışveriş siteleri arasında yer alan Taobao'da 15 ila 30 yuana satılıyor. Diğer ürünlerin fiyatları ise 7 yuanın altında kalıyor.
ÇİN SİNEMA TARİHİNE DE GEÇTİ
Tohumları buğday gibi besin maddesi olarak kullanılabilen, aşırı yağışlara ya da kuraklığa dayanıklı olan, hayvan yemi olarak kullanılan darı, türlü faydalarıyla insanoğlunun binlerce yıllık tarihinde kritik yer tutuyor.
Aohan'ın yer aldığı Çin'in kuzeybatı bölgesi, Nobel Ödüllü Çinli yazar Mo Yan'ın Kızıl Darı Tarlaları adlı romanına da konu oldu. Ünlü yönetmen Zhang Yimou'nun beyaz perdeye aktardığı öykünün düğüm noktalarını oluşturan olaylar daima kızıl darı tarlalarında geçer.
Roman ile aynı adı taşıyan film, 1988 Berlin Film Festivali'nde "Altın Ayı" ödülünü kazanarak Çin sinema tarihinde bir ilki de gerçekleştirmiştir.