Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü'nce Cenevre'de yayımlanan 2016 küresel inovasyon endeksi sıralamasında Çin, ilk kez en çok inovasyon gücüne sahip 25 ekonomi arasına girdi.

Küresel inovasyon endeksi, 2007 yılından itibaren Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü ile başlıca akademik kuruluşlar tarafından yılda bir defa yayımlanıyor. Rapor, şu an dünya genelindeki şirket yöneticilerine ve politika belirleyicilere önemli bilgiler sağlıyor. Bu yılki rapor, 82 endeks üzerinden dünyadaki 128 ekonomi için yapılan değerlendirmelere dayanılarak hazırlandı.

İnovasyon, sürdürülebilir kalkınmaya güç katıyor

Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü Genel Sekreteri Francis Gurry, dün düzenlenen basın toplantısında, inonvasyonun ekonominin uzun vadeli gelişmesini sağlayan kritik bir unsur olduğunu kaydederek şunları söyledi:

"Mevcut koşullarda inovasyon büyük önem taşıyor. Çünkü ekonomik büyüme için yeni yollar açma konusunda büyük potansiyele sahip. Küresel finans krizinin meydana gelmesinden bu yana dünya ekonomisinin performansı beklentilerin gerisinde kaldı. Ekonominin geliştirilmesi için yeni yollar bulmak üzere harcanan çabalar arasında en çok dikkate alınması gereken konulardan biri bence inovasyon."

İlk 25'ten 15'i Avrupa ülkesi

Rapora göre, küresel inovasyon endeksi sıralamasında ilk 10'u gelişmiş ülkeler oluşturuyor. İsviçre, üst üste 6 yıldır ilk sırada yer alırken, onu İsveç, İngiltere, ABD, Finlandiya, Singapur, İrlanda, Danimarka, Hollanda ve Almanya izliyor. Çin'in Hong Kong Özel İdari Bölgesi ise listede 14. sırada bulunuyor.

Raporda, ilk 25 ekonomiden 15'inin Avrupa ülkesi olmasının, kıta ülkelerinin sağlam bir sisteme ve gelişmiş altyapı tesislerine sahip olmasından kaynaklandığına dikkat çekildi. Rapor, ABD'nin ise küresel ölçekte Ar-Ge yapabilecek çok sayıda şirkete sahip olması, finans piyasasının olgunluğu ve üniversitelerin ve araştırma kuruluşlarının akademik yayın kalitesinin yüksekliği gibi nedenlerle inovasyon sıralamasındaki önemli konumu koruduğunu ortaya koydu. ABD, yüksek eğitim harcamaları alanında ise düşük puan aldı.

Çin'in inovasyon gücü artıyor

Rapordaki dikkat çeken noktalardan biri de Çin'in ilk defa sıralamanın en üstündeki 25 ülke arasına girmesi oldu. Son yıllarda, Çin sıralamada sürekli yükseliş kaydetmiş, 2013'te 35. sıradayken, 2014 ve 2015 yılları 29. sırada yer almıştı.

Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü, Çin'in ilk 25 ülke arasına girmesinin, orta gelirli bir ülkenin ilk defa gelişmiş ekonomilerin arasına girişi anlamına geldiğini, Çin'in kalkınmasının bir yansımasının da ülkenin inovasyon alanındaki performansı olduğunu vurguladı. Genel Sekreter Francis Gurry, bu konuda şu değerlendirmeyi yaptı:

"İnovasyona verilen mevcut büyük önem de dâhil olmak üzere, Çin'de son yıllarda gördüğümüz dev gelişmeler, Çin ekonomisinin, 'Çin'de üretildi' kavramından, 'Çin'de yaratıldı' şekline dönüşümünün önemli bir parçasını teşkil ediyor."

"İnovasyon işbirliği başarıyı kolaylaştırıyor"

Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü'nün raporunda, inovasyon gücü açısından gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında hâlâ büyük fark bulunduğuna da işaret edildi.

İnovasyon faaliyetleri, bilgi paylaşımı ve personel iletişiminin artmasıyla birlikte, küresel inovasyonun getirdiği yararlar da geniş bir ölçekte paylaşılıyor. Raporu hazırlayan uzmanlar arasındaki Profesör Bruno Lanvin, bu konudaki görüşlerini şöyle iletti:

"Bu yılın ana teması 'Küresel İnovasyonla Kazanmak'. Bundan önce, inovasyonun en az iki yönde küreselleştiğini vurguladık. Birincisi, sınır ötesi işbirliğinin inovasyonun geliştirilmesindeki önemi artıyor. İnovasyon işbirliğinde açık bir politika uygulayan ülkeler, bu alanda daha kolay başarıya ulaşabiliyor. İkinci olarak ise küresel inovasyon rekabetindeki katılımcıların sayısı gün geçtikçe artıyor."